Bu yıl seçim var, biraz kabuğunuzdan çıksanız

AKŞAM yemeğine konuklarınız var. Onlardan biri siyasetten söz etmeye başlıyor. Nasıl davranırsınız?

a) Hiç oralı olmazsınız.
b) Hemen konuyu değiştirirsiniz.
c) Siz de balıklama siyasete dalarsınız.

Dünyada 198 ülke var. Onların kaçı demokrasiyle yönetiliyor?
a) Üçte birinden daha azı.
b) Hemen hemen üçte ikisi.
c) Üçte ikisinden daha fazlası.

Sizce bir Maliye Bakanının asli görevi nedir?
a) İhale ayarlamak.
b) Daha çok vergi almak.
c) Hükümetin diğer bakanlarının mali isteklerine uyarak onlara para aktarmak.

Siz partinizin lideri oluyorsunuz. Seçimde halka hangi vaatleri sunarsınız?
a) Kürt Sorununu çözmek için PKK’lıları dağdan indiririm.
b) Özgür medya sağlarım, kimseye dokunmam.
c) İhale yasasını şeffaf kılarım, ihaleyi kim kazanırsa ona veririm.
d) Her şeyden önce işsizliğe çare bulurum.
e) Yargı reformuna öncelik tanırım.

Seçimi kazanıyorsunuz, ekonomik önlem almak şart, ne zaman yaparsınız?
a) Seçimden hemen sonra.
b) Ekonomik kriz kapıya dayanınca.
c) Eski dönemi suçlarım, zamana yayarım.

Türkiye’de Çevre Bakanlığı yapmış üç isim sayar mısınız?
a) Sayamam, çünkü bizde Çevre Bakanı yok.
b) Çevre korumaya damgasını vurmuş bakan hatırlamıyorum.
c) Galiba bir tane vardı ama adı aklıma gelmiyor.

Komünizm ile kapitalizm arasındaki fark nedir?
a) Komünizmde bankalar devletleştirilir, bankalar batar.
b) Kapitalizmde bankalar batar, hükümet onları devletleştirir.
c) İkisin de halk, “yaşasın devlet” diye bağırır.

Türbana özgürlükte nereye kadar gidersiniz?
a) Dinsel özgürlüktür, her yerde serbest olmalı.
b) Kimlik dayatmasıdır, kamuda hizmet verenlere yasak olmalı.
c) Üniversitelerde yasak olmalı.

Ülkeyi yönetiyorsunuz, öğrenciler eylem yapıyor.
a) Onların demokratik haklarını kullanmalarına sonuna kadar izin verirsiniz.
b) Güvenlik güçlerini göreve çağırır, polis dayağına seyirci kalırsınız.
c) Öğrencileri hiç bir ayrım yapmadan çağırır, dertlerini dinlersiniz.

1 Mayıs’ta Taksim’de mitingi var.
a) Mitinge siz de katılırsınız.
b) Taksim’de olay çıkartmaya çalışırsınız.
c) Mitinge katılanları polise şikayet edersiniz.

Aday değilsiniz, seçim için nasıl çalışırsınız?
a) Oy vereceğiniz partiye üye olur, siz de alana çıkarsınız.
b) Kim ne yaparsa yapsın, bana ne,dersiniz.
c) Partiye üyelik şart değil, inancınız doğrultusunda konuşur, yazarsınız.

Seçim yaklaşıyor, en çok neden şikayet ediyorsunuz?
a) Özgürlüklerin kısıtlanmasından.
b) Geçim sıkıntısından.
c) Her gün, her yerde bir şiddet olayı ile karşılaşmaktan.
d) Yolsuzluk ve yandaş kayırma iddialarından.
e) Yalanlardan.
f) Hepsinden.
g) Hiç birinden şikayetçi değilsiniz.
Buna benzer yüz, iki yüz soru daha çıkarmak mümkün. Kültür varlıklarını korumaktan sağlığa, okullardan günlük asayişin korunmasındaki zaaflara, trafikten komşularımızla ilişkilere kadar. Temel soru şu:
Siz ülkenizle ne kadar ilgileniyorsunuz? Kendi dünyanızda mı yaşıyorsunuz yoksa kendinizi toplumun sorumlu bir üyesi olarak mı görüyorsunuz?
Bu yıl seçim yılı. Yakın çevrenizi ve ülkenizi şöyle bir gözden geçirseniz, biraz sorumluluk taşısanız, biraz kabuğunuzdan çıksanız...
Sizin boş vermişliğinizden, yanlış kararlarınızdan başkaları da yanmasa...
Nasıl, olabilir mi, mümkün mü?
Yazarın Tüm Yazıları