Borsalarda Çin iyimserliği

Hayri ÇETİNKAYA
Haberin Devamı

Brezilya krizinden sonra dünya borsalarını saran Çin korkusu şimdilik durdu. Çin hükümet yetkililerinin ağzından yapılan devalüasyon olmayacağı açıklamaları dünya borsalarında yeni iyimserlik dalgası yaratı. Bu dalgadan etkilene İMKB de yüzde 4.5 oranında yükseldi.

Çin'de devalüasyon olmayacağı yolunda resmi ağızlardan yapılan kesin açıklamalar, dünya borsalarında yeni bir iyimserlik dalgası yarattı.

Brezilya krizinin ardından dünyanın en çok korktuğu ülke olan Çin'de devalüasyon söylentileri ile hafta başında sarsılan dünya borsaları, hükümet yetkililerinin yaptığı ‘‘Çin'de devalüasyon yok'' açıklamalarıyla toparlanmaya başladı. Uluslararası borsalarda Çin iyimserliği ile önceki gün başlayan toparlanma dün de devam etti. New York Borsası'nın önceki günü yükselerek kapatmasının ardından açılan Asya ve Avrupa borsalarında da ciddi artışlar yaşandı.

İŞLEM HACMİ DE ARTTI

Bizim borsa da bu iyimser dalgadan nasibini aldı. Uluslararası derecelendirme şirketi Standart & Poors'un kırık not sendromu ile haftaya başlayan bizim borsamız da, önceki gün başlayan yükseliş dün hızlandı.

Önceki gün yüzde 1.3 primle kapanan borsa, dün yüzde 4.5 oranında yükseldi. Borsa endeksi tam 111 puan artarak, 2 bin 552 puandan kapandı.

Endeksteki yükselişle birlikte, işlem hacminde de küçük bir artış gözlendi. Önceki gün 45 trilyon lira olan işlem hacmi dün biraz artarak 58 trilyon lira düzeyinde gerçekleşti.

IMF BEKLENTİSİ

Endeksin yanısıra işlem hacmindeki artış, Çin iyimserliğinin yanısıra, görüşmelerde bulunmak üzere Türkiye IMF heyetinin ziyaretine de bağlanıyor. Her ne kadar Türkiye Masası Şefi Martin Hardy, Türkiye'ye olumlu baktıkları yolunda mesajlar verse de, bugün itibariyle IMF ile herhangi bir anlaşmadan, özellikle maddi yardım sağlayacak bir anlaşmadan sözedilemez.

Ecevit Başbakanlığı'ndaki azınlık hükümetinin seçimlere kadar ciddi bir icraat gerçekleştirmesi beklenmiyor. Seçimden önce IMF'nin de bastırması ile bankalar yasa tasarısının Meclis'ten geçmesi başarılı bir icraat olur.

Seçimlere kadar siyasi belirsizliğin hakim olacağı piyasalarda faizde ciddi düşüşler beklenmiyor. Önceki günkü beş aylık ihalede yüzde 143 faizle istediği parayı toplayan Hazine, Ocak ayını atlattı. Fakat Hazine'nin önünde şubatta 1.7 katrilyon ve mart ayında da 1.6 katrilyon olmak üzere iki ayda ödemesi gereken toplam 3.3 katrilyonluk iç borç yükü duruyor. Olumlu sayılabilecek bir gelişme, Hazine'nin bu yükün altından kalkabilmek için dış piyasalarda borç arayışına başlaması. Bunun dışındakiler, ‘‘sanal'' iyimserlikten ibaret..

Çin ısrarlı: Devalüasyon yok

Çin Dışişleri Bakanlığı'nın ardından, Merkez Bankası Başkanı da para birimi Yuan'ın değerinin düşürülmeyeceği güvencesi verdi. Uluslararası piyasalarda Çin'in çok yakında devalüasyona gideceği spekülasyonlarının yoğunlaşması üzerine, bir basın toplantısı düzenleyen Merkez Bankası Başkanı Dai Şianglong, yalnızca Çin'in uluslararası ödemelerinde ortaya çıkacak çok büyük bir açığın devalüasyon yapmayı zorunlu kılacağını, şu an ise böyle bir durum olmadığını söyledi. Dai, ‘‘Asya krizi sırasında Yuan devalüe edilmedi, şimdi de buna gerek yok. Bu konuda yetkili bir kişi olarak devalüasyon olmayacağını söyleyebilirim'' dedi. Çin, geçen yıl 43.6 milyar dolarlık rekor düzeyde bir dış ticaret fazlası kaydetmişti. Ayrıca, 45 milyar dolarlık doğrudan yabancı sermaye girişi sağlayan ve bu sayede 145 milyar dolarla Japonya'nın ardından dünyada en yüksek döviz rezervine sahip olan ülke durumunda olan Çin'in, ödemeler dengesinin son derece sağlıklı olduğu kaydediliyor.



Yazarın Tüm Yazıları