Beygir

AKP’nin akıl hocası televizyona çıkıp, “Apo paşa olsun” diyor, siz hâlâ “Generallerin tutuklanması normal mi?” diye soruyorsunuz... Âlemsiniz yani!

*

O mevzuyu yazarız elbet...

Şu ÖSYM’yi aradan çıkaralım hele.

*

Sınav yaptılar, sorular yanlış çıktı. Üniversitelerin taban puanlarını açıkladılar, taban puanlar yanlış... Kılavuz yayınladılar, kılavuz şinanay... Başarı sırası yaptılar, sıralama yanlış.

*

Bakın...

*

Türkiye’de her sene 62 milyar adet milli piyango bileti satılıyor. 62 milyar adet... İster Bursa’dan al, ister Van’dan, ister Giresun’dan... Bugüne kadar bir kez olsun, bir kez bile, mükerrer bilet basıldığını, yanlış sonuç açıklandığını, karışıklık filan olduğunu gördünüz mü?

*

Göremezsiniz... O nedenle, eğitim bakanı “Nimet Hanım”ı memleketin yüzde 80’i tanımaz ama, “Nimet Abla” dedin mi, herkes bilir!

*

Sayısal loto türevi oyunlar için, her sene, sıkı durun, 1 milyar 680 bin kolon oynanıyor. İster Diyarbakır’da, ister Samsun’da, ister Erzurum’da, istediğin bayiye git, makineye bak, kaç kişi oynamış, ikramiye kaç liraya ulaşmış, saniye saniye görürsün, neticeleri de canlı yayında görürsün... Bugüne kadar bir kez olsun, kolonlara eksik rakam yazıldığını, bilgisayarın aynı kolona mükerrer rakam yazdığını, hatalı hesaplama yapıldığını duydunuz mu?

*

Her gün at yarışı var; tatil, bayram yok, aralıksız, 365 gün... Yani, bir anlamda, her gün sınav yapılıyor... Soru kitapçıkları, memleketin dört bir köşesinde satılıyor. Alıyorsun ganyan kılavuzunu, dersini çalışıyorsun, tercihlerini işaretliyorsun. Milyonlarca cevap, milyarlarca kupon sel gibi akıyor merkeze... Fotofiniş’ler milimetrik olarak belgeleniyor.

*

Hiç yaşanıyor mu, “benimki öndeydi de, geride gösterdiler, yatırdığım tercihi yanlış yazdılar, ödememi eksik yaptılar” şikâyeti filan? Yaşanmaz... Sıfır hata.

*

Çünkü... Çocuklarımızı emanet ettiğimiz ÖSYM Başkanı’na, 365 gün çalıştırıp, sadece 375 lira maaş ödenirken; pazar günkü Başbakanlık Kupası’nı kazanan jokeye, sadece 2 dakikalık koşu neticesinde, 52 bin lira ödendi!

*

Çünkü... Çocuklarımızın “beygir” kadar değeri yok bu ülkede.

*

O nedenle, vay efendim, “sınavdan sınava koşan yarış atına çevirdiler çocuklarımızı” klişesini yıkmanın zamanıdır... Yemini biz veririz; çocuklarımıza beygir kadar değer versinler, razıyız.
Yazarın Tüm Yazıları