Ayıldım, değiştim, artık farkındayım

Sizler biliyorsunuz; yeni eve geçtim ya, geçerken yeni kararlar alıp kendimden daha sevilesi bir Ayşe yaratmaya kararlıydım ya, şu ana kadar baş koyduğum bu yeni yolda başarılıyım galiba.

Haberin Devamı

Hah bu arada daha sevilesi bir Ayşe derken kastım elalemin beni daha fazla sevmesi falan değil. İş tamamen kendimle ilgili yani kendimi daha çok sevmemle ilgili benim problemim.

“Bu da ne demek, hiç mi kendini sevmezdin?” falan diyecek olursanız, cevabım; “Yok, hayır öyle değil, kendimi severdim ben ama bir o kadar da kendime işkence ederdim.”

Çok şeyde kendimi haksız bulurdum, çok kereler haklı olduğum halde ona, buna boyun eğerdim. Hakkımı aramak yerine; “Aman uğraşamam” der, Allah’a havale ederdim.

İş böyle olunca da kendime asla ve asla hak ettiğim değeri veremedim. Sanki yıllardır sarhoştum, beynim buğuluydu, gözlerim bakıyor ama baktığı yerde gördüğünü seçemiyordu.

Bir süredir bir şey oldu; sanki o sarhoş içkiyi bıraktı, beynindeki buğuyu temizledi, bir şeye bakacağı zaman gözlerini fal taşı gibi açıp baktığı her şeyden farklı anlamlar çıkartmaya başladı.

Haberin Devamı

Ayıldım, değiştim, artık farkındayım

Peki ya bana bunların faydası ne?

Tek fayda kendimi daha çok sevmeye başlamam değil elbette. Herkesi daha çok sever oldum; sakinleştim; içimdeki kavgalarımın, keşkelerimin hıncını ne kendimden ne de başka birilerinden çıkarmaz oldum.

Farkındalık başladı bende. Başıma gelen bazı haltların gerçek sebebinin kendim olduğunu anladım.

Meğer yıllar boyu yaşadıklarım için boşuna ağlamışım çünkü her şeyin olmasına, bir sürü dengenin bozulmasına bile bile sebebiyet vermişim ama pişman değilim, çünkü onları yaşamasaydım muhtemelen şu günkü aklıselim halime bir yüzyıl daha ulaşamayacaktım.

Ama yazdıklarımdan sakın; “Yahu bu kadın durulmuş, sıradan, aklı başında bir kadın olmuş” gibi bir şey çıkartmayın. Bilakis tüm bunların yanı sıra şu dönem en çılgın, en deli günlerimdeyim.

Örneğin hayatımın hiçbir döneminde aşkı bu kadar çok istememiştim. Bir dönem, bir erkek için yapabileceklerim sınırlıydı, şimdi ise tam tersi, bulacağım erkeğimi çıldırtmak ve şaşırtmak liste başı fantezilerim...

Haberin Devamı

İş hayatı ise artık sıradan, “Allah ne verdiyse” şeklinde değil, çünkü hırs bastı beni, limitlerimi bu konuda da aştım.

Değiştim yahu, resmen değiştim. Sabahları ayna karşısında mıçının kılına kadar kendiyle kavga eden kadın gitti. Artık kürdan bacaklarımla kapışıyorum. (Bu iyi bir şey, zamanla bu da geçecek eminim, dört göz beklemedeyim)

Artık dışarıdan da eskisi kadar soğuk, kendini bir halt sanan, burnu büyük bir kadın gibi gözükmüyorum.

Yıllarca herkes beni böyle gördü ve de hep bu bana söylendi. İçim öyle değilken, dışım neden kendini bu kadar gerim gerim geriyordu hiç anlam veremiyordum.

Herhalde korkuyordum, kendime güvenim azdı, “Ya yine o, bu, şu olursa” diye belli ki kendimi kontrol altına almış, kimselerin bana yaklaşmasına izin vermemiştim. İyi de halt etmiştim, senelerce yalnız kalmam, etrafımda anca bir avuç insanın bulunması da bundandı.

Haberin Devamı

Artık tabiri caizse “Hafif fingirdek, işveli cilveli, güleryüzlü” bir kadınım ben. (Fingirdeği ve cilveliyi lütfen çok abartmayın e mi? En azından insanlar yanıma yaklaşıp “ne haber?” falan diyebiliyor demek istedim)

Bakın yine kendimi gerdim, ne gerek var ki ama huy bu, geçmez ki. Fingirdeksem fingirdeğim, cilveliysem cilveli, bundan kime ne ki? Yaşım gelmiş kırka, turşumu kuracak halim yok ya.

Geçen gün arabayla eskiden gitmediğim bir sürü yere gittim. Girmediğim dükkânlara girdim, normalde almayacağım şeyleri aldım, eskiden merhaba demeyeceğim insanlara merhaba dedim, hatta içimi ısıtan birkaç tanesine sarıldım ve öptüm.

Galiba ben bu yeni Ayşe’yi pek sevdim. Bugüne kadar kendileri neredeydi, keşke daha erken teşrif etselerdi.

Haberin Devamı

Ama buna da şükür ya hiç teşrif etmeseydi? Ay düşünmek bile istemiyorum, anlayın o kadar bezmişmişim kendimden yani.

Yazı bitmeli ama bitiremiyorum çünkü biliyorum soracaksınız “Ne yaptın da bu kadar değiştin?” diye.

Cevabını bilsem söylemezsem namerdim ama galiba eski şekilde devam edersem dibe vuracağımdan korktum ve “Yürü Ayşeeeeeeeeeee” dedim.

Not: Siz de benim yaşadıklarıma benzer şeyler yaşadıysanız, ya da yaşamak niyetindeyseniz bana yazsanıza paylaşalım benim canım okur dostlarım.

Yazarın Tüm Yazıları