Arşiv giderken

SEVGİLİ okuyucularım, 14 Haziran tarihli yazımda size arşivimden söz etmiştim. Sizlerden gelen, bana gönderdiğiniz on binlerce mektup, faks ve káğıda çektirdiğim elektronik posta mesajlarını yıllarca biriktirmiştim.

Onları büyük koli paketlerine sırasıyla yerleştiriyor ve her iki aylık dönemi kutulayıp -başka yer olmadığı için- bizim gazetenin kazan dairesine koyduruyordum.

İddialı söylüyorum, böyle bir arşiv değil Türkiye’de, dünyada bile hiç kimsede yoktur. Ülkemizin nabzı orada atıyor. İnsanlarımız bir gazeteciden neler istiyor? Dertleri, sorunları, görüşleri nedir? Ülke sorunlarına nasıl bakıyorlar? Benim yazılarım için ne diyorlar?

Bu eşi olmayan manevi hazineyi, bana mesaj gönderenlerin isimlerini gizli tutmak ve bilimsel bir araştırmada kullanmak koşuluyla bağışlayacağımı 14 Haziran tarihli yazımda yazmış ve isteyenlerin yazılı olarak başvurmasını istemiştim.
/images/100/0x0/55eadfebf018fbb8f89c3dbe
* * *

Çok sayıda yazılı başvuru ve istek geldi. Üniversiteler, vakıflar, yayın kuruluşları ve kişiler... Hepsine çok teşekkür ediyorum.

Arşivi önceki gün Ankara Ticaret Odası’na bağışladım. Niçin orasını seçtim? Birincisi, çok iyi bir araştırma ekipleri var. İkincisi, bürokrasiye tabi değiller. Üçüncüsü, böyle bir arşiv araştırması bir uzman ekip ve dolayısıyla maddi olanak gerektirir. Dördüncüsü, aynı kentteyiz. Arşivin bundan sonra oluşacak bölümlerini iletmem daha kolay olacak.

Ayrıca çalışmanın hemen başlayacağı ve bana yazanların isimlerinin gizli tutulacağı konusunda yazılı güvence verdiler.

ATO Başkanı Sinan Aygün’den bu konuda aldığım yazıyı özetliyorum:

"Uzman danışmanlardan oluşan bir Düşünce Merkezimiz var. Tamamen bilimsel odaklı çalışmalarımız, rapor, basın açıklamaları ve diğer yollarla, kamuoyunda büyük ses getirmiştir. Ülke sorunlarını tüm baskılara rağmen vatansever bir duruşla ve ısrarla gündeme getirdik. Tüm çalışmalarımız, bilimsel merkezlerde referans olarak görülmektedir.

Sizin bu değerli arşivinizden tüm Türkiye büyük yarar görecektir. Çünkü o arşivlerde haksızlığa, adaletsizliğe, yolsuzluklara karşı atılan feryatlar var. Bu çığlıkların dalga dalga yayılıp bu ülkeyi soyanların ve satanların kulaklarında bir bomba etkisi yapması, sizin kadar bizim de en büyük arzumuzdur.

Bu nedenle, çok kıymetli arşivinizin değerlendirilmesi işine büyük bir istek ve heyecanla talibiz. Türk basın tarihine altın harflerle geçecek bu çalışma için bizi tercih etmeniz, bizim için onur ve mutluluk kaynağı olacaktır..."

* * *

Evet, seçimi bu doğrultuda yaptım. Hem onlar, hem de kendim adına yanılmamış olmayı dilerim.

Kazan dairesinden çıkardığımız bazıları 100 kilo ağırlığa varan 26 adet büyük koliyi bir kamyon kasasında Ankara Ticaret Odası’na, gerçekten iyi işler başaran uzman araştırmacı ekiplerine emanet ederek gönderdim.

Okuyucularıma, beni eleştirenlere bile çok büyük saygı duyuyorum. O yüzden sizlerden gelen mesajları silmeyi, çöpe atmayı hiçbir zaman düşünmedim... Ve dünyada tek olan böyle bir manevi hazine oluştu. Bundan sonrasının sorumluluğu ATO’ya aittir.

Yılların birikimini kutular-koliler içerisinde kamyona yüklerken içime sinmedi, bir bölümünün önünde bir de fotoğraf çektirdim!

Bana da sizlerden küçücük bir anı kaldı!
Yazarın Tüm Yazıları