GeriEtkinlikler Dayanışmanın Festivali Rock’a
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Dayanışmanın Festivali Rock’a

Dayanışmanın Festivali Rock’a

Rock'a Festivali 5. yılında Eski Foça'da!

5-6-7 Ağustos’ta Eski Foça People Camping’de, duyarlılık ve müziği biraraya getirecek olan Rock’a Festivali hummalı hazırlığına başladı. Bu yıl çok daha fazla sayıda gönüllü ile organize edilen festival, kamp alanının denize yakınlığı ve hem müzik hem de atölye çalışmalarıyla her yaştan katılımcıya hitap ediyor.

“Dayanışmanın festivali ve alternatif yaşamın demos’u” adıyla anılan festival, bu yıl 5. kez düzenleniyor ve başlamasına 10 gün kala kamp alanıyla ilgili yaşanılan aksilikler yüzünden İzmir Selçuk’tan Eski Foça’ya taşınmak zorunda kaldı. Her şeye rağmen gönüllü çalışanlarıyla aksiliklerin üstesinden gelen organizasyon, yine gönüllülük esasıyla çok sayıda müzik grubunu ağırlayacak 3 gün boyunca. Savaşa, her türlü ayrımcılık ve şiddete, açlığa, eşitsizliğe, doğa katliamına, yozlaşmaya ve insan haklarını ihlal eden tüm eylemlere karşı hiçbir ticari kaygı gütmeyen festivale giriş ücretsiz. Sadece alandaki yiyecek ve içecek satışıyla ve gönüllülerin bütçeleriyle ayakta duran ve popülerliğe karşı direnen organizasyonun bu yılki sloganı ise “Herkese ve her şeye özgürlük.”

Dayanışmanın Festivali Rock’a

Rock’a Nedir, Ne Değildir?

2000’li yılların başındaki Irak ve Afganistan’ın işgali sırasında savaşa karşı bir eylem olarak, İzmir Gündoğdu Meydanı’nda birkaç kişinin konserler düzenlemesiyle başlamış Rock’a. “Şavaşa karşı müzik” anlayışıyla başlayıp özgürlüğü destekleyen bir festivale dönüşmüş ve her yıl yeni bir tema kullanıyor. 2007’de savaşa ve küresel ısınmaya karşıtlık, 2008’de nükleer yapılanmaya, 2009’da ayrımcılığa karşıtlık sloganları yerini 2010’da “Doğanın efendisi değil sadece bir parçasıyız”a, bu yıl da “Herkese ve her şeye özgürlük” temasına bırakmış. Özgürlük kavramının seçilmiş olmasını ise şöyle anlatıyor Rock’a organizatörleri: “Bu yıla internet yasakları, gazetecilerin tutuklanması ve alkol yasakları gibi birçok olay damgasını vurdu. Rock’a için ülkenin bir yıllık gündemi özetleyen bir festival diyebiliriz.”

Dünyanın en yalnız festivali olduklarını dile getiren Rock’acılar, yalnızca Makine Mühendisleri Odası’ndan destek alabildiklerini, onun dışında kendi aralarında topladıkları paralarla hazırlık yaptıklarını söylüyorlar.

 

Dayanışmanın Festivali Rock’a

Bu Festivalde “Yıldız” Yok

Gönüllü ekibinin çekirdek kadrosu dışında her yıl değiştiğini ve büyüdüğünü dile getiren organizatörler, Rock’a ismini kurumlaştırmak ve festival müzisyenlerini ya da kendilerini yıldızlaştırmak istemediklerini belirtip şöyle devam ediyorlar:

“Müzisyen ve dinleyici ilişkisini ‘yıldız ve hayranları’ kavramından çıkarmaya çalışıyoruz. Bu sene sahne yüksekliğini bile indirdik mesela. Yemek olayını bile gönüllülük esasına uydurmak istiyoruz aslında ileride. Herkes gönüllü olsun istiyoruz, müzisyenler de dinleyiciler de.

Daha fazla kişiye duyurmak için ‘Yıldız isimler dahil edelim mi?’ diye tartıştık kendi aramızda ama uygulamadık çünkü bu bizim ruhumuzu olumsuz yönde etkiliyor. İlk yıllarda isim yapmış bir gruba yer vermek istedik. Ticari bir iş olmadığı için sadece araçlarını temin etme üzerine anlaştık. Onları taşıyan araç kuma saplandı festival alanında. Bizim arkadaşlar da yardım için arabayı itmeye gittiler ve grup üyeleri arabadan bile inmedi. Bu bizim için kabul edilebilir değil. Kimse kimseye hizmet etmiyor çünkü burada. Ben de çalışıyorum bize destek veren müzik gruplarının elemanları da. Örneğin; bu yıl Bandista sahne almak yerine alanda yardımcı olmayı tercih etti. Amacımız yıldızlaşmanın önüne geçmek ve herkesin bir şeyler kattığı bir ortam yaratmak. Diğer türlü olsa ticari düşünür, giriş için ücret alırdık. Önemli olan dayanışma ruhunu yaratmak ve hissettirmek.”

   

Dayanışmanın Festivali Rock’a
   

Her Yaştan Katılımcı Var

Festival hazırlıklarında çocuklarıyla birlikte gönüllü olarak çalışmaya gelen öğretmen ve ressam bir bayan da var. Katılımcılar ise 3-4 yaşındaki çocuklardan 60 yaşındaki yetişkinlere kadar geniş bir yaş grubuna sahip. Bunların içinde çadırını getirenler de var, çimlerde uzanıp yatanlar da.

Festival Programı da Ticari Değil

Organizatörler festival programını ve müzisyen seçimlerini şöyle anlatıyorlar:

“Akşam 7’den sonra müzik, gündüz de atölye çalışmaları şeklinde. Şarap yapmaktan evde sabun ya da deterjan yapmaya kadar çeşitli konularda atölyeler ve söyleşiler var. Popüler festivaller gibi tüm gün müzik gibi bir program yapmıyoruz. Çünkü bu ticari kaygılarla yapılan bir uygulama, daha çok tempo daha çok içki vs. tüketimi demek. Buraya gelenler gündüz dinlenir, çalışmalara katılır, denize girer, akşam da müzikle eğlenir.

Müzisyenleri seçerken öncelikle bize hangi amaçla başvuru yaptıklarına bakıyoruz. Bizim duruşumuzu anlayıp destekliyorlar mı yoksa reklam peşindeler mi? Bu çok önemli. Ayrıca milliyetçi, ayrımcı söylemlere yer verenleri direkt eliyoruz. Ardından müzik kalitelerine bakıyoruz, sonuçta bir müzik festivali bu. Daha sonra da yeni isimlere olabildiğince yer vermeye çalışıyoruz. İstiyoruz ki ileride insanlar ‘Bu sene hangi yeni gruplar var?’ diye gelsin bize. Çünkü gruplar maalesef popüler kültürün ve maddi zorlukların pençesine itiliyor. Deneyimli grupları ise onurlandırmak için alıyoruz bünyemize, hem onları hem de kendimizi onurlandırmak için...” 

Hazırlayan: Hanife Yaşar

False