4 katlı tuvalet kağıdı üretiyoruz İran’da çocuk bezi planımız var

TÜRKİYE’de sıfırdan girdiği temizlik kağıdı sektöründe yüzde 20’lik pazar payına ulaşan Hayat Kimya, İran’da çocuk bezi fabrikası kurma planları yapıyor.

Hayat Kimya Genel Koordinatörü Orhan İdil, "İran’da yatırım için kararı 2008’de vereceğiz. İran’da büyük bir nüfus var. Buradan çevre ülkelere de gidilebilir. Planlarımızda adım adım yürüyoruz" dedi.

ULUSLARARASI şirketlerin hakim olduğu birçok alana yeni markalar yaratarak giren Hayat Kimya’nın Genel Koordinatörü Orhan İdil, 2007 yılında toplam yüzde 30 büyüyen şirketin 2008 yılında da yeni ürün ve yatırımlara imza atacağı mesajını verdi. Avrupa’da yıllardır kullanılan üç katlı tuvalet kağıdıyla pazara giren Hayat Kimya’nın dört katlı ürünlerini de yakında piyasaya çıkaracağını belirten Orhan İdil, İran’da da bir çocuk bezi fabrikası kurmak istediklerini söyledi.

1.5 yılda sıfırdan girdikleri temizlik kağıdı pazarında yüzde 20 paya ulaşmanın marka yaratma konusundaki başarılarını gösterdiğini kaydeden Orhan İdil, marka yaratmayı satranç oyununa benzetiyor. Rakibin hamlesini doğru tahmin ederek karşı atağa kalkmak gerektiğinin altını çizen Orhan İdil ile ’markalaşma’nın yanı sıra Hayat Kimya’nın bundan sonraki hedeflerini ve yatırım planlarını konuştuk.

1.5 yıl önce temizlik kağıtları sektörüne girerken zorlandınız mı?

- Papia ve diğer temizlik kağıtları bizim için sadece büyümek anlamına gelmedi. Kendimizi de sınadık. Çocuk bezi Molfix ve hijyenik kadın pedi Molped’te, uluslararası markalara karşı çok kısa sürede büyük başarılar elde ettik. Bu bir tesadüf müydü, yoksa biz bu işi biliyor muyuz diye de kendimize sorduk. Üç katlı temizlik kağıdı markamız Papia’daki başarımız, bu işin tesadüf olmadığını gösterdi. Türkiye’de o zamana kadar tek ve iki katlı temizlik kağıtları varken, üç katlı Papia ile Avrupa seviyesine ulaştık.

Avrupa’da temizlik kağıtlarında kaç katlı ürünler pazarın hakimi?

- Avrupa’da halen üç ya da dört katlı temizlik kağıtları piyasaya hakim. Biz de üç katlı üretimle Avrupa’daki ürün seviyesindeki ürünleri pazara sunduk. Üç kat Avrupa’da artık normal bir ürün. Dört kat iyi ve kaliteli, Avrupa’da az da olsa beş katlı ürünler bile var. Biz de üç katın hemen ardından dört katlı için çalıştık ve Papia’da 4 katlı tuvalet kağıdı üretimine de başladık.

İRAN YATIRIMI BU YIL KESİNLEŞECEK

2008’de yeni yatırımlarınız olacak mı?

- 20 milyon Euro civarında kapasite artırıcı yatırım yapılacak. Rusya, Ukrayna, Romanya, Bulgaristan ve Cezayir gibi belli ülkelerde daha aktif olacağız. Bulgaristan’da bir deterjan dolum tesisimiz, Cezayir’de deterjan, çocuk bezi ve kadın pedi üreten komple bir tesisimiz var. Oradaki kapasiteleri tam kullanmaya yönelik çalışmalarımız var. İran’da bir şirket kurduk, orada gelişmelere göre belirli bazı yatırımlar yapabiliriz.

İran’da ne üretmeyi planlıyorsunuz?


- Çocuk bezi üretimini düşünüyoruz. Kesin bir yatırım aşamasına girmedi henüz, biraz daha bekleyecek gibi görünüyor. 2008’de bunun da kararını vereceğiz

Neden çocuk bezi ve neden İran?

- İran’da yüksek bir gümrük duvarı ve çok büyük bir nüfus var. Buradan çevre ülkelere de gidilebilir. Bu yüzden İran’da bir çocuk bezi yatırımı düşündük. Planlarımızda var ve adım adım yürüyor.

2007’de yüzde 20 büyüdük

Hayat Kimya 2007 yılını nasıl tamamlıyor?

- Sanırım yüzde 30 büyümeyi yakalayacağız. 2007 zor bir yıldı. Bir taraftan önemli hammadde fiyatlarında artışlar oldu, bunun yanında sektöre yeni girişler yaşandı, yeni kapasiteler devreye girdi, rekabet arttı. Kár marjları düştü. Bunlara rağmen Hayat Kimya olarak yüzde 30 büyümeyi sağlıyoruz. Geçen yıl 400 milyon dolar ciromuz vardı. Bu yıl sonunda Hayat Kimya cirosu 500 milyon dolara ulaşacak. Bunun yüzde 20’sini ihracattan sağlıyoruz.

2008 yılına ilişkin hedefleriniz neler?

- Yüzde 25-30 büyüme bekliyoruz. 2007’de özellikle hammadde fiyatlarındaki artışlar nedeniyle ihracatta istediğimiz ölçüde genişleme olmadı. Yurtdışı pazarları geliştirme çabasındayız.

Markalarımız hem yangın hem krizle test edildi

Markalarınızın kuvvetini nasıl anlıyorsunuz?

- Şuradan anlıyoruz. Biz çocuk bezine 99 başında, hijyenik ped’e de 2000 de girdik. Daha bir markamız bir, diğeri iki yaşındayken 2001 yılına geldiğimizde hem bütün tesisimiz yandı, hem de ekonomi krizi oldu. Bir yıl boyunca markalarımızın pazar payı sıfıra indi. 2002’de yeniden başladık ve bugünkü noktaya geldik. Markalarımız krizlerle ve yangınlarla da test edilmiş oldu. Bu yüzden Bingo markamızı yurtdışı pazarlarda daha iyi konumlandırmak için Turquality programına girdik. Diğer markalarımız için de Turquality programına başvuracağız.

Türkiye’de kur riski giderek büyüyor

2007 ekonomi açısından nasıl geçti, 2008’i nasıl görüyorsunuz?

- Sektör olarak uluslararası piyasalarda hammadde fiyatlarımız arttı ama bu Türkiye ekonomisi dışında gerçekleşti. 2007’de seçim, referandum yapılması ’ne olacak’ beklentisine neden oldu. Beklentiler oluştu. Ama bunun ekonomiye negatif etkisi olmadı. 2008 daha iyi bir yıl olmasını ümit ediyorum. Ama Türkiye’de hep Marmara Depremi tehlikesi gibi giderek büyüyen bir kur riski var. Şimdiki haliyle yurtdışı dengeler nedeniyle böyle devam edebiliyor. Bu öyle bir şey ki istediğimiz sınırlar içinde tutamazsak dengeler hakikaten bozulur.

Temizlik kağıdında 1.5 yılda yüzde 20 pazar payına ulaştık

Pazar paylarınız bir yılda nasıl değişti?

- Toz deterjanda pazar payımız yüzde 9’dan yüzde 10’a, yumuşatıcı da yüzde 21’den yüzde 25’e çıktık. Hijyenik kadın pedinde yüzde 19’dan yüzde 21’e, çocuk bezinde yüzde 21’den yüzde 22’ye yükseldik. Markalarımız pazarın üzerinde büyüdü.

Hedeflediğiniz pazar payına ulaşabildiniz mi?

- Temizlik kağıdında geçen yıl çok yeniydik, üç markamızın toplam pazar payı yüzde 1.5-2 bile olmuyordu. Geçen 1.5 yılda temizlik kağıtlarında üç ayrı kategorideki markamızla toplam yüzde 20 pazar payına ulaştık.

Yeni bir marka yaratmak satranç oyunu gibidir

Uluslararası dev rakiplerin yer aldığı sektörlerde yarattığınız markalarınızın başarısını neye bağlıyorsunuz?

- Çocuk bezi, hijyenik ped, kağıt mendil gibi alanlara girdiğimizde ürünler hep onların markalarıyla anılıyordu. Bunu da kırmamız gerekiyordu. Yatırım yapıp üretime geçebilirsiniz. Ama ürünün marka haline gelmesi zor. Sadece uygun fiyata satmak yetmez. Sizin fiyatınızdan daha uygun bir ürün gelirse ortadan kalkabilirsiniz. Yarattığımız markalar gerçekten çok kuvvetli. Dünyadaki yeni pazarlama stratejilerini uygulamaya çalışıyoruz. Marka yaratmak satranç oyunu gibi. Her an karşınızdaki ne yapacak tahmin ederek belli hamleler düşünmek zorundasınız.

PROF. DR. ORHAN İDİL

Hayat Kimya Genel Koordinatörü Prof. Dr. Orhan İdil, İstanbul Alman Lisesi ve İstanbul Üniversitesi (İÜ) İktisat Fakültesi’ni bitirdikten sonra Almanya’da Johannes Gutenberg Üniversitesi’nde ve İ.Ü. İşletme Fakültesi’nde doktora yaptı. İ.Ü İşletme Fakültesi’nde asistan olarak çalışmaya başladı. Akademik iş hayatının yanı sıra danışmanlık hizmetleri de verdi. 1982 yılından itibaren özel sektörde üst düzey yöneticilik yaptı. 1994’den bu yana, daha önce danışmanlığını yaptığı Hayat Kimya Genel Koordinatörlüğü’nü ve holdinge bağlı kuruluşların yönetim kurulu üyeliğini yürütüyor.
Yazarın Tüm Yazıları