Bu ormana randevuyla giriliyor... Çok özel koruma gerekiyor

Sonbaharın en güzel yaşandığı yerlerden biri de Eğirdir ilçesine bağlı Yukarı Gökdere köyü sınırlarındaki Kasnak Meşesi Ormanı Tabiat Koruma Alanı. Geçen yıllarda başta doğa yürüyüşü grupları olmak üzere birçok ülkeden doğaseverin misafir edildiği Kasnak Meşesi Ormanı, Türkiye'de kasnak meşesi ağaçlarının oluşturduğu tek ormanlık alan özelliğini taşıyor.

Hazan mevsiminin tüm renklerinin yer aldığı doğa harikası orman, Eğirdir Gölü ile Kovada Gölü arasında yer alıyor. 1987 yılında tabiatı koruma alanı ilan edildikten sonra, yöre halkının da desteğiyle korunan orman, özellikle sonbahar mevsiminde yoğun ziyaretçi çekiyor.

Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) 6'ncı Bölge Müdürlüğü Isparta Şube Müdürlüğü'ne bağlı orman, mayıs ayının başından sonuna kadarki dönemde ayı güllerini görmek isteyenler, sonbahar ve kış döneminde de dağcılık ve doğa sporlarıyla uğraşanlar başta olmak üzere, yurt içi ve yurt dışındaki birçok akademisyen ile doğa yürüyüş gruplarını ağırlıyor.

Kasnak meşesinin, Türkiye'de münferit olarak birçok ilde görüldüğünü, ancak bir orman olarak sadece Eğirdir'de bulunduğunu belirten DKMP 6'ncı Bölge Müdürü Mahmut Temel, birincil önceliklerinin tabiatı koruma alanı statüsündeki bu ormanı korumak olduğunu söyledi. Temel, kasım ayı başından itibaren akağaçlarla başlayan ve ilerleyen günlerde de kasnak meşeleri ve alandaki diğer ağaç türleriyle devam eden sonbahar sürecinde muhteşem güzellikler oluştuğunu kaydetti.

Ormana randevusuz kesinlikle ziyaretçi alınmadığını belirten Temel, “Bugüne kadarki uygulamalarda alanın zarar görmemesi en büyük önceliğimiz. Alanda bilimsel ve eğitim amaçlı gezmek isteyenlerin, DKMP Isparta Şube Müdürlüğü'nden izin ve randevu almaları gerekiyor. Randevu verilen gruplar ise başlarında kurumumuzdan bir teknik personel eşliğinde ve alanla ilgili tanıtım ve bilgilendirme yapılarak gezdiriliyor. Gezi güzergahı ve alanda bulunulan süre kısıtlı olup, ziyaretçilere bu muhteşem güzellikleri göstermenin yanında doğa eğitimi verilmesi de amaçlanmaktadır" dedi.

Bu muhteşem güzelliğin görülmesini arzu ettiklerini, ancak ziyaretçilerin hiçbir şekilde alanda tahribat yapmamaları ve iz bırakmamaları gerektiğine işaret eden Temel, “Çok özel bir alan ve çok özel koruma gerekiyor. Ziyaretçiler alanı arkadaşlarımız kontrolünde görsün, bilgilensin ve alana hiçbir zarar vermeden, kirlilik oluşturmadan, atık bırakmadan çıksın istiyoruz. Bu nedenle alana kontrolsüz her türlü girişe izin vermiyoruz. Şu anda akçaağaçlar kızarmaya başladı ve kırmızı rengi harika bir görüntü veriyor" diye konuştu.

1300 hektar alanı kaplayan ve 1300- 1848 metre arasında rakıma sahip kasnak meşesi ormanı içerisinde 218 bitki türü bulunuyor.

Yörede kasnak meşesi, saçlı meşesi, Makedonya meşesi, mazı meşesi, Lübnan sediri, karaçam, kızılçam, Toros köknarı, kakar ardıcı, boylu ardıcı, çınar yapraklı akçaağaç, çiçekli dişbudak, sivri meyveli dişbudak gibi ağaçlar ile tilki, porsuk, sansar, kurt, yaban domuzu ve sincap gibi yaban hayvanları da bulunuyor.

Küçük grup ve kümeler halinde, toprağın derin olduğu ve çukur alanlarda en iyi gelişmeyi gösteren 25-30 metre boy ve 1.6 metre kadar çapa ulaşan kasnak meşeleri, akmeşe grubuna dahil olup, sadece Türkiye'de yetişen bir tür.

Kasnak meşesi, düzgün gövdesiyle kaplamacılıkta ve parkecilikte kullanılıyor. Yıllar önce bu ağaç fıçı ve esnek malzeme yapımında kullanıldığı için yöre halkı tarafından kasnak meşesi adıyla anılıyor.