70 yaşında 97 ülke ve 200 şehir! "Ömrüm yetse de Mars’a gitsem..."

İsmet Gören iki yıl öncesine kadar butik işletiyordu artık tüm zamanını seyahatlerine ayırıyor. 70 yaşındaki Gören için aslında her şey 20 yıl önce başladı. Eşini kaybettikten sonra büyük bir acı yaşadı. Zor günlerdi. İki çocuğu var, iki de torunu... Çoğu yaşıtları gibi evde torun bakmak yerine “Yaşamaya devam etmem ve merakımın peşinden gitmem gerek” dedi. Öyle de yaptı. Dünyayı gezmeye başladı. Her fırsatta tur satın alıp yola çıktı. Şu anada kadar altı kıtada 97 ülke ve 200’den fazla şehre ayak bastı. Şimdiki hayali ise 71 yaşına Sibirya’da girmek. Gören nasıl bir gezgin olduğunu ve gittiği yerdeki anılarını Hürriyet Seyahat’e anlattı.

Fotoğraflar: İsmet Gören

Bitmek bilmeyen bir enerjiyle dünyayı geziyorsunuz. Bu özgürlük ve yeni yerleri keşfetme isteği hep ruhunuzda var mıydı?
- Bir gün bile eksik olmadı. Bu bir yaşam amacı, nefes aldığımı böyle hissediyorum. Ancak gençliğimde öyle tek başına bir kadının turlarla gezmesi çok doğal bir şey değildi. O yüzden ya ailemin ya da eşimin rotalarını izlerdik. 50 yaşında sonra “Yeter artık!” dedim. Hatta ehliyetimi de aldım. Artık kendi aracımı da kullanıyorum. ‘Tatmin edilmeyen davranışlar, devam eder’ diye bir cümle okumuştum. Ben de dünyada gezmedik bir yer kalana kadar sanırım hayat tatmini yaşayamıyorum. Şimdi bir de Mars çıktı, keşke ömrüm yetse… Eşimin yetmedi maalesef, kalp kriziyle kaybettik.

Bu acı kayıp mı, sizi daha çok kendi alanınızdan dışarı çıkardı?
- Evet, bir süre bir boşluk yaşadım. “Ne yapacağım?” dedim. Çocuklarım artık büyümüştü. “Yaşamaya devam etmem ve merakımın peşinden gitmem gerek” dedim. Avrupa ülkelerinde çok standart şehirleri gezmiştim ancak ben daha fazlasını istiyordum. İnsan ve kültür çeşitliliğine hayranım. Mesela merak ediyorum o insanlar ne yer, ne içer, nasıl hayatlarını geçirirler? İnsanın başına ne geliyorsa hep meraktan geliyor zaten.

Hiç yorulmuyor musunuz, ya da “Ne işim var burada benim” dediğiniz anlar oldu mu?
- Olmadı. Yaşım gereği benden evde torun bakmak bekleniyor. Kalıplaşmış rollerden çıkmak hoş bir duygu. Daha birkaç ülke var gezmek istediğim. Onlar içinde ölümü erteliyorum. Yengeç burcu olmama rağmen evde iki günden fazla duramıyorum.

Seyahati hayatınızın merkezine koymadan önce ne sıklıkla geziler yapıyordunuz?
- Yurt içinde eşim ve kızlarımla geziyorduk. Hatta ailecek çok uzun bir Karadeniz seyahati yapmıştık, halen benim için en değerlisi odur.

“Önce vatanım” diyenlerdenim. Ancak 80’li yıllarda ilk otobüsle Avrupa turunu duyunca çok heyecanlanmıştım.

O zaman 17 yaşında olan büyük kızımı da alıp bu tura çıkmıştım. İtalya, Fransa, Almanya, İngiltere, Hollanda, Macaristan, Avusturya, o zamanki Yugoslavya, Yunanistan, Romanya, Belçika ve Çek Cumhuriyeti’ni gezmiştik. Hem de 27 gün ve otobüsle.

Aslında çoğu gezgin turlara hep şüpheyle bakar ve satın almazlar. Bunun nedeni de her şeyin bir anda olup bittiği ve belli programa uyma zorunluğu… Siz sürekli turla geziyorsunuz, buna katılır mısınız?
- Turlar için "Kötü, sakın katılmayın!” demem. Çünkü konfor alanı yaratıyorlar. Özellikle belli bir yaştan sonra tek başınıza gezmek zor. Grupla olmak, eğer birde uyumluysa tadından yenmiyor. Yeni arkadaşlıklar ediniyorsunuz ve işin aslı kendi toplumumu bile daha yakından tanımış oluyorsunuz.

Tur seçeneğiniz zaman neye dikkat ediyorsunuz?
- Aslında çok fazla bir detayı yok bunun. Bugüne kadar tüm firmalarla gezdim.

Artık çok profesyonel organizasyonlar çıkarıyorlar. Genelde haftalık turlar alıyorum. Ancak gezme ruhum iki tur arasında depreşirse günübirlik İskeçe-Yunanistan, Varna-Bulgaristan gibi turlar da yapıyorum.

En uzun turum 18 günlük Güney Amerika ve 20 günlük Latin ülkeleriydi. Şimdi Sibirya geliyor o da 16 günlük…

Neden Sibirya?
- Gelecek ay 71 olacağım. Bu günümü hayat tarzım olan seyahatte kutlamak istedim. Sibirya, daha önce gitmediğim bir yer. Gezi 16 gün. Rus Çarı’nın özel altın treniyle Pekin’den Moskova’ya geçeceğiz. Sonrasında Gobi Çölü, Moğol Alpleri, Ulanbator, Ude, Baykal Gölü, Kazan ve Sibirya’nın en büyük şehri Novosibirsk göreceğim yerler. Çok heyecanlıyım.

Bugüne kadar kaç ülke gezdiniz?
- 97 ülke ve 200’ün üzerinde şehir gezdim. Antarktika dışında altı kıtaya ayak bastım. En etkilendiğim kıta Afrika… Kabileler ve farklı yaşam tarzları çok ilgi çekiciydi. Düşünsenize belki orada hâlâ insanlığın keşfetmediği yerler kalmıştır.

97 ülke içinde en unutamadığınız anlar nelerdi?
Aslıda çok fazla var. Örneğin Afrika’da gece yarısı battaniyelere sarılıp hayvanları doğal ortamlarında yakalamaya çalışmak bambaşka bir duyguydu.

Aslanların çiftleşmesini görmüştük utanmıştım. Hindistan’da Ganj Nehri’nde ölülerin yakılmasına şahit olup, sonra o nehirde kanolara binip dilek tutmamız çok ironikti.

İzlanda’da büyük arazi araçlarıyla buzullara çıktık ve dağın zirvesinde buzullar üstünde yürüyüş yaptık.

Seyahatle yaşayan gezgin bir anne olarak gençlere ve yaşıtlarınıza ne gibi tavsiyeleriniz olur?
- Alsınlar çantalarını sırtlarına dünyayı gezsinler. Asla ertelemesinler çünkü dünya giderek çirkinleşiyor ve müthiş bir tarih yağmalanıyor. Halen güvenliyken gezme şansı yaratsınlar. Yabancı ülkelerde sokaklar arasında gezinerek, bulunduğu bölgenin havasını koklayarak, farkına vararak yaşamalarını öneririm.

Hatta sevgililerini ve eşlerini seçerken bile eğer içlerinde gezgin bir ruh varsa kendilerine uyumlu olmasına dikkat etsinler. Hayat o zaman daha kolaylaşıyor. Yaşıtlarım için ne söylebilirim ki, onlar için en iyi örnek benim sanırım. Hayat hiçbir şey için geç değil, yeter ki, isteyin.

Bunca gezdiğiniz ülkenin size kattığı artılar nelerdir?
- En önemlisi, hayata bağlanmamı sağladı. Gizli yerleri keşfetmek beni olağanüstü heyecanlandırıyor. Kültürlerin bu kadar çeşitli olmasına şaşırıyorum. İnsanların farklı koşullarda yaşadığını görmek ve torunlarıma anlatacak hikâyelerimin olması beni mutlu ediyor.

Dünyanın yarısından fazlasını gezmiş biri olarak sizce, şu sıralar ve haziranda nerelere gitmek gerekir?
- Nisan-mayıs ayında Japonya’da Sakura kiraz çiçeği festivalleri düzenleniyor.

Haziranda İskandinavya’da fiyordları gemiyle gezmek ve o eşsiz manzaraları seyretmek için harika olur.

Yaz Yunan adalarında güzel başlar, yakın olduğu için tercih edilebilir. Durmayın gezin çocuklar!

Hiç başınıza kötü bir şey geldi mi?
- İspanya’da çantamı çaldırdım. Öyle bir andı ki, fark ettiğimde sanki başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Annemden yadigâr takılarım ve pasaportum her şeyim gitti.

En çok hangi seyahatinizde eğlendiniz?
- Costa Fortuna gemisiyle Kasablanka-Lizbon turunda… 4 bin kişi arasında yapılan organizasyonda Costa Fortuna Miss World seçildim.

Sibirya’dan sonra nereye gideceksiniz?
- Niagara Şelaleleri’ni görmedim. Sibirya’dan sonra hedef Kanada. Orası eşimle hayalimizdi ama olmadı. Sanırım bu yüzden erteledim. Duygusal bir an olacak…

Ortalama ne kadar harcıyorsunuz?
- Değişiyor. Sibirya turumun fiyatı 60 bin TL. Öncesinde gittiğim Guatemala, Honduras, Panama kanalı, Kostarika, Nairobi ve Meksika turuna 40 bin TL ödemiştim. Genelde uzak yerlere gidiyorum, bütçe fazla oluyor.