Oktay Ekşi: Doğrultu iyi...

Oktay EKŞİ

CHP Genel Başkanı Altan Öymen bir süredir çırpınıp duruyor, ‘‘Partiyi yeniden yapılandırıyoruz, gerçek (partililerin koyduğu isimle naylon olmayan) üyelere dayalı bir parti yaratıyoruz, partinin iç işleyişini demokratikleştiriyoruz’’ vs. diye.

Dedikleri bize kalırsa çok önemli. Üstelik öteki partilere örnek olacak kadar da ciddi çalışmalar. Ama nedense basınımız bu konular üzerinde durmuyor.

Oysa büyük fikir adamı, bol dipnotlu yazarlarımız var. Her şeyin derinliklerine nüfuz ederler. Değindikleri konulardan, onu gerçekleştirenler tarafından dahi düşünülmeyen anlamlar çıkartırlar, sonuçlar üretirler. Her ne hikmetse onlar da değinmiyorlar.

Bunlara değinmemizin sebebi, Öymen'in doğruladığı bir gazete haberi:

Haberde CHP'nin yeni ‘‘Tüzük Taslağı’’nın ilginç hükümleri özetleniyordu. Buna göre örneğin:

Genel seçimlerde başarısız olan Genel Başkan ile Parti Meclisi üyeleri, çekilmeye mecbur olacaklar.

Partide görev alan ve parti listesinden bir yere seçilen herkes (Merkez'den ilçelere kadar) göreve gelir gelmez mal bildirimini Genel Başkan'a verecek. Genel Başkan bunları yayımlayacak.

Önseçime ve seçime giren herkes harcamalarının dökümünü Genel Başkan'a bildirecek.

CHP'de görevli olan veya bir göreve seçilen hiçkimse kamu kurumlarıyla iş ilişkisine giremeyecek.

Üye aidatını ödemeyen kimse seçme ve seçilme hakkından yararlanamayacak.

Ötekileri saymıyoruz. Örneğin ‘‘kadınlara ve erkeklere her görevde yüzde 25 oranında kota’’ konulması, parti merkez yönetimindeki üye sayılarının azaltılması, örgütlenmenin yaygınlaştırılmasına girmiyoruz.

Önce belirtelim:

Öymen'in getirmeye çalıştıkları genelde ideal kurallar. Keşke bunları Tüzük Kurultayı -özleri itibariyle- kabul etse de yaşama geçirse...

Ama anlamadığımız bazı noktalar var:

‘‘Seçimde başarının ölçüsü’’ ne olacak?

Öymen'in, ‘‘Bunu seçimden önce ben açıklayacağım’’ dediği bildiriliyor.

Bir genel başkan kendi atlayacağı çıtanın yüksekliğini kendisi tayin ederse, bu objektif olabilir mi?

Ön seçimde ve seçimlerde masraf denetimi önemli bir adımdır ama, yapılan masrafın kaynağı açıklanmazsa, masrafa belli bir tavan konulmazsa, masraf kalemleri seçimden hemen sonra ve kalem kalem yöre halkına açıklanmazsa ve bu kuralları çiğneyenler ciddi bir yaptırımla karşı karşıya kalmayacaksa, ‘‘masraf denetimi’’ kuralı káğıt üstünde kalır. O nedenle Öymen örnek bir iş yapmak isterken gerçekçiliği elden bırakmazsa iyi olur.