İşbirliği yaparak kenetleniyorlar

Firmaların işe alım esnasında adaylarda en çok baktıkları özelliklerden biri şirket kültürüne uygun olup olmamaları. Bu, aynı zamanda çalışanlar açısından da geçerli. Çalışanlar, kendi kültürlerine uygun bir şirkette çok daha verimli çalışıyor. İşveren markasının bu kadar önemli olduğu, kurumların yetenekler için birbirleriyle yarıştığı bir dönemde, şirket kültürü de önemli konulardan biri haline geliyor.

Bu konuda bir çalışma yapmaya karar veren Adidas Türkiye yönetim ekibi, yaklaşık beş ay önce şirket kültürü olarak nereye gitmek istediklerine dair bir beyin fırtınası yapmış. Bunun sonucunda güçlü işbirliği kültürü olan, her departmanın birbiriyle konuştuğu, birlikte iş yapış biçiminin benimsendiği bir atmosfer yaratma kararı alınmış. Bu amaçla, farklı departmanlarda çalışan, genel müdür yardımcısından uzmanına kadar farklı unvanlara sahip, gönüllülük esasına dayalı 35 kişi bir araya gelmiş ve alt proje ekipleri oluşturulmuş. Bu proje ekiplerinden biri şirket içinde bir anket yaparak işbirliğiyle ilgili güçlü ve gelişim alanlarını ortaya çıkarmış. Proje ekipleri de bu anketin sonuçlarına göre farklı uygulamalar yaratmaya başlamışlar.

E-MAIL’SİZ BİR GÜN
Adidas EM North Kıdemli İK Direktörü Cavidan Özdemir, ‘ekipler arası işbirliği’ adı verilen uygulamayı bir insan projesi olarak tanımlıyor. Çünkü bu, insan kaynakları ile birlikte şirket içindeki tüm departmanların işbirliği ile ortaya çıkan bir fikir. Merkezde 250 kişinin, mağazalarda da 670 kişinin çalıştığı Adidas Türkiye’de, çalışanlar arasındaki işbirliğini arttırmaya yönelik uygulamaların en ilgi çekici olanlarından biri e-mail kullanımının bir gün boyunca durdurulması. İki ayda bir düzenlenen bu uygulama, çalışanlar yüz yüze iletişimi arttırmayı talep ettikten sonra ortaya çıkmış. Bunun için belirlenen bir günde şirket içinde departmanlar arasında kimse birbirine e-mail atmıyor, işlerini yüz yüze konuşarak çözüyor. Ayrıca, e-mail kullanımıyla ilgili de bazı kurallarda konulmuş. Örneğin, kişinin karşısındakine sinirlendiğini belli eden ünlem işaretlerini kullanmama, yazıya “merhaba” bile demeden başlamama ya da teşekkür etmeden bitirmeme gibi durumlara dikkat edilmesi istenmiş.

Farklı departmanlardaki çalışanların birbirlerinin işleriyle ilgili kritik noktaları bilmesinin de şirket içi işbirliğinin arttıracağı düşünülmüş. Bunun için departman toplantılarına, farklı bölümlerin liderleri de katılmaya başlamış. Örneğin, pazarlama bölümünün bir toplantısına finans bölümünün lideri de davet edilmiş. Bu toplantılarda her lider, diğer departmanın toplantısına girerek kendi bölümündeki süreci anlatmaya başlamış. Sürecin, zamanlamaların diğer departmanlar tarafından da öğrenilmesi, kimin, ne zaman, ne beklediğinin anlaşılmasına yardımcı olmuş.

‘Mağaza günleri’ adı verilen bir başka uygulamaya ise şirkette yeni başlayan çalışanlar katılıyor. Çalışanlar, şirkette işe başladıktan sonra 1 ay içinde herhangi bir adidas mağazasına giderek 1 gün boyunca orada çalışıyorlar. Bu uygulama çalışanın sahanın dinamiğini daha iyi anlayabilmesi, işi sahiplenmesi, müşteriyi birebir tanıyabilmesi açısından önemli. Buna benzer bir başka uygulamada merkez ofiste çalışanlar gruplar halinde depoya gidiyorlar. Depolardaki dinamiği anlamak, ürünün mağazaya geliş sürecinde karşılaşılan zorlukları görmek, o zamana kadar yaşanan birkaç sorunun çözülmesine çok yardımcı olmuş.

İŞBİRLİĞİ VE GÜVEN
Adidas Türkiye’de tüm şirket çapında işbirliğini güçlendirmek için yapılan uygulamalardan biri de Play to Win (Kazanmak için oyna) eğitimleri. Bu etkinlik ile birlikte çalışanların ekip arkadaşlarının yardımıyla, konfor alanlarının dışına çıkarak zorlu parkurlarda aktiviteler yapmaları, işbirliği ve ekip arkadaşlarına güven kazanmaya odaklanmaları hedefleniyor.