İspanyol öğrencinin hukuk zaferi

Ankara’da, dava dosyasına göre, bir üniversitenin ekonometri bölümünde öğrenci değişim programı Erasmus ile eğitim gören İspanyol öğrenci Andrea G.R. (22), 4 Mayıs 2019’da bir grup arkadaşı ile bir bara giderek eğlendi. Gecenin ilerleyen saatlerinde barda yan masada bulunan erkek grubu, kendileriyle “İngilizce pratik yapmak” istedikleri gerekçesiyle iletişim kurmaya çalıştı. İspanyol öğrenci, içtiği alkolün etkisi ile kendisini kaybetti. Genç kız sabahın ilk saatlerinde Taner Binici tarafından eve götürüldü. İddiaya göre, genç kız burada, önce Taner Binici ardından Halil İbrahim Kılıç’ın tecavüzüne uğradı. Genç kızın şikâyeti üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Binici ve Kılıç, tutuklanma talebiyle Ankara 6. Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edildi. İki şüpheli “genç kızın rızasının bulunduğu” yönünde savunma yaptı.

SAVCIDAN SKANDAL SÖZLER

Hâkimlik de iki şüpheliyi serbest bıraktı. Soruşturmayı sürdüren kadın savcı jet hızıyla Haziran 2019 tarihinde, “şüpheliler, mağdur şikâyetçinin rızası ile cinsel ilişkide bulundukları” gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi. Takipsizlik kararı veren savcının söylediği iddia edilen “O saatte bara gidip içki içenin başına her şey gelir” sözleri kamuoyunda tartışma yarattı. Genç kızın avukatı, verilen takipsizlik kararına itiraz etti. İtiraz üzerine iki sanık hakkında dava açıldı. Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi, her iki sanığa “cinsel saldırı” suçundan, sanıklar hakkında iyi hal indirimi yaparak 15’er yıl hapis cezası verdi.

GENCİN RIZASI YOKTU

Kararın gerekçesinde “Avrupa kültürü ile yetişmiş, yaş ve eğitim düzeyi itibariyle belirli bir yetişkinliğe ulaşmış Andrea G.R.’nin sanıklar hakkında kendi şeref ve onurunu ilgilendiren bir hususla ilgili cinsel içerikli isnatta bulunmayı gerektirir iftira atması için bir sebep bulunmadığı” tespiti yapıldı. Kararda olay gecesi sanıkların rahatsız edici bir şekilde “Beni dinle, İspanyol kızlara bayılırım” şeklinde sözler ifade ettiklerine dikkat çekildi. Mahkeme kararında sanıkların “rızası vardı” şeklindeki savunmasına ilişkin olarak da “Erasmus ile Türkiye’ye gelen eğitim gören katılanın hiç tanımadığı, dilini dahi anlayamadığı iki Türk erkek ile sırayla rızası dahilinde korunmasız bir şekilde cinsel birliktelik yaşamasının hayatın olağan akışı çerçevesinde açıklanmadığı...” değerlendirilmesinde bulundu.

YARGITAY KARARI ONADI

Karara ilişkin taraflar temyiz başvurusunda bulundu. Yargıtay 9. Ceza Dairesi sanıklar hakkında verilen hükmün onanmasına karar verdi. Sanık avukatları, karar düzeltme başvurusu yaptı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 20 Haziran tarihinde “İleri sürülen düzeltme (itiraz) sebeplerinin daha önce dile getirildiği, dairece yapılan incelemede bu konuların değerlendirildiği, hükmün esasına etkili bir hususun inceleme dışı bırakılmadığı dikkate alınarak, karara itiraz gerektirir maddi ve hukuki bir sebep bulunmadığından itiraz yoluna gidilmemiştir” denildi.