Büyükanıt’tan sonra Çankaya ve Amerika artık başka

Mustafa Kemal orduda tüm komuta kademesini değiştiriyor. Daha önemlisi, Cumhuriyet’in ilanı için yeni komuta kademesiyle uz-la-şı-yor. Cumhuriyet’in ilanı gibi, tarihsel bir dönemeç için, Mustafa Kemal bile, kendi atadığı ekiple uzlaşma arıyor. O sırada, toplumda uzlaşma arayacağı bir başka kurum yok. Kurum olarak, sadece ordu var ve Mustafa Kemal orduyla uzlaşma arıyor.

3 Mart 1924, Hilafetin Kaldırılması. Onbeş gün önce, 15-20 Şubat 1924’te Mustafa Kemal İzmir’de düzenlenen Harp Oyunlarına katılıyor. Bütün komutanlar orada. Mustafa Kemal hilafetin kaldırılmasını komutanların onayına sunuyor.

Arkasında Kurtuluş Savaşı bulunan, Cumhuriyet’i kuran bir lider bile, alacağı önemli bir kararda bırakın toplumun farklı kesimlerini, kendi atadığı ekiple uzlaşma arıyor.

Uzlaşma toplumsal barış için zorunlu. Barış, ancak uzlaşmayla kazanılıyor.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Çankaya tanımı, bu tarihsel geleneğin günümüze yansıması.

TAM BİR ÜÇLEME

Bugün 1920’lerdeki gibi, sadece ordu yok. Örgütlü bir toplum var. Uzlaşma halkaları daha geniş. AKP, başlangıçtaki açıklamaları tersine, bu halkayı dar tutuyor.

Ama, bir üçleme ile karşılaşıyor. Önceki gün Orgeneral Büyükanıt, dün Sezer konuşuyor. Bugün halk yürüyor. Bu üçlemeden AKP’nin bir anlam çıkarması gerek. Saptırmadan, kalemşorlarının aldatmacasına kapılmadan, yandaşlarının pompasına kanmadan.

İLK, AMA İLK KEZ

Çankaya ötesinde, Büyükanıt’ın sözlerinde çarpıcı bir bölüm var. Amerika’yı karşısına alan bölüm.

Bir tarihte dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Cevdet Sunay, "donumuzu bile Amerika veriyor" diyor. Bu söz, herkesin belleğine kazınıyor.

Bugün Genelkurmay Başkanı, Amerika’yı karşısına alıyorsa, don hikayeleri artık çok geride. Teknolojik ve diğer bağımlılık sağlayan unsurlar artık aşılmış olmalı ki, Büyükanıt, böylesine karşı çıkabiliyor.

Ya da artık bıçak kemiğe dayanmış durumda. Yani, teröre Amerikan desteği.

Çankaya ve Amerika, Büyükanıt’ın açıklamalarından sonra, şimdi artık başka Çankaya ve Amerika.

Keçiören’de oturacak

YAŞAR Büyükanıt’ın sözleri, AKP’de yorumları pek değiştirmiyor. Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilecekmiş gibi, tahminler devam ediyor.

Öne sürdüğü adaylar karşısında, parti örgütünün tepki göstereceğini ve "biz sizi istiyoruz" diyerek, kendisine döneceklerini iyi biliyor Erdoğan. Aday isimlerini örgüte sorma, formlar doldurtma ve benzeri işler, Erdoğan’ın kendi Cumhurbaşkanlığını hazırlayan politik manevraları.

O manevralar Çankaya hazırlığı. Bunlar bir yana, kendisine yakın kaynaklar, seçildikten sonra, ne yapacağı üzerinde bile tahmin yürütüyor. İşte, ikisi.

1- Çankaya’yı konut olarak kullanmayacak. Yine, Keçiören’de oturacak, ama günlük çalışmasını Çankaya’dan yürütecek. Halen Keçiören’de oturuyor ve Başbakanlık Konutu’nu nasıl kullanıyorsa, öyle.

2- Çankaya’yı halka açacak. Belli günlerde, halk Çankaya’yı, başka ülkelerdeki gibi, sanki müze olarak, dolaşacak.

Altını çiziyorum, bunlar tahminler. Her şeye rağmen, yine de seçilirse.