Güncelleme Tarihi:
Namaz; İslam'ın şartlarından olup terk edilmemesi gerekmektedir. Kulun, Allah'a kulluk vazifesi olan namaz çok derin ve kapsamlı bir meseledir. Bu başlıklardan birisi de "kaza namazı" ve "geçmiş namazların kazası" meselesidir.
Kaza Namazı Kılmanın Hükmü Nedir?
Namaz, Müslüman kimsenin yerine getirmesi zorunlu ve terkinin olmaması gereken bir ibadetidir. Allah'u Teala, namaz kılan, namaza devam eden kullarını cenneti ile müjdelemektedir. Bunun için namaz için "namaz dinin direğidir" ifadesi kullanılır. Hz. Muhammed, sahabeye anne babaların çocuklarına namazı öğretmelerini emretmiştir. Vakti geldiğinde de namaz kılmalarını tavsiye ve takip etmelerini öğütlemiştir.
Müslüman'a farz olan namaz günde 5 kez kılınan namazdır. Sabah namazı, öğle namazı, ikindi namazı, akşam namazı ve yatsı namazı olmak üzere olan bu namazlar abdest alınarak vakitleri girdiğinde kılınması zorunlu yani farz namazlardır.
Kaza namazı ise; kişi vakit namazını kılamamış ve bu vaktin dışında kılmışsa işte buna "kaza namazı" denir. Bir başka ifadeyle; vakit namazının vaktinin dışında kılınmasına "kaza etmek ya da kaza namazı kılmak" denmektedir. Kaza namazının en önemli şartı; vakit namazının bilinçli ve mazeretsiz olarak kazaya bırakılmamasıdır.
Vakit namazının bir sebeple zamanında kılınamaması durumunda "kaza edilmesi" dinimize göre farzdır. Vaktinde kılınamadığı için sorumluluktan kurtulmak olmaz, kaza edilir. Kaza namazları kaza edilecek namazın farzı ne şekilde ise o biçimde kılınır. Mesela; sabah namazının kazası "2 rekat farzı" şeklinde eda edilir.
Geçmiş Namazların Kazası Olur mu?
Kaza namazının kılınması için belirli bir vakit öngörülmemiştir. Kişi namaz ibadetine henüz başlamışsa ve sorumlu olduğu yaştan itibaren üzerinde yılların namaz borcu bulunmaktaysa bunu eda edebilir. Yani kaza etmek suretiyle geçmiş namazlarını kılabilir.