Bir zıbın kaç bebek büyütür?

Güncelleme Tarihi:

Bir zıbın kaç bebek büyütür
Oluşturulma Tarihi: Ocak 13, 2024 07:00

Çocuklar hızla büyürken onlar için aldığımız eşya ve giysiler eskimeden elimizde kalıyor. Oysa bunları satın almadan da onları büyütmenin yolları var. Etrafınızda bir anne çemberi kurmak ya da bu işi yapan derneklere başvurmak en basit çözümlerden...

Haberin Devamı

Gülay: Gizem, geçen gün bir çocuk takımı gördüm. Üreticisi İngiliz, Petit Pli markasıyla sürdürülebilir tekstil üretimi yapıyor. Çocuklar için hazırladıkları takımlar 0-4 yaş arası tek beden. Düşünebiliyor musun, doğduğunda alıyorsun, 4 yaşına kadar giyebiliyor.

Gizem: Sonunda biri bunu akıl etmiş. Lorin’e hamileyken alışveriş yapmıştım, bir o kadar da hediye gelmişti. İlk 6 ay birçoğunu giydiremedim bile, biliyor musun?

Gülay: Sorma, o minicik çıtçıtlı tulumların cazibesine kapılıp almamak mümkün değil. Beni de çok uyardılar ama mümkün değil. Hediye getirenler de bebek mağazalarındaki o çekici tuzağa düşüyor. Nasıl renkli ve güzeller değil mi? “Alma” deseler de alıyoruz ve giyilmeden kalıyor. Asıl sorun bu minik şeylerin hızlıca günden güne büyümeleri.

Haberin Devamı

Gizem: Benim en çok şaşırdığım şey büyüme hızı olmuştu. İki sene içinde 18 yaşına basacağını düşünmeye başlamıştım!

Gülay: Merak etme, basmıyorlar ama basana kadar büyümeye devam ediyorlar (gülüyor)... Bitmiyor yeni gardırop düzme işi.

Gizem: Yeni giysi döngüsü uzun bir süre bitmiyor, haklısın. Ama insan hızla deneyim kazanıyor, daha az almak, idare etmek, body’lerin çıtçıtını kesip tişört gibi giydirmeye devam etmek filan... Çok takla attırıyorum ben. Geçen yazdan kalma düz penye elbiselerini bu yaz tişört olarak giydi çocuk. Gülay: Harikasın, annelik bir anda içimizdeki bilmediğimiz ne becerileri çıkarıyor. Ben de uzun penye taytları, tayt şort olarak çok giydirdim.

Gizem: Anneannemin bir lafı vardı Gülaycığım, eskiler sık kullanır, ben de pek severim “Çocuğun yediği helal, giydiği haram” diye. O kadar doğru ki... Tabii süreçte beni en çok rahatlatan şey çevremde oluşturduğum çember oldu.

Gülay: Ne çemberi?

Gizem: ‘Yetiş anne’ çemberi (gülüyor). Beş kız çocuğu annesiyiz. En büyüğü artık 18 yaşında, en küçük de şu an 10 aylık. Aramızda neler döndüğüne inanamazsın!

Gülay: Ya müthiş bir yol bu. Çok akıllıca, çok sürdürülebilir...

Gizem: Kuzenim Başak Ablam ilk kızını doğurduğunda ben çok gencim. Hem ona hem ondan sonra doğan, şu an 10 yaşında olan kız kardeşine ne hediyeler aldım yeğen hevesiyle. Ablam ilk kızı Elanur’un her şeyini saklamış, bu sayede ikinci kızı Beril’e de giydirdi. Sonra yine saklamış ve hepsi Lorin’e geldi. Bundan 10 sene önce doğum gününde Elanur’a aldığım siyah bir kokoş elbise şu an Lorin’in dolabında. Hem de yepyeni! İnanamıyorum gerçekten.

Haberin Devamı

Gülay: Yeğenlerine aldığın hediyeler kızına dönmüş, aklına gelir miydi, harika.

Gizem: Dahası, benden abimin kızı Arya’ya gidiyor, o giydikten sonra da hepsi görümcemin 10 aylık kızı Lavin’e geçiyor. Tabii sadece kıyafet olarak düşünme bunu, bir sallanan ana kucağıyla başka arkadaşlarımıza da gönderip geri almak suretiyle yedi çocuk büyüttük. Sekizinci bebek olarak ekip arkadaşımız Betül’ün doğacak bebesi kullanacak inşallah.

Gülay: Anneler hiç giyilmemiş ya da azıcık kullanılmış kıyafetleri bağışlayabilirler. Bunu yapmak şart.

Gülay: Keşke her anne böyle bir döngü kurabilse. Bizim maalesef böyle bir çevremiz olmadığı için her gardırop yenilemeden sonra uygun yaşta çocuğu olan tanıdığı var mı diye etrafa haber salıyor, bekliyordum. Sonra Çanakkale’de senin gibi bir döngü kurmuş bir ablamızla tanıştım. O çocukları büyüse de bu çemberi bozmamış ve farklı ihtiyaç sahibi anneler de katmış çemberine. Doğrudan ona göndermeye başladım. Ama bu işi yapan yardım kuruluşları da var. Benim gibi çevresinde paylaşacağı kimse yoksa o mis gibi,  hiç giyilmemiş ya da azıcık kullanılmış kıyafetleri bağışlayabilirler. Bu hem Dünya hem de çocuklarımız için  artık şart. Bir tişört için 13 bin 500 bardak su harcanıyor.

Haberin Devamı

Gizem: Evet, kaynaklarımızı inanılmaz bir hızla tüketiyoruz. Benim de dahil olduğum Facebook grupları var. ‘Atma-Ver’ başlığı altında hemen her şehir için açılmış bir tane. Ücretsiz verenler de var, çok az bir ücret karşılığında satanlar da...

 

NEREYE BAĞIŞLANABİLİR?

Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV): Kullanılmış her türlü eşyayı kabul ediyor. Tabii ki temiz ve kullanılabilir olmalı. kdev.org.tr

Sevgi Mağazası: Kullanılmayan giysileri, muhtarlıktan fakirlik belgesi almış ihtiyaç sahiplerine dağıtıyor. Ayrıca defter, kitap gibi kırtasiye malzemeleri de bırakabilirsiniz. sevgimagazasi.org

Türkiye Yardım Sevenler Derneği: Türkiye’nin çeşitli illerinde büroları bulunan dernek, ikinci el giysileri kabul ediyor. tysd.org.tr

Haberin Devamı

Kadın Koordinasyon Merkezi (KKM): Bağışlayacağınız eşyayı evden alıyorlar. İsim ve adresinizi bırakmanız yeterli. Gönüllüler İstanbul Belediyesi’ne bağlı çalışıyor. 444 0 093

Aile Destek Evleri: Birçok belediyede bulunan Aile Destek Evleri eski giysilerin bağışlanabileceği son derece etkin platformlar sunuyor. Evden alım hizmeti var. 

Belediye kumbaraları: Belediyelerin kullanılmayan giysiler için belli bölgelerde kumbaraları var.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!