GeriSeyahat Çalışmak için gezmek, gezmek için çalışmak zorunda
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Çalışmak için gezmek, gezmek için çalışmak zorunda

Çalışmak için gezmek, gezmek için çalışmak zorunda

Haluk Bilen, yıllarca finans kurumları için gezdi. Sonra gezmeyi sevenlere hizmet vermek için kendi işini kurdu. Yılın en az 70 gününü yurtdışında geçiriyor. Bugüne kadar 60’ın üzerinde ülkede 400’den fazla noktaya yolculuk yaptı. Sırada Küba, Galapagos ve Karayip adaları var.

Biraz kendinizden bahseder misiniz?
- 18 yaşında Amerika’ya gittim. 22 yaşında New York’ta yatırım bankacılığı yapmaya başladım. Bu iş nedeniyle önce Amerika’da gezmeye başladım. Amerika’nın gezmediğim sanırım birkaç yeri kalmıştır. Daha sonra Avrupa’nın ve Latin Amerika’nın altını üstüne getirdim. Gezmek benim için bir tutkuya dönüştü. İşi keyif için gezmeye nasıl dönüştürürüm diye düşündüm ve RoomSuggestion adında kendi şirketimi kurdum. Gezmek mesleğim oldu. Şirketim, oda numarası ile rezervasyon yapıyor ve sadece butik ve beş yıldızlı zincir otellerle çalışıyor. 20 yıldır dünyanın farklı otellerinde konaklayan biri olarak müşterilerin hassasiyetleri doğrultusunda onlar için en doğru oteli ve otel odalarını
buluyorum şimdi.

Seyahat tutkunuz nasıl oluştu?
- Seyahat tutkum çocukluk yıllarımda başladı. 15-17 yaşlarında Avrupa’yı gezdim. 18 yaşına kadar iki defa Amerika’ya gezmeye gittim. Sonra gezmenin benim için özgürlük olduğunu kavradım. Amerika’da çalışırken bazen bir günde üç farklı şehre gittiğim olurdu. Boş zamanlarımda da otelleri gezerdim. Yani oteller ve gezmek gençlik yıllarımda benim için bir tutkuya dönüştü ve
halen de öyle devam ediyor.

Nerelere seyahat ettiniz?
Bugüne kadar 60’tan fazla ülkede 400’ün üzerinde destinasyona seyahat ettim. Yaklaşık olarak binin üzerinde otelde kaldığımı söyleyebilirim. Bugün de hem keyif hem iş derken yılın en az 70 gününü yurtdışında seyahatlerde geçiriyorum.

Gideceğiniz yerleri nasıl belirliyorsunuz?
- Tatilde çok fazla aktivite peşinde koşan biri değilim. Deniz, güneş, farklı bir kültür, şarap ve yemek benim için bir seyahatin olmazsa olmazlarıdır. Bir de futbola ve şaraba özel ilgim var. Avrupa’da neredeyse gitmediğim, gezmediğim stadyum ve şarap
mahzeni kalmadı diyebilirim.

Çalışmak için gezmek, gezmek için çalışmak zorunda


Seyahatlerinizi nasıl finanse ediyorsunuz?
- Yaptığım işin en güzel tarafı bu. Seyahatlerimi finanse etmek yaptığım işte başarılı olmam, yaptığım işte başarılı olabilmem için de seyahat etmem için gerekiyor. Planlama, vakitten ve nakitten tasarruf ise zaten işimin en önemli parçası. İyi bir planlama ile normalde Türkiye’de harcayacağım kadar parayla tatil yapıp seyahat ediyorum.

En favori seyahat noktalarınız nereler?
- Size üç nokta sayabilirim. Bunlardan ilki Rio de Janeiro. İstanbul yedi tepeli, Rio 77 tepeli bir şehir. Doğası, denizi, güneşi, kültürü ve insanları beni çok etkiliyor. Üstelik dünya futbolunun da merkezlerinden biri ve bu da benim için çok önemli. Hatta bir defasında plajda iyi top oynayan bir çocuk keşfettim. Vasco da Gama’da oynuyormuş. Az kalsın Türkiye’ye transferine neden oluyordum. İkinci olarak Cape Town diyebilirim. Buradaki yeşilin tonlarını başka bir yerde görmedim. Çok hareketli, çılgın, güzel ve aynı zamanda çok romantik bir kent... Üç numaram ise Hawaii.

Çalışmak için gezmek, gezmek için çalışmak zorunda


Seyahatte sizi en çok ne mutlu ediyor?
- Evlendikten sonra eşimle gezmek beni çok mutlu ediyor. Aslında nerede olursam olayım oranın suyunu sıkarak ne yapabiliyorsam onu yapmaktan mutlu oluyorum. Tabii seyahatlerde çalışmak durumundayım. Eskiden bu durum beni mutsuz ettiği için, özgürlüğümü kısıtladığı için mutsuzdum. Şimdi bir seyahat iş açısından da verimli geçtiğinde mutlu oluyorum.

Gezgin olmak sizin için nasıl bir duygu?
- Seyahat benim için her şeyden önce deneyim demek. Çıkmadan önce heyecan, döndükten sonra da huzur veren bir duygu... Seyahat etmek çok daha hoşgörülü ve daha rahat bir insan olmamı sağlıyor. Karşılaştığınız kültürler ve insanlar size isteseniz de istemeseniz de bunu
öğretiyor. Bir de dünya büyük ve güzelmiş, onu anlıyorsunuz.

Kişiye özel seyahat
Haluk Bilen tarafından 2012 yılında kurulan RoomSuggestion oda numarası ile otel rezervasyonu yapmayı hedefleyerek kurulmuş ve bunu bazı büyük şehirlerin en üst sınıf otellerinde başarmış seyahat planlama şirketi. Buna ek olarak, RoomSuggestion müşterilerinin detaylı isteklerini dikkate alarak kişiye özel seyahat deneyimleri yaratıyor. Standart tur programlarında bulunan fakat genelde istenmeyen bazı gezi aktivitelerini programlardan çıkarıp seyahati daha hesaplı ve ‘kişiye özel’ hale getiriyor. RoomSuggestion aracılığı ile Marilyn Monroe’nun, Franklin Roosevelt’in ya da Winston Churchill gibi isimlerin kaldığı odalarda konaklayabilirsiniz.

False