Adım atacak yer yok
Ünlü DJ Black Coffee’yi dinlemek üzere geçen hafta İspanya’nın ünlü tatil destinasyonu Ibiza’ya gittim.
Adanın en meşhur kulüpleri arasındaki Hii Ibiza’da performans sergileyecek DJ’in sabah 03.00’te sahne alacağını duyunca öğrendim ki meğerse İspanyollar eğlenmeye bu saatlerde başlıyormuş.
Mekâna gittiğimizde, iki katlı dev binanın üst katından kaydırakla inen gençlerin önünden geçip DJ performansının olduğu alana girelim dedik ama ne mümkün! İçerisi tıklım tıklım.
Yüzlerce kişi milim milim ilerliyor.
İleride DJ kabininin yanındaki Avatar filmini anımsatan kıyafetleri olan dansçıları görmek mümkün ama ilerlemek imkansızdı.
Yarım saatlik bir uğraş sonunda kalabalığa ne yazık ki dayanamadık ve çıktık.
KRALİYET AİLESİNE TÜRK LOKUMU
1864’ten bu yana baklava ve lokum üreten Hafız Mustafa markasının Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar ile ilk Avrupa şubelerini açacakları Londra’da buluştuk.
Ongurlar, bir tarafta Türkiye’de 45 bin metrekarelik yeni fabrikalarına geçmeye hazırlanırken, diğer taraftan Türkiye’deki 13 şubelik zincire yurtdışında yeni halkalar eklemenin yoğunluğundaydı.
550 metrekarelik The Dubai Mall şubesinden sonra 30 Ağustos Zafer Bayramı şerefine açılışlarını bu özel güne denk getirecekleri Mall of The Emirates ve Dubai Hills Mall şubelerini konuştuk.
Birleşik Arap Emirlikleri kraliyet ailesinin dahi Türk lokumu ve baklavasını beğenerek kendilerinden satın aldığını söyleyen Ongurlar, “Dubai’de yerel Araplar ve turistler Türk baklavasını ve lokumunu ayrı bir yere koyuyor.
Turizm acenteleri bu ilgiden dolayı bize telefon açıp turistlere mağazamızda özel turlar düzenlemek için izin istiyor.
Duygular üzerinden marka iletişimi
40’ıncı yılını kutlayan Borusan Otomotiv’in Bodrum Villa Maçakızı Otel’de kurduğu Range Rover House’da markanın yöneticileri ve sanat iş birliği geliştirdikleri heykeltıraş Seçkin Pirim’le bir araya geldim.
Arda Sayıner - Carlo Bernardini - Hakan Tiftik - Seçkin Pirim
Pirim’in çağdaş sanat eserleri, otelin bahçesi ve lobisinde bizi karşıladı. Range Rover’ın otomobillerinde yarattığı duyguyu sanatla ifade etmeye çalışan marka, bu duygu iletişimini gastronomiyle de desteklemiş.
Ünlü İtalyan şef Carlo Bernardini ve Slow Food Bodrum iş birliğinde beldenin coğrafi işaretli ürünleri üzerinden yerel tarifler tattığımız etkinlikte sürdürülebilirlik, orijinal olma ve zevk sunma olgularını deneyimledik.
Yemekte nokta atışı lezzetler keşfettim.
PAHA BİÇİLMEZ TANITIM
Açıkça söyleyebilirim ki Bodrum Bodrum olalı böylesine prestijli bir etkinlik görmedi. Altın Küre’nin ABD dışındaki ilk kez bir başka ülkede ödül töreni yapması Türkiye’nin tanıtımı adına milyonlarca dolarlık bir değer yarattı.
Bu başarının arkasındaki isim ise Altın Küre’de Türkiye’yi temsil eden Kelebek yazarı, Los Angeles’ta yaşayan gazeteci meslektaşım Barbaros Tapan.
Tapan, Los Angeles’ta düzenlediği festivaller ve röportaj yaptığı Hollywood yıldızları üzerinden ülkemizi tanıtan gönüllü bir kültür elçisi.
Yapılan oylamalar sonucu Sharon Stone’a ‘International Icon’ ödülünü sunmaya karar veren Altın Küre yönetimini bu etkinliğin Türkiye’de yapılması için ikna etmek hiç de kolay bir iş değil.
Kendi mutfağıyla geliyor
Bu senenin en heyecan verici isimleri arasında kariyerinde 100 milyondan fazla albüm satışı yapmış, Grammy ve MTV ödüllerini toplamış Bryan Adams var.
Ülkemize ilk kez 1992’de gelen Adams, 2019’daki konseri sonrası Türk hayranlarıyla 5 yıl aradan sonra tekrar buluşmaya hazırlanıyor.
18 Ekim’de Ülker Spor ve Etkinlik Salonu’nda NEO Events ve Steller Co. organizasyonuyla sahneye çıkacak olan sanatçının konser biletlerinin yarısından fazlası tükenmiş bile.
Ülkemize 12 TIR’lık dev bir ekipmanla gelecek olan Bryan Adams ve ekibinin bir önceki konserden çok daha büyük bir hazırlık içinde olduğunu öğrendim.
Sahne, orkestra ve teknik donanımlara hiç olmadığı kadar bütçe ayrılmış.
Kendisi tam bir vegan ve hayvan âşığı olan Adams için tek bir TIR ona özel yemekler hazırlayacak olan catering ekibinin malzemelerini taşıyacakmış.
Çıta yükseliyor
Hep söylemişimdir; bir destinasyonun turist trafiğini zenginleştirmek, kalitesini yükseltmek ve sezonu uzatmak için deniz, kum, güneş üçlemesinin ötesine geçmek ve tatil bölgelerini sanat destinasyonu haline getirmek gerekiyor.
Bodrum için uzun zamandır konuştuğum bu değişim, son birkaç yıldır hem belde genelinde hem de otellerde açılan galeriler ve sanat etkinlikleriyle kendini göstermeye başladı.
Gastronomik atılımlar gibi sanat atılımları da kaliteli turisti çeken ve Bodrum’un marka değerine değer katan birer argüman oldu.
Son yıllardaki bu hareketlenmelerin en iddialı örneği ise, Maxx Royal’de gördüğüm, antik dönemde limanların girişlerine konulan dev heykellerin büyüsünü hatırlatan iki büyük Bernar Venet eseri oldu.
Marilyn Monroe odası
Hiç şüphesiz Capri’nin en ünlü otellerinin başında Capri Palace Jumeirah geliyor. Adanın Solaro Dağı eteklerinde yer alan otel, geniş bir Napoli körfezi manzarasına sahip.
1960’ta bir aile işletmesi olarak hayata geçen, 2001’de ise büyük bir renovasyon geçiren işletme dünya jet-set’inin favori konaklama seçenekleri arasında. Süit odalarının farklı temalarda tasarlandığı otelde Marilyn Monroe isimli odada kaldım. Otelin Michelin yıldızlı L’Olivo restoranının menüsünü deneyimledim.
Kahvaltı eşliğindeki piyano dinletisi, beyaz rengin hakimiyeti ve aynı renkteki ekip üniformaları, elegan bir otelde konakladığımızın emareleriydi.
Oteldeki sade şıklığı gözlemlerken aklımdan geçense lüksün aslında göz yormayan ince detaylar, sadelik ve sessizlik üzerine olduğuydu.
Her şeyin bu kadar göze sokulduğu, abartının lüks sanıldığı bir dünyada bu otelin sofistikeliği ve düşünülmüş şıklıkları açıkçası çok iyi geldi.
Adanın öne çıkan restoranları
MARKANIN İLK OTELİ
2015 yılında Thomas Hayne ve Mario Hertel tarafından Yunanistan’ın Mykonos adasında hayata geçen Scorpios dünya çapında elde ettiği bilinirliği artık Bodrum’a da taşıdı.
Global bir tatil destinasyonu olarak Bodrum’un marka değerini bir kez daha kanıtlayan bu 75 bin m2’lik dev yatırım, şimdiden Scorpios’ın global misafir ağını ülkemize taşımaya başladı bile.
Sadece ünlü global DJ’ler, restoranlar ve sahil alanları ile değil markanın temel felsefesinde yer alan ritüel alanlarıyla da ses getirdi.
Mekânın açılış partilerinde özlediğimiz nitelikli turist profilini görmek, böylesine markaların ülkemize gelmesinin ne kadar önemli olduğunu bana bir kez daha hatırlattı.