HABER

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Kızılcahamam Kampı'nın kapanışında açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kızılcahamam Kampı'nın kapanışında konuştu. İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyelik başvurusu hakkında konuşan Erdoğan, "Beklentilerimiz karşılanmadan NATO'nun genişlemesi konusunda tutum değişikliğine gitmeyeceğiz" dedi. Konuşmasında "Çürük kabuklara sarılanların akıbeti 1919 Samsun'da başlayan süreçteki mandacı zihniyetin akıbetinden farklı olmayacaktır" ifadelerine yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim yolumuz ya istiklal ya ölüm yoludur" diye konuştu. "TÜİK'in Mayıs verileri enflasyonun artık aşağı yönlü bir eğilime girdiğini göstermektedir" diyen Erdoğan, çiftçi ve memurlara iki ayrı müjde de verdi. Erdoğan, 2022 yılında Toprak Mahsülleri Ofisi'nin buğday ve arpa alım fiyatları ile teşvik primlerini açıkladı. Erdoğan'ın bir diğer müjdesi ise memurlara yönelikti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Uzunca bir süredir çalışan ve emekli memurlarımızla ilgili 3600 ek gösterge diye bilinen bir hazırlık yürütüyoruz. Nihayet bu çalışmayı tamamladık. Bugün burada sadece daha önce söz verdiğimiz 4 meslek grubunu değil 5 milyonu aşkın memurumuzun ve emeklilerin tamamını ilgilendiren bir formülle bu meseleyi çözdüğümüzün müjdesini paylaşmakla yetinmek istiyorum" şeklinde konuştu.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satır başları:

Kendi aramızdaki istişareleri düzenli olarak sürdürürken en büyük istişareyi de milletimizle yapıyoruz. Güvenlik, dış politika, tarım, ekonomi gibi başlıklar altında bakanlarımızın yaptıkları sunumların arkadaşlarımız için bilgilendirici olduğuna inanıyorum. Biz de gerektiğinde kendi uhdemizdeki bilgileri siz değerli arkadaşlarımızla paylaştık.

Bizlerin doğrularla kapatmadığı her boşluğun birileri tarafından yalanlarla doldurulduğunu biliyorsunuz. Şahsım, AK Parti ve kadrolarımız hakkında söylenen her yalana inanmaya hazır bir kitle var. Bir kısmı cehalet ve ihanetten sürekli fitne ateşini körüklemektedir. Bazen üslubumuzu ve tavrımızı sertleştirmek durumunda kalıyoruz. Nedeni ülkemize karşı mesuliyetlerimizi yerine getirme gayesidir.

İçerde hiçbir vatandaşımıza kendisini sahipsiz hissettirmeyecek adımlar atmaya devam edeceğiz. Dışarda Suriye'den Irak'a, Karadeniz'den Akdeniz'e mazlumun olduğu her yerde onurlu duruşumuzu koruyarak siyasetimizi yapacağız.

Hak bildiğimiz yolda mücadeleden asla geri durmayacağız. Haramzadeler her gün başka bir kılığa bürünebilir. Kimse bizden böyle bir tavır sergilememizi beklemesin. Bu fakir kendini bildi bileli böyledir. Değişmeyecek. Allah ömür, millet de yetki verdikçe yola da böyle devam edeceğiz.

Geçtiğimiz haftalarda Adana'daki Gençlik Şöleni'nde AK Parti'nin gençlerimizin de gönlünde nasıl sarsılmaz bir taht kurduğuna şahitlik ettik. Maziden atiye kurduğumuz köprünün ne kadar güçlü olduğunu Adana'da gördük.

Önümüzdeki seçimlerde 6 milyonu aşkın evladımızın ilk defa sandık başına gideceğini düşünmemizde gençlerimize ulaşacak bu tür kanalların önemi kendiliğinden ortaya çıkacaktır. 3 tane şehidimiz oldu. Gece şehirlerine dönerlerken hakka uğurlandılar. Büyük bir heyecanla o geceyi geçirdik, sabah bu haberi alınca o zaman da gerçekten çok ama çok üzüldük.

'STATLARA SIĞMAYAN AK PARTİ GENÇLİĞİNE BAKIYORUZ'

Sosyal medyada troller vasıtasıyla oluşturulan algılara bakmadık. Statlara sığmayan AK Parti gençliğine bakıyoruz. İktidarımızda 20 yıla ulaşmamıza halka hizmet yolunda çalışmamıza borçluyuz. İnşallah daha uzun yıllar milletimizin emrinde olmayı sürdüreceğiz.

Geçtiğimiz 20 yılda dünyadaki büyük altyapı yatırımlarının yarısına bizim tek başına imza atmamız tesadüf olması gerek.

Büyük ve güçlü Türkiye hedefinden rahatsız olanların bizi ve hükümeti hedef almasının gerisinde ülkemizin gelmiş olduğu seviyeden hazımsızlık vardır. Dünyada her kim bu kardeşinize saldırıyorsa bu ülkeye saldırıyor demektir. Ülke içindeki aparatların tek yaptıkları ellerine tutuşturulan senaryolardaki rollerini oynamaktır. CHP'nin başındaki zat, masanın çevresinde oturanlar da birer kukladan ibarettir. Biz asıl kavgamızı onların ağa babalarına karşı veriyoruz. Bu kavga yeni bir kavga değil.

Batıdan doğuya, kuzeyden güneye halen yaşadığımız sorunların köküne baktığımızda hep bu kadim kavganın izlerini görürüz.

‘BİZİM YOLUMUZ YA İSTİKLAL YA ÖLÜM YOLUDUR’

Çürük kabuklara sarılanların akıbeti 1919 Samsun'da başlayan süreçteki mandacı zihniyetin akıbetinden farklı olmayacaktır. Bizim yolumuz ya istiklal ya ölüm yoludur. Bizim yöntemimiz bugün de hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh tüm vatandır ilkesidir.
En zayıf zamanımızda bu anlayışla 7 düveli arkasına alanları denize döktüysek bugün de aynı inançla ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştıracak, 2053 vizyona kavuşturacağız.

Türkiye geçmişte takoz, istismar siyasetinden çok çekti. Milletimizin bu tür kavgalar yüzünden ödediği bedellerin telafisi için 20 yıldır gece gündüz çalışıyoruz. Türkiye'ye çağ atlattığımızı söylüyoruz

Demokrasi ve kalkınma mücadelesi 85 milyonun hayatını olumlu yönde geliştirmiştir. Bunları muhalefet adına karşımıza dikilen kifayetsiz muhterislere rağmen başardık. Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmeye çalışıyoruz.Hiç endişe etmeyin bunu da başaracağız

Türkiye'nin bölgesel ve küresel gelişmeler karşısında sergilediği ilkeli tutumun dışarda birilerini rahatsız etmesini anlıyoruz.

Beklentilerimiz karşılanmadan NATO'nun genişlemesi konusunda tutum değişikliğine gitmeyeceğiz. Batının kendi güvenlik ve refahını korumak üzerine kurduğu sistem çatırdıyor. BM'nin reform edilmesi konusunda yıllardır dile getirdiğimiz teklifin isabeti görülüyor. Dünya 5'ten büyüktür. Şimdi kendileri bunu söylemeye başladılar. BM Güvenlik Konseyi'ni reforme edelim diyorlar. Dediğimize gelecekler.

Biz her zaman söylediğimiz adımı atıyoruz. Yatırım, üretim, istihdam yoluyla büyüme esasına dayalı model ile sıkıntılı süreci ülkemiz için avantaja çevirecek adımları atıyoruz.

Ülkemiz Suriye kaynaklı düzensiz göçü 11 yıldır başarıyla yönetirken Ukrayna - Rusya krizi sonucu Avrupa'nın yaşadığı paniği ibretle seyrediyoruz. Duamız dünyanın içinde geçtiği kritik dönemi bir an önce geride bırakarak yoluna devam etmesidir. İnsanlarımızın günlük hayatında yaşadığı sıkıntıları asla hafife almıyoruz. Hayat pahalılığı yükünü azaltmanın çarelerini arıyoruz. Önümüzde konuttan otomobile uzanan bir liste var. TÜİK'in Mayıs verileri enflasyonun artık aşağı yönlü bir eğilime girdiğini göstermektedir.

Piyasaların fiyatlandırma alışkanlığını değiştirmelerini sağlayarak hayata pahalılığına sınır çekmeye çalışıyorız. Dünyanın 2. Dünya Harbi sonrasında yaşadığı en büyük sarsıntınn ülkemizi en az kayıpla çıkarmanın güçlüğünü biliyoruz.

Seçimlere bir yıl kala böyle bir tabloyla karşı karşıya bulunmamız işimizi elbette biraz daha zorlaştırıyor olabilir. Bizim 20 yıllık tarihimizde hiçbir başarımız bizlere altın tepside sunulmadık. Biz bugünlere akrebin kıskacında yoğrularak geldik. Çalıştık, sabrettik, girdiğimiz tüm mücadelelerin hepsinden alnımızın akıyla çıktık.

GÜNCELLENME

Bunları da beğenebilirsiniz

Son Dakika Haberler