Uçan suların yeşille dansı... Doğu Karadeniz’in en güzel şelaleleri

Trabzon’dan Artvin’e uzanan Doğu Karadeniz coğrafyasında, yaylaların içinden kıvrılarak akan, yükseklerden adeta uçarak inen binlerce irili ufaklı şelale var. Artvin’den başlayıp Akçaabat’a kadar uğrayabileceğiniz bu harika doğal alanlardan en güzellerini seçtik. Yayla yürüyüşü yaptıktan sonra seyir terasına geçip çay içerek manzarayı izleyebileceğiniz de var, göletlerinde kulaç atabilecekleriniz de…

Seyir terasında nefeslenme
Macahel / Maral Şelalesi

Doğu Karadeniz’in sınır noktasındaki biyosfer rezerv alanı Macahel’in, Maral bölgesindeki Maral Şelalesi, yaklaşık 65 metre yükseklikten dökülüyor. Şelaleye iki iniş var; biri paralel bir yolla, diğeri dik merdivenlerden… Ancak seyir terasına vardığınızda içeceğiniz bir bardak çay tüm yorgunluğunuzu alır. Dileyen şelalenin buz gibi sularına da dalabilir.

Büyüleyici ‘Beyaz Göz’
Ardeşen / Tolikçet Şelalesi

Ardeşen, Çamlıhemşin ana karayolu üzerindeki bugünkü adıyla Duygulu Köyü sınırları içinde kalan Tolikçet Şelalesi, yolun karşısından
izlediğinizde bile sizi büyülüyor. Tolikçet, Lazcada ‘beyaz göz’ anlamına geliyor.

Gürgen ağaçlarının arasında
Arhavi Mençuna Şelalesi

Şelaleye Kamilet Vadisi’nden 30 dakikalık bir otomobil yolculuğuyla varıyorsunuz. Ormangülleri, kayın ve gürgenlerin arasından yapacağınız kısa bir yürüyüşten sonra yaklaşık 70 metreden dökülen Mençuna Şelalesi’nin kıyısında serinleyebilirsiniz.

Sadece köfte için gitmeyin
Akçaabat / Uçarsu Şelalesi

Akçaabat’a sadece köfte yemek için gidilmemeli. Akpınar Köyü’ne bağlı Simba Yaylası’nda, yaklaşık 100 metrelik yükseklikten akan Uçarsu (Simba) Şelalesini unutmayın. Şelale tertemiz suyunu, muazzam bir yeşil yolculukla Sera Deresi’ne, oradan da Sera Gölü’ne bağlıyor.

Maceraseverler tırmanıyor
Ayder / Gelintülü Şelalesi

Ayder’in üst kotunda kalan Samistal ve Hazindağ yaylalarını birleştiren dağların yamacından doğan şelale, zümrüt yeşili bir orman aksının içinden kıvrıla kıvrıla, Kavrun, Çeymakçur, Avusor ve Huser’den gelen derelere karışıyor. Son batında 20 metre yükseklikten dökülen şelale, bölgeye gelenlerin uğrak noktası. Yürüyerek yanına gitmekse maceraseverlerin işi.

Yaşlı ormanın kıyısında
Çamlıhemşin / Palovit Şelalesi

Türkiye’nin yağmur ormanları olarak niteleyebileceğimiz, biyolojik çeşitlilik açısından en önemli bölgelerinden Palovit Vadisi’ndeki şelaleye ulaşmak için, Zilkale’yi geçtikten sonra 5-6 kilometre daha ilerleyip vadinin soluna sapmanız gerekiyor. Özellikle bahar mevsiminde suların debisinin artmasıyla, büyük bir coşkuyla akan şelale, en çok ziyaret alan bölgelerden. Yol kenarlarındaki doğal yaşlı ormanları fotoğraflamayı da es geçmeyin.

Yöre sakinlerinin bildiği gizli sular
Maçka / Çıralı Şelaleleri

Zigana Dağları eteklerindeki sütlacıyla meşhur Hamsiköy, başlı başına bir tabiat alanı aynı zamanda. Sadece yöre sakinlerinin bildiği geniş çayırlık alanlardan gelen derelerin oluşturduğu minik şelaleleri, sütlaç yedikten sonra görmek isteyebilirsiniz.

Köydeki eski konakları da görün
Hemşin / Tecina Şelalesi

Hemşin ilçesinin eski adıyla Tecina, yeni ismiyle Akyamaç Köyü’ne çıkarken, vadinin derin bir noktasında kalan, küçük şelalesini de görmeniz mümkün. 10 metre yükseklikten akan şelaleyi görüp daha ileride eski konakların da olduğu Tecina Köyü’nü gezebilirsiniz.

Tarihi kemerli köprüler
Çayeli / Ağaran Şelalesi

İlçe merkezine 12 kilometre mesafede kurulu Sırt Köyü sınırları içindeki Ağaran Şelalesi’ne giderken Şairler Deresi’nden yukarıya çıkıyorsunuz. Yolda tarihi kemerli köprülere rastlayacaksınız. Şelaleye vardığınızdaysa yakınındaki mesire alanı ve dinlenme tesisinde soluklanabilirsiniz.