GeriSeyahat Küçücük ama Orta Avrupa’nın gözdesi
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Küçücük ama Orta Avrupa’nın gözdesi

Küçücük ama Orta Avrupa’nın gözdesi

Nüfusu İstanbul’un pek çok ilçesinden daha az... Orta Avrupa’nın en küçük ülkelerinden Liechtenstein’ı bir baştan bir başa 2-3 saatte yürüyebilirsiniz. Yine de bu ilginç mikrodevlet işsizlik oranı, zenginliği ve eğitim seviyesiyle şaşırtıyor.

Liechtenstein, Avrupa’nın dördüncü en küçük ülkesi. İlk üçte Vatikan, Monako ve San Marino var. Bu kadar minik bir devlet olmasına rağmen en ilginçlerinden biri. Başı sonu 160 kilometrekare, sınırları sadece 76 kilometre. Resmi dili Almanca ama neredeyse herkes birkaç lisanı anadili gibi konuşuyor. Ülkede okuma yazma oranı da yüzde 100. Tüm ülke genelinde sadece 4 üniversite var. Ülke nüfusunun üçte biri yabancılardan oluşuyor. İşsizlik oranı da yüzde 0. Suç oranı da hemen hemen yok denecek kadar az. O kadar güvenli ki halk evlerinin, dükkânlarının kapısını kilitleme gereği duymuyor. Zaten güvenlik güçlerinin sayısı da birkaç elin parmağını geçmiyor. Ülkenin ordusu da yok.

Meşrutiyetle yönetilen ülkede, gayri safi milli hasılaya bakıldığında Avrupa’nın en zenginlerinden biri. Gelir kaynaklarının en önemlileri bilimsel araştırma ve kış sporları. Bizden vize istemiyor ama havaalanı olmadığı için komşuları İsviçre ve Avusturya üzerinden ülkeye girilebiliyor. Onlar vize talep ediyor. Denizyolu da yok.

“Bu kadar küçük bir yerde ne yapılır” diye sorarsanız öncelikle başkent Vaduz’daki kentin tepesine yerleştirilmiş, prens ve ailesinin halen yaşadıkları, ‘Schloss Vaduz’ dedikleri Vaduz Kalesi veya Vaduz Şatosu’nu görmenizi öneririm.

Kapısında askerlerin nöbet tutmadığı yegâne şato olabilir. Prens ve ailesi burada oturdukları için 12’nci yüzyılda inşa edilen sarayın içi ziyaretçilere kapalı. Liechtenstein Ulusal Bayramı olan 15 Ağustos hariç. O gün prens halkı saraya davet ediyor.

Neogotik mimariyle 1874 yılında Friedrich von Schmidt tarafından inşa ettirilen Vaduz Katedrali’ni görebilirsiniz. Koruyucu aziz Florinus of Remus’a ithaf edilmiş. Parlamento binasına çok yakın konumdaki katedral oldukça görkemli.

Prensin resmi çalışmalarını sürdürdüğü Ständehaus adlı parlamento binası Liechtenstein’ın ulusal karayolu ağını haritalamak için başlangıç noktası olarak belirlenmiş. Yani ülkenin sıfır noktası.

Alışveriş için en iyi adres Altın Yol Caddesi. Biraz soluklanmak, kahve ya da yemek için mola vermek isteyenlere de Vanini Café’yi öneririm. Ülkeye özel bir mutfakları olmasa da peynir ve çikolata fondülerini denemelisiniz.

Vaduz sokaklarını dolaşırken ilginç heykellerle karşılaşacaksınız. Bunlardan en popüler olanı Gina von Liechtenstein ve Prens Franz Josef’in heykeli. 46 yıl evli olan çift nerdeyse aynı zamanlarda hayata gözlerini yummuş. Prenses Gina 18 Ekim 1989’da, eşi Franz Josef ise ondan 26 gün sonra ölmüş. Bu sondan haberi varmış gibi Prenses Gina bir konuşmasında “Kocam ve ben bir olduk, herkes artık öteki olmadan olamayacağımıza inanıyor” demiş.

Sanat müzesi tutkunları için İsviçreli mimar Meinrad Morger, Christian Kerez, Heinrich Degelo tarafından 2000’de tamamlanan Lichtenstein Sanat Müzesi doğru adres. Lichtenstein Ulusal Müzesi’yle yanındaki hazine odası da gezilmesi gereken yerlerden. Karanlık bir odada sergilenen eserler, Gaziantep Zeugma Müzesi’nde Çingene Kızı Mozaiği’nin aydınlatıldığı teknikle ziyaretçilere sunuluyor.

False