GeriSeyahat Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

Tapınakları, tiyatrosu ve çeşmeleriyle dev bir antik şehrin etrafına kurulu Side, yeni bir kimliğe kavuştu. Hakkında bugüne kadar bildiklerinizi unutun; o artık belli turist gruplarının tercih ettiği bir Antalya beldesi değil! Upuzun sahilinden tarihi dokuyu yaşatan çarşısına, fine dining restoranlardan meze ağırlıklı meyhanelerine silüeti tamamen değişen Side’den en yeni önerilerle geldik.

Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

Yıllar önceydi Side’yi son ziyaretim. Antik kentin güzelliğini saymazsak, kaçak yapılarla iç içe girmiş kaotik bir çarşısı, bir de upuzun sahili kalmış hatırımda. Bundan olsa gerek, yıllar sonra çocukla 5 yıldızlı bir otele tatile gidip dışarı adımımı atmamıştım. Öğrendik ki kazı çalışmalarının 75’inci yılında Side’deki birçok şey değişmiş; en önemlisi de antik kentin varlığını modern yaşamla iç içe sürdürmesi.
Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

Beldenin etrafını saran kaçak yapıların neredeyse tamamı belediye tarafından yıkılmış. Ne sahilin hemen üstündeki 5 katlı moteller kalmış ne çarşıdaki baraka dükkânlar. Yerlerine hepsi bir örnek, iki katlı, cumbalı, minik taş binalar inşa edilmiş. Bu dönüşüm sonrası sokaklar nefes almış, Side’nin adeta silüeti değişmiş. Sanki o bildiğimiz küçük Side’de değil de Cunda’da ya da Alaçatı’nın sokaklarında dolaşıyormuşsunuz gibi; üstelik tarihe tanıklık ederek... Yıkım işlemi esnasında çarşıdaki kazılar tamamlanmış, eserler yerde bırakılarak üstü cam zeminle kapatılmış ve taş binalar sonrasında inşa edilmiş. Misal bir dükkânda halı seçerken yere baktığınızda Bizans döneminden kalan eserleri görebiliyorsunuz. Çarşıdaki yürüyüş yolunda ve başka birçok dükkânda da cam zemin kaplamalar mevcut. Adım başı tarihten bir kalıntıyla burun buruna geliyorsunuz. Geçmişle bugün arasındaki bir köprü, bir müze kent olmuş Side…
Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

Bazı eksikleri de var elbet; çarşıda sanat ve el işi üzerine dükkânlar, takı satan mağazalar pek yok. Yoğunluk maalesef hâlâ taklit kıyafet satan giyim mağazalarından oluşuyor. Leziz tatlar sunan birkaç patisserie ve hatta Manavgat’ın meşhur tahininden yapılmış çörekler çok yakışır antik kentin tezgâhlarına… Bunca yol alındığına, silüeti bunca değişebildiğine göre zamanla bunların da olacağına inanıyorum… 

Butik oteller çoğalıyor

Değişimin bir parçası da bölgede butik otellerin artması. Şu anda çalışmaları devam eden iki farklı butik otel var; Kleopatra ve Nomad. Halihazırda 6 odasıyla hizmet veren Carpe Diem ise bölgedeki niş otellerden biri. Denize nazır bahçesinde bar ve restoran seçeneği de sunuyor. Hemen önünde belediyeye ait bir plaj var. Otel plajlarının dışında özel işletmelerdeki yerleri belediye geri almış ve Nar Beach adıyla tatilcilere uygun fiyatta hizmet sunuyor. Şezlong kiralama ücreti 7 lira. Sahil şeridi boyunca 3 farklı yerde bulabilirsiniz Nar Beach’leri… Hem ekonomik hem de hijyenik.

Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

80’lerdeki popülaritesini 90’lar itibariyle kitle turizmine teslim eden Side, şimdilerde yerli turistin ilgisini yeniden çekmeyi başardı. Tatiliniz 5 yıldızlı bir otelde her şey dahil konseptinde olsa bile artık dışarı çıkıp gezinmek için birden fazla sebebiniz var. Bunların en başında tabii ki Side Antik Kenti’ni görmek geliyor ancak ikinci önemli konu Side’de kendini göstermeye başlayan gastronomi. Şu an için leziz yemekler yiyip yeni tatlar keşfedebileceğiniz 5-6 tane restoran var. Tüm bunların yanında kasım ayı ortasına kadar sarı yazın tadını çıkarmak için hava ve denizin sıcaklığı en ideal seviyede. Deniz suyu hamam gibi kaynamıyor, akşam Antalya’nın nemi yapış yapış yapmıyor. Geceleri bunalmadan uyunuyor. Üstelik fiyatlar da sezona göre çok daha uygun. Otel fiyatları kişi başı ortalama 900 lira.
Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

Apollon’un tapınağını, Side Müzesi’ni, Side Sualtı Müzesi’ni ve Manavgat Şelalesi’ni gezebilmek için en güzel vakitler. Biraz daha gezelim görelim diyorsanız, Side’nin etrafında günübirlik keşfe çıkacağınız birçok yer var. Side’ye yaklaşık 65 kilometre uzaklıktaki Köprülü Kanyon Milli Parkı, bölgenin öne çıkan doğal güzelliklerinden. Özel araç, taksi veya Bozyaka minibüsleriyle ulaşım sağlanabilen park, rafting tutkunları için vazgeçilmez noktalardan biri. Altın renkli ve ince tanecikli kumuyla Akdeniz’in en ünlü plajlarından biri olan Kleopatra Plajı da Side’ye 60 km uzaklıkta. Çevresinde günlük ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz pek çok tesis var.

Gecelerinde neler oluyor?

Gece hayatı da Side’de tatilcilere seçenekler sunuyor. Karma’da DJ performansı var. Lush Bar samimi bir bahçede Türkçe müzik yapıyor. Kokteyl fiyatları 230-260 lira arasında değişiyor. Radika Meyhane de yine eğlence anlamında öne çıkan yeni nesil meyhanelerden biri. Akşam 21.30-22.00 gibi arka bahçesinde DJ performansı başlıyor. Kişi başı fiks fiyat uygulanıyor. Birçok ara sokağında canlı müzikle İngilizlere hitap eden barları görmek hâlâ mümkün. Sahil tarafında yan yana hizmet veren küçük barlar da oldukça popüler. DJ performanslarıyla gece boyunca dans edebilirsiniz.

Nerede, ne yemeli?

Karma

Side’nin fine dining konseptinde tek restoranı Karma. Sadece turistler değil Antalya’nın yerlileri de burayı tercih ediyor. Sahibi Mahmut Gökkaya gerçek bir Side gönüllüsü. Side’yi tanıtmak ve vizyonunu değiştirmek adına elinden gelen her şeyi yapıyor. 100 yıldır yaşayan bir mayaları var ve kendi ekşi maya ekmeklerini yapıyorlar. Ekmeğin yanında sarımsak ve paprikalı özel tereyağını servis ediyorlar. Önemli lezzetlerinin başında bölgenin meşhur balığı grida geliyor. Vegan ve vejetaryen seçenekleri de var. Gökkaya vejetaryenim diyen birine “Size bir şeyler yaptırayım” demeyi ayıp bulduğunu söylüyor. Karma, yemek sonrasında kulübe dönüyor.

AzuMare

Tapas barı, atıştırmalıkları ve kokteyllerinin yanı sıra günbatımı manzarasıyla süper bir lokasyonda. Side’nin küçük ama samimi en popüler mekânlarından biri. Humus üzeri avokado sosuyla servis edilen nachos’u favorim oldu. Çok eski bir kazı evi olan mekân kışın da açık, içeride şömine yanıyor ve deniz ayaklarınızın hemen altında.

Alma

Bölgenin en yenilerinden biri. 4 ay önce açılmış ancak yer bulmak kolay olmuyor. ‘Yörenin toprağından sofraya’ felsefesiyle oluşturulan bir menüleri var. Ispartalı balıkçı Ali Dayı’dan lagos ve kalamara, mürekkepli kuskus risotto’ya, yerli bebek kalamarlı ve trüf mantarlı köy eriştesine kadar birçok lezzet var. Mevsime ve yöreye özgü ürünleri modern yorumlamalarla misafirlerine sunuyorlar.

Radika Meyhane

Side’nin meze ve meyhane konseptinde önde gelen mekânlarından biri. Menüleri balık ve meze ağırlıklı, özellikle de Girit mezeleri servis ediyorlar. Arka bahçesinde 100 kişilik bir oturma alanı var. Girit ezme, pavurya, dönemsel olarak çıkan otlu mezeler restoranın favori lezzetleri. Mevsiminde taze balıklar servis ediyorlar. Hem fiks menü hem de alakart uygulamaları var. Fiks menü fiyatı alkol dahil kişi başı 750 TL. Haftada 3 gün canlı müzik performansı organize ediliyor.

Orfoz: Bölgenin iddialı balık restoranlarından.

Zula: Manzarasıyla öne çıkan popüler mekânlardan.

Liman: Manzara eşliğinde et ağırlıklı bir menü sunuyorlar

‘Uyuyan Güzel’ kumlar altında

Side kazıları 75’inci yılında Barut Hotel sponsorluğunda devam ediyor. Kazı çalışmalarının başında Prof. Dr. Feriştah Alanyalı var. Barut Otelleri’nin sahibi Cengiz Barut da Side için gönüllü olarak çalışan isimlerin başında geliyor. Yarımada olan Side hem belediyenin hem de halkın işbirliğiyle yepyeni bir kimliğe kavuşmuş. Her şey müzeye taşınmak yerine olduğu yerde muhafaza edilip korumaya alınmış. Bu da tarihle örülmüş bir şehircilik anlayışı getirmiş beldeye.

Anadolu’nun en büyük tiyatrolarından biri olan harika bir antik tiyatrosu var Side’nin. Yarımadanın güneyindeyse iki büyük tapınak var. Athena ve Apollon’a adanan bu tapınakları, özellikle akşam saatlerinde ışıklandırılmış halde görmenizi tavsiye ederim. Tarihte hamam olarak işleyen ve birkaç değişikliğe uğrayarak günümüze kadar gelen bina artık Side Müzesi’ne ev sahipliği yapıyor. Müzede Helenistik, Roma, Bizans kalıntılarının yanı sıra İslamiyet dönemi eserlerini görebilirsiniz. Bölgede bazı yerlerde kazılar devam ediyor. Tarihi yarımada, kazılardan sonra 3 bin yıllık geçmişiyle ve tüm ihtişamıyla ortaya çıkarken hâlâ kumlar altındaki ‘Uyuyan Güzel’ olarak adlandırılan kısmıysa gelecek kuşak araştırmacıların keşfini bekliyor.

Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

ÖNCESİ
Geçmişle bugün arasındaki köprü, bir müze kent olmuş Side...

SONRASI (Side Antik Tiyatrosu Anadolu’nun en büyük tiyatrolarından biri)

False