"Hile yapan kapatılsın"

Zeytinde kuraklık ve dona bağlı 2 yıl üst üste gönüyeh rekolte düşüklüğü fiyatları tavan yaptırdı. Üretim sırasında 15 liradan başlayan, toptan satış fiyatı 20 lirayı da geçen zeytinyağı, perakendede 30 lira sınırına dayanınca sektörde yıllarca haksız kazanç elde eden sahtecilere de gün doğdu. İçine, daha ucuz olan ayçicek, kanola, palm yağı karıştırarak, sızma zeytinyağı diye piyasaya sürenlere yönelik Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı denetimleri de arttı. Geçtiğimiz günlerde bu şekilde tağşiş yağ satan firmalar bakanlığın internet sitesinde yayınlanıp kamuoyuna teşhir edildi.

Türkiye’de zeytin ve zeytinyağının en büyük oyuncularıdan, üreticilerin oluşturduğu Tariş Teytin ve Zeytinyağı Birliği’nin Başkanı Cahit Çetin, son yıllarda sektörün hızla artış gösteren tağşiş ile anılmasının, dürüst çalışan firmalar için büyük üzüntü kaynağı olduğunu söyledi. Zeytinyağı gibi doğal, saf ve sağlıklı bir ürünü tağşişe konu etmenin bu ülkeye ve üreticisine de büyük haksızlık olduğunu belirten Çetin, Türkiye’nin yıllık 700 bin ton zeytinyağı üretim hedefiyle İspanya’dan sonra ikinciliği hedeflediğini hatırlattı. Ülkenin bu hedefi önündeyken tağşiş yapmanın ’Kendi ayağımıza kurşun sıkmak’ gibi olduğunu anlatan Çetin, bu firmalara kesilen 14 bin TL cezanın caydırıcı olmaktan uzak olduğunun altını çizdi. Çetin şu görüşleri dile getirdi:

"Bu fiili yapan firmalar hiç değişmiyor. Aynı firmaları tekrar tekrar Bakanlığın sitesinde görüyoruz. Aynı listelerde sık sık ismi anılan firmalar bundan hicap bile duymuyor. Anlaşılıyor ki tağşişli ürünle elde ettiği haksız kazançlar milyonlarla ifade ediliyor ki sık sık 14 bin TL ceza ödemeyi göze alıyor, yüzleri bile kızarmıyor. Adı tağşişli yağ ile anılan firmalara fason üretim yaptıran çok değerli markalarımızı da Bakanlığın sitesinde aynı ayıplı listesinde görmek üzücü. Çok değerli ve kaliteli markaların bu tür fason işletme üretim yaparken, daha titiz ve dikkatli davranmaları gerekiyor. Bu gelişmeler zeytinyağı sektörünün geleceğini karartır. Yıllardır iç ve dış pazarlarda yer edinmeye çalışan, dürüst çalışan zeytinyağı firmalarına büyük zarar verir. Dış pazarlarda da Türk zeytinyağının imajına büyük darbe vurur." 

ZEYTİNYAĞI PAHALI DEĞİL DEĞERLİ

Tüketici hedefinin sağlıklı ve güvenilir zeytinyağına ulaşmak olduğunu ifade eden Cahit Çetin, bunun kesiştiği yerin fiyat ve ürünün değeri olduğunu söyledi. Çetin, şöyle devam etti:

"Zeytinyağı pahalı değil, değerli bir üründür. İçinde bulunduğumuz yıl kuraklık nedeniyle düşen rekolteye bağlı olarak, arz- talep dengesi içinde fiyat oluşumları gerçekleşmiştir. Güvenilir üreticilerin zeytinyağını tüketiciyle buluşturduğu fiyat ürünün gerçek değeridir. Tağşişli ve ayıplı mal üretenler de esasında bu değerden haksız kazanç sağlamaya dönük uğraş vermektedir. Zeytinyağı sektörünün öteden beri sorunu olan tağşiş özellikle fiyat artışlarının olduğu dönemlerde daha yaygın hale gelmektedir. İlgili Bakanlıkların yaptığı denetimlerden öte bilinçli tüketiciler bu alanda piyasanın en etkin denetimcileridir. Üreten maliyetlerinin altında bir bedele ulaşmamalı, tüketici bütçesini zorlayacak rakamlarla mal almamalı. Bu aradaki farkın kalıcı ve akılcı politika ve araçlarla tolere edilmesi gereklidir. Batı ülkeleri bu alanda primi en etkin argüman olarak uyguluyor."