AİHM’de boş yere mi dava açıldı
Güncelleme Tarihi:
Eski CHP’li milletvekili Atilla Kart’ın, referandumdaki mühürsüz oyları AİHM’ne götürmesine parti yönetiminin engel olduğu iddiası tartışma yarattı. Parti yönetimi Kart’ı yalanlayıp, “Başvurduk, AİHM reddetti” derken eski YARSAV Başkanı Eminağaoğlu, AİHM’ne zaten halkoylamaları konusunda başvuru yapılamadığını söyledi.
CHP’de son günlerin en sıcak tartışma gündemlerinden biri olan bu iddiayı ortaya atan Kart, AİHM’ne gitmek için randevu aldığını ancak Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla CHP adına başvuru yapmasının engellendiğini söyledi. Kart’ın iddiasına, Grup Başkanı Özgür Özel ile birlikte hareket eden eski Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, “İddialar gerçek değil. Biz AİHM’de dava açtık. Önce YSK’ya 17 Nisan’da müracaat ettik, reddetti. Biz de AİHM’ne 4 Temmuz 2017 tarihinde davamızı açtık. 30 Kasım 2017 tarihinde de AİHM bizim talebimizi reddetti” tepkisini verirken, Genel Başkan Yardımcısı Zeynel Emre de şu açıklamayı yaptı:
“Yüksek Seçim Kurulu’na 18/04/2017 tarihinde halkoylamasının iptali istemli başvuru yapılmıştır. Bu başvuruda seçim takvimi boyunca yapılan usulsüzlükler ve gizli oy ilkesinin ihlali yanında mühürsüz oy pusulalarının geçerli sayılması konularının tümüne değinilmiştir. YSK başvurumuzu reddetmiştir. Bunun üzerine AİHM’ne 04/07/2017 tarihinde başvuru yapılmış, başvuru AİHM tarafından incelenmiş, 21 Kasım 2017’de başvuruyu reddetmiştir.”
‘BOŞ YERE...’
Eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ise “Öyle vahim bir durum ki” diyerek şöyle konuştu: “CHP ile ilgili konuşulması gereken çok önemli konular varken, bu konu ile gündem boş yere ve abartılı biçimde meşgul ediliyor. AİHM’ne, İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşmeye (İHAS) Ek 1. protokol 3. madde uyarınca sadece ‘yasama meclisi seçimleri’ konusunda başvuru yapılabiliyor. Bunun dışındaki seçimler ve halk oylaması konusunda başvuru yapılamıyor. Yapılırsa, AİHM bu başvuruları konu yönünden reddediyor. Böyle olunca 2017 halk oylaması konusunda AİHM’ne başvurmanın bir anlamı var mı, elbette yok.”