Bakan Selçuk: Sınav anaforuna neden olan okullar arasındaki farklar kapatılmalı
Güncelleme Tarihi:
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, TVnet’de canlı yayına katıldı. Selçuk, Türkiye’de eğitimle ilgili çözüm bekleyen üç sorunu okullar arasındaki farklar, öğretmen eğitimi ve dünyayı okumada yaşanan sorunlar olarak sıraladı. Bakan Selçuk, şubat atamasıyla ilgili çalışmaların sürdüğünü de söyledi.
Bakan Selçuk, TVnet canlı yayınında eğitimle ilgili açıklamalar yaptı. Sınav anaforuna neden olan okullar arasındaki farkların kapatılması gerektiğini dile getiren Selçuk, “Benim için en büyük sorun sınav anaforuna sebep olan şartlar, yani okullar arasındaki farklar. Bunu çözmeden bütünsel olarak, tüm evlatlarımız için bir şey yapamayız .Çözüm için zaman ve finansmana ihtiyaç var. Kapasiteye ve stratejiye sahibiz” diye konuştu. Öğretmen açığının da olduğunu ve Şubat ataması için çalışmaların sürdüğünü söyleyen Selçuk’un açıklamalarından satır başları şöyle:
ÖĞRETMEN AÇIĞIMIZ VAR
Yabancı dil ve sınıf öğretmenliği gibi alanlarda öğretmen açığımız var. Kaç kadro ihtisas edebileceğimizle ilgili bir durum bu. Elimizde olsa bunu yaparız zaten.
SINAV ANAFORUNA NEDEN OLAN FARKLARI ÇÖZMELİYİZ
Benim için en büyük sorun sınav anaforuna sebep olan şartlar, yani okullar arasındaki farklar. Bunu çözmeden bütünsel olarak, tüm evlatlarımız için bir şey yapamayız. Zaman ve finansmana ihtiyaç var. Bunun için teknik kapasiteye sahibiz. Bununla ilgili stratejiye sahibiz ve bu bir kapasite yönetimi meselesi. Biz bunu yapabiliriz. Asıl olan teoriyi ve pratiği birleştirmek. İmkan farkını ve öğrenme farkını azaltmak bizim için en önemli konulardan biri.
ÖĞRETMENLERİMİZİ GÜÇLENDİRMEMİZ LAZIM
Öğretmen meselesini güçlendirmek lazım. Çok da işlek ve işlevsel metodolojimiz var. Öğretmenlik sınav kazanmakla ilişkilendiriliyor. YÖK ile bunu için bir çalışmamız var. Birkaç tane eğitim fakültesini pilot alarak alıp, atama-yükseltme yönetmeliği ve uygulama derslerinin yapısı dahil bunları dönüştürüp bir çalışma başlattık. Eğitim fakültelerde yüzde 10 civarındaki dersler uygulamalı ve bunlar bazı sebeplerden ötürü düzgün işlemiyor. Çocuklar rahat staj yapamıyorlar. Ancak son kapatılan öğretmen okulunda uygulamalı dersler yüzde 50 civarında.
ŞANGAY’DAKİ DERS PROGRAMLARINA BAKINCA TEDİRGİN OLUYORUM
Şangay ve Tokyo’daki lise öğrencilerinin ders programlarına baktığımda tedirgin oluyorum. Dünya başka bir yere gidiyor. Dünyanın dördüncü büyük kırılmaya gidiyor. Dünyayı anlamak ve okumak önemli. Bugün de buna ihtiyaç var. Bu somut bir sorun, soyut gibi geliyor. Çocuklarımızı 2040’lara hazırlamayız.
YAPAY ZEKA İLE İLGİLİ ÇALIŞIYORUZ
Çin ve Avustralya'dan sonra bir eğitim bakanlığı olarak yapay zeka stratejisi ortaya koyan üçüncü ülke olmak için çalışıyoruz. Dördüncü kırılma dönemine gidiyoruz.Her şeyde otomasyon bizi bekliyor. Başka bir çağ geliyor ve benim Taş Devri'nde hissedeceğim farklı bir çağ. Çocuklarımıza bu becerileri, dili kazandırmamız gerekiyor. Bu nedenle tasarım ve beceri atölyeleri bu nedenle çok hayati. Çünkü çocukların bunu deneysel olarak yaşaması lazım. Hayatla tüm bağlarını kesiyoruz çocukların.
ŞUBAT ATAMASIYLA İLGİLİ ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR
Kadrolu öğretmen sayısının artması, ekonomik imkanlara bağlı. İmkanlara bakıyoruz. Şubat ataması için de bu çalışmalar sürüyor. Atama bekleyen öğretmenlerimiz onlar için bir yüreğin attığını bilsinler.
HERKES ÜNİVERSİTE OKUMAMALI
Herkes üniversite okumamalı. İngiltere'de yüzde 50, bu yıl üniversite okumuyor. Ekonomi için, çocuklarımız için mesleki eğitimin güçlendirilmemiz lazım. Bütün illerimizde sektör analizi yaptık. O İllerdeki meslek okullarıyla sektörün örtüşmesine baktık. Yüzde 20 civarında bu. Bunu yükseltmemiz lazım. Bir bakıyoruz, Türkiye'de hakemlikle ilgili yok. Bununla ilgili okul kuruyoruz. İTÜ'de meslek lisesi kuruldu. Bir çocuğun Ankara'daki fen lisesine gitmek yerine meslek lisesine gitmesi büyük başarı. İş garantili okullar bunların hepsi.