İşte AfD’lilerin özgürlük anlayışı

Güncelleme Tarihi:

İşte AfD’lilerin özgürlük anlayışı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 16, 2017 09:23

Alman Anayasası’nın 3’üncü maddesi yasa önünde eşitlik ilkesiyle ilgilidir.Bu maddede “Bütün insanlar yasa önünde eşittir... Cinsiyeti, soyu, ırkı, dili, yurdu ve kökeni, inancı, dini ve siyasi görüşleri dolayısıyla hiç kimse mağdur edilemez ve hiç kimseye imtiyaz tanınamaz” denilmektedir.

Haberin Devamı

İşte AfD’lilerin özgürlük anlayışı
ANAYASA’nın 4’üncü maddesinde de “Din ve vicdan özgürlüğü ile din ve dünyevi inanç özgürlüğüne dokunulamaz. Dinin, rahatsız edilmeden uygulanması güvence altındadır” denilmektedir.
Evet, Alman Anayasası’nın bu maddeleri çok açıktır.
Ama sağ popülist, ırkçı, İslam düşmanı Almanya İçin Alternatif (AfD) hiç de öyle düşünmüyor.
AfD’nin lider adayı Alexander Gauland, İslam’ı ve Müslümanları Almanya için bir tehdit ve tehlike olarak görüyor.
“İslam’ın bugünkü şekliyle Batılı bir topluma uyumu mümkün değildir” diyor.
Hayatları tehlikede olanların dışında İslam ülkelerinden gelecek Müslümanlara Almanya’nın kapılarının tamamen kapatılmasını istiyor.
Bu konuda Amerika Birleşik Devletleri (AB) Başkanı Donald Trump gibi düşünüyor.

Haberin Devamı

***
AfD Eşbaşkanı Beatrix von Storch ise daha da ileri gidiyor.
“İslam taş devri demektir” diyor.
“Biz İslam’a karşı kültürümüzü savunacağız” diyor.
“İslam’la uzlaşıya hayır” diyor.
“İslam Alman Anayasası ile bağdaşmaz” diyor.
“Minareler yasaklanmalı” diyor.
Ezan okunması yasaklanmalı” diyor.
AfD’nin cumhurbaşkanı adayı gösterdiği Albrecht Glaser, “İslam din özgürlüğü tanımayın ve buna saygı göstermeyen bir oluşumdur” diyor.
24 Eylül’de yapılacak genel seçimlere katılacak AfD’nin milletvekili adayları da öyle.
Brandenburg Eyaleti’nde AfD’nin aday gösterdiği eski Berlinli savcı Roman Reusch, “Suç işleyen yabancılar derhal sınır dışı edilmeli” diyor.

***
AfD’nin Berlin listesinden milletvekili adayı gösterdiği Nicolaus Fest ise tam bir İslam düşmanlığı sergiliyor.
Haftalık Bild am Sonntag gazetesinin Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı olduğu dönemde 2014 yılında yazdığı bir yorumda, ne olduğunu zaten göstermişti Nicolaus Fest.
O yazısında şöyle demişti:
“Ben din dostu bir ateistim (tanrı tanımaz).
Tanrıya inanmıyorum ama Hıristiyanlık, Musevilik ve Budizm beni rahatsız etmiyor.
Yalnız İslam beni rahatsız ediyor.
Beni Müslüman kökenli gençlerin ortalamanın çok üstünde suç işlemeleri rahatsız ediyor.
İslam’ın kadınları ve eşcinselleri aşağılaması beni rahatsız ediyor.
Şimdi soruyorum: Din uyum için bir engel midir?
Bana göre her zaman değil.
Ama İslam evet.”

Haberin Devamı

***
Tam bir toptan karalama yazısı.
Nitekim Bild am Sonntag’ın Genel Yayın Yönetmeni Marion Horn da, Bild’in o dönemdeki Genel Yayın Yönetmeni Kai Diekmann da, Nicolaus Fest’in bu yaklaşımına sert tepki gösterdiler.
Hatta bir yerde kapıyı da.
Ve bunun üzerine Fest, çekip gitmek zorunda kaldı.
Ama 2016 yılında AfD’ye üye olan Fest, İslam düşmanlığının dozunu daha da artırdı.
“İslam bir dinden ziyade, Stalinizm ve Nasyonal Sosyalizm gibi totaliter bir harekettir” diyor.
“Camiler kapatılmalı” diyor.
“Benim ithal ırkçılığa ihtiyacım yok” diyor.
Yani bir yerde kendilerinin ırkçı olduğunu itiraf ediyor.
Alman Anayasası’ndaki din özgürlüğü ve eşitliği ise hiçe saydıklarını da.
İşte AfD’lilerin özgürlük anlayışı...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!