‘Şansölye telefon ederse erken seçimi görüşmeye hazırız’

ALMANYA’da SPD, Yeşiller ve FDP’den oluşan koalisyon hükümeti, Federal Anayasa Mahkemesi’nin Kovid-19 salgını döneminde kullanılmayan 60 milyar Euro hacimli krediyi ‘İklim ve Dönüşüm Fonu’ (KTF) adı altında sanayiye ve iklim korumasına aktarmasını anayasaya aykırı bulması üzerine yasalara uygun 2024 yılı bütçesi hazırlamak için kafa yorarken, ülkede erken seçim tartışmaları yoğunlaştı. “Belki ölümden korktuğu için birileri kendini atıp intihar eder” diyen CDU Genel Başkanı Friedrich Merz, ortaklardan birinin koalisyonu terk etmesini umduğunu gizlemedi. Aynı zamanda CDU/CSU Federal Meclis Grup Başkanı olan Merz, her ne kadar hükümetin erken seçime gitmeyi düşünmediğini söylese de, “Biz erken seçime hazırız” dedi. Yaklaşık 2 ay önce Başbakan Olaf Scholz’a “Yeşiller’i ortaklıktan atın, sığınmacı sorununa ortak çözüm bulalım” çağrısında bulunan ve birlikte yeni bir koalisyon hükümeti kurmaya hazır olduklarının sinyalinin veren Merz, televizyonda katıldığı bir açık oturumda, “Şansölye Scholz telefon ederse erken seçimi görüşmeye hazırız” dedi.

BORÇ FRENİNE DEVAM
Hükümet partileri Federal Anayasa Mahkemesi’nin kararı üzerine 2009 yılından beri uygulanmakta olan borç frenine devam yolu ararken, 2024 yılı bütçe tasarısında meydana gelen 60 milyar Euro açığın kapatılması için yeni formüller bulmaya başladı. Bugün (perşembe) yapılması öngörülen bütçe görüşmeleri ertelenirken, ortaklar arasında hâlâ ciddi görüş ayrılığı yaşandığı gözden kaçmadı. Hükümetin küçük ortağı FDP Genel Başkanı ve Federal Maliye Bakanı Christian Lindner, vergi artışına kesinlikle karşı olduklarını vurguladı ve “Borç frenine devam” dedi. CDU/CSU, hükümetin yeni yıl itibariyle hayata geçirme kararı aldığı ve sosyal yardımdan daha fazla ödeme yapılmasını içeren ‘Yurttaş Parası’ uygulamasının iptal edilmesini önerdi. Aynı zamanda Yeşiller’in ısrarıyla karara bağlanan ‘Çocuk Güvenlik Parası’ ve yeni inşa edilecek konutlara en az yüzde 65 yenilenebilir enerji tüketecek ısı sistemi monte edilmesine yapılması öngörülen parasal yardımdan vazgeçilmesi de gündeme geldi.

FDP’DE İMZA KAMPANYASI
FPD’nin koalisyonu terk etmesi için parti için de bir imza kampanyası başlatıldı. FDP Kassel Teşkilatı’nın eski Federal Meclis milletvekili Matthias Nölke öncülüğünde başlatılan imza kampanyasında, ilk etapta 500’den fazla imza toplandı. Koalisyonu terk etme girişimi üyelerin imzaladığı dilekçe parti genel merkezine gönderildi. Parti tüzüğüne göre 500’ün üzerinde imza toplanması halinde 77 bine yakın FDP üyesinin katılacağı geniş kapsamlı bir anket yapılması yer aldığı halde, bunun bağlayıcı olmadığına dikkat çekildi. Tüzükte, “Partinin organları, karar alma süreçlerinde üye anketinin sonuçlarına bağlı kalma mecburiyetinde değildir” denildiği hatırlatıldı. Parti yönetimi açısından bağlayıcılığı bulunmazsa da anketten çıkacak sonucun parti yönetiminde tartışmalara yol açmasının beklendiği kaydedildi. FDP Genel Sekreteri Bijan Djir-Sarai n-tv’ye yaptığı açıklamada “Her oyu ciddiye alıyorum” derken, FDP Genel Başkan Yardımcısı Wolfgang Kubicki ise federal hükümetten ayrılma yönünde oy kullanılmamasını tavsiye etti. Kubicki, partisindeki meslektaşlarının ezici çoğunluğunun “Sorumluluktan kaçmak için oy kullanmama” sağduyusuna inandığını söyledi. Hükümetten ayrılma durumunda FDP’nin çok zor bir seçim kampanyası yürüteceği uyarısında bulunan Kubicki, “Başarısız olduk sloganıyla bir seçim kazanamayız” dedi.

CDU/CSU ÖNDE
Almanya’da bu hafta sonu genel seçim olsa yaklaşık 2 yıldır iktidarda bulunan SPD, Yeşiller ve FDP’den oluşan koalisyon hükümetinin koltuğu koruma şansının bulunmadığı ortaya çıktı. INSA tarafından yapılan son kamuoyu yoklamasına göre CDU/CSU’nun yüzde 30, sağ popülist Almanya için Alternatif’in (AfD) yüzde 21, SPD’nin yüzde 16.5, Yeşiller’in yüzde 13, FDP’nin yüzde 5.5, Sol Parti’nin yüzde 4.5 ve Özgür Seçmenler’in (FW) yüzde 3 oy alacağı saptandı.