Yeter ki engelleri birlikte aşalım

Güncelleme Tarihi:

Yeter ki engelleri birlikte aşalım
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 29, 2022 07:00

Geçenlerde futbol maçı yapma şansım oldu, üstelik bunu hayatımda ilk kez denedim. Benim gibi görme engelli arkadaşlarımla birlikte oyuncuları görebilen bir takıma karşı mücadele verdik. Biz her zaman, her yerde, işte böyle yan yana koşmaya hazırız.

Haberin Devamı

Önümdeki makarna tabağından bir kaşık daha aldıktan sonra kumandanın tuşuna bastım. Neredeyse bir aydır Almanya’dayım, farklı bir ülkeyi ve insanlarını keşfetmeye devam ediyorum. Alman televizyon kanallarında ne var ne yok diye arada bir bakıyorum. İzlediğim programlarda nelerden bahsettiklerini tam olarak anlamasam da konuşulan dil melodik geliyor bana. Bazen reklamları biraz daha kolay çözüyorum. Markalar Türkiye’yle neredeyse aynı çünkü.
Zaplamaya devam ettim ve bir futbol maçı sesi duyunca durdum. Almanca maç dinlemenin çok ilginç olduğunu düşünürken spiker “Hamburg” dedi. Takımlardan birini çözmüş oldum. Biraz daha kulak kabarttım ve diğerinin de Berlin olduğunu anladım. Maçta neler olduğunu daha kolay kavradım, herhalde spor da evrensel olduğu için. Örneğin spikerin heyecanından gol attıklarını rahatlıkla fark ettim. Ortalık bir anda
karışıverdi. Kaçan toplarda bir hayal kırıklığı yaşanıyor tabii, aşağı yukarı bizimkilerle aynı tepkiler... Maç sonuna doğru iki gol sesi duydum, Hamburg’un iki sıfır önde olduğunu da bir şekilde anladım. Müsabaka böyle biterken ben de bir anda anılara daldım...

Kuralları bilmiyordum

Geçenlerde benim de futbol oynama şansım oldu. Görme engelli biri olarak bunu hayatımda ilk kez deniyordum.
Bir üniversite kulübünün etkinliğine yedi engelli arkadaşımla katıldık. Kadın erkek karışık takımımızı oluşturduk. Karşı takımın oyuncuları görme engelli değildi. Onlar gözlerine siyah bant taktılar, maça başladık. Dedim ya, ilk kez futbol oynuyorum, kuralları da pek bildiğim söylenemez. Bir arkadaş gelip bize tüm detayları anlattı. Santrayla oyuna başladık. Göremediğimiz için takım arkadaşlarım ve ben birbirimize sormaya başladık: “Top nerede?” Her iki takımın da aslında birer yönlendiricisi vardı. Bize topun nerede olduğunu söylüyorlardı ama yine de topu bir süre bulamadık. Maç devam ederken futbol oynamanın ne kadar zor olduğunu düşündüm. Sonra bize topun içinde zil olduğunu söyledikleri geldi aklıma ve o sesi takip etmeye başladım. İlk dakikalarda koşmaya korkarken yavaş yavaş alışmaya başladım.

Arkadaşlarımla yan yana mücadeleye giriştik. Plan gereği topu belirlediğimiz bir arkadaşımıza verdik ve onun bize doğru topla koşmasını söyledik. Biz de
o sırada kaleye doğru ilerliyorduk. İnanmazsınız başarılı da olduk, gol attık! Gören takım “Yok artık!” diye gözlerindeki bantları da çıkarmaya başladı. Ölümüne savunduk kalemizi. 2 gol yedik, sonra 2 gol daha attık. Maç 7-2 bitti, onlar da inanamadılar buna. “Nasıl yenildik, şaka gibi” diye konuştuklarını duydum kendi aralarında. En son hatıra fotoğrafları çektirdik ve arkadaşlarımıza veda ettik. Çok güzel bir gündü. Biz her zaman, her yerde, işte böyle, yan yana koşmaya hazırız. Yeter ki eğlenelim ve engelleri aşalım birlikte...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!