TURİZMDE DEĞERİMİZİ DÜŞÜRMEYELİM

GEÇTİĞİMİZ hafta perşembe günü Lider haber ekranlarında gazeteci İdris Taş ile birlikte her hafta başka konuklarla turizmi konuşacağımız “Net Yanıt Turizm” programına başladık. Programın ilk konuğu Antalya Valisi Sayın Ersin Yazıcı oldu. Antalya ile ilgili güncel rakamları veren Vali Yazıcı 2022 sezonunun ne kadar iyi geçtiğini rakamlarla ifade etti. An itibarıyla Antalya’ya gelen turist sayısının 10 milyonu geçtiğini dile getiren Yazıcı, 2023 sezonunun da ciddi rakamlarla geçebileceğini söyledi.
***
Yazıcı aynı zamanda kentin güvenliği konusunda önleyici çalışmaların yoğunluğundan da bahsetti. Biliyorsunuz ki kent güvenliği destinasyona gelen turistler açısından oldukça önemli. İlgi, merak, dinlenme, eğlenme gibi faktörlerle seyahat kararları veriyor olsak da bizleri seyahat noktalarını seçerken yönlendiren en önemli faktörlerin başındadır güvenlik. Özellikle kolluk kuvvetlerinin turistlerin yoğun olduğu yerlerde görünür olması onları daha güvende hissettirir. Bugün Avrupa’nın gözde turizm şehirlerine gittiğinizde bu görünürlüğü yoğun hissedersiniz. Sayın Yazıcı da programda kolluk kuvvetlerinin görünür olmalarıyla bile birçok suçu engellediklerini bizlere ifade ederek bu öngörüyü teyit etmiş oldu.
***
Antalya Türkiye için bir turizm başkenti, bunun aksini sanırım kimse iddia edemez. Ancak Antalya’da ele almamız gereken konuların başında nicelikten önce nitelik talebi gelmeli. Bugün kişi başı turist harcaması 600’lerden 800 dolar seviyelerine ulaşmış olsa da istediğimiz rakamlara hala ulaşabilmiş değiliz. Ülkemizin muadili olan Avrupa kentlerinde bu rakamlar 1000 doların oldukça üzerinde seyrediyor. Antalya dünya ortalamasının oldukça üzerinde bir hizmet sunuyor. Bu hizmetin karşılığını talep etmek ve almak en doğal hakkımız diye düşünüyorum.
***
Sık sık yazılarımda da dile getirdiğim gibi Antalya’nın 12 ay turizm kenti olması için değeri düşürmeye ihtiyacımız yok. Alternatif turizm faaliyetlerine yoğunluk vermek bu açığı ciddi oranda kapatacaktır. Yıllardır öğrencilere yüksek sezon ve düşük sezon diye öğrettiğimiz mevsimsel farklılıklar belki tarihe bile karışabilir. Benim hem turizm akademisyeni hem de bir vatandaş olarak arzum bu seviyeye ulaşmaktır. Çünkü üretilen bir malı satışa çıkarırken maliyetin üzerine kar ekleyerek satarız ve bu oran öyle hesaplanır ki sürdürülebilir karlılık yakalanır. Hizmet sektöründe de böyle net olmalıyız. Eğer değerden düşerseniz insanların gözünde de değer oluşturamazsınız. Ülkeye çekeceğiniz potansiyel yüksek gelirli turisti de ne yazık ki kaybetmiş olursunuz.

***
Dünyaca ünlü spor müsabakaları, uluslararası fuarlar, sanatsal sergiler, konserler, kongreler, siyasi/bilimsel toplantılar bölgeye çekilmeli. Bu tür faaliyetler ülke tanıtımının yanı sıra destinasyon tanıtımı için de oldukça kıymetli.
***
Bugün Avrupa’nın yaşayacağı enerji krizinin ülkemizde kış turizmindeki yoğunluğu artıracağı görüşleri mevcut. Bu konuda da yapacağımız tanıtım faaliyetlerini lütfen mevcut değeri düşürmeden gerçekleştirelim. Bizim sunduğumuz standartlar gerçekten dünya ortalamasının oldukça üzerinde. Biz kendi değerimizi bilelim ki değer kazanabilelim. Hizmet sektörü kırılgandır. Bir hata gerçekleştikten sonra telafisi uzun zaman alır. Bu yüzden stratejik planlarla önleyici taktikleri cebimizden çıkarmayalım. Bu ülke hepimizin ve hepimiz tüm olanlardan ve olacaklardan sorumluyuz.