Sistem değişti oyun geldi

İlk yarının sonunda Fenerbahçe’nin oyunda belirgin bir üstünlüğü yoktu. Nitekim 31. Dakikada Josef’le açılan perdenin ardından Kasımpaşa’nın 52. dakikada bulduğu golle skora denge geldi ve soyunma odasına 1-1’lik skorla gidildi. Fenerbahçe, ikinci yarıda oyunu domine etmeyi başardı. Bunda en önemli pay 4-4-2 sistemine geçişti. Diğer yandan kademeli olarak önce Valbuena’nın sonrasında Mehmet Ekici’nin oyuna dahil olması, Fenerbahçe’nin sahadan 4-1’lik skorla ayrılmasına katkıda bulundu. Sarı lacivertliler bu maçın sonucunda Galatasarayla ikili averajda aradaki farkı 3 puana indirmiş oldu. Beşiktaş’ın bu akşam Galatasaray’ı mağlup etmesi halinde sarı lacivertliler önemli bir avantaj sağlar. Sarı kanarya, kalan maçlarını da kayıpsız kapamaya gayret edecek ve sonrasında rakiplerinin puan kaybetmesini bekleyecek.

Fenerbahçe maçın başlangıcında organize değildi. Sahada bir önceki hafta Antalyaspor maçındaki gibi önde basan, rakibi kendi yarı sahasına kapanmaya zorlayan, oyunu 3. bölgeye yıkmayı başaran bir takım yoktu. Daha doğrusu Kasımpaşa, Fenerbahçe’nin söz konusu düzenine direnç gösterdi. Hem sağ hem de sol kanattan etkili ataklarla Fenerbahçe kalesine yöneldiler. Trezequet, İlhan ve Diaqne hücum yollarında etkiliydi.

Antalyaspor maçı kadrosuyla tek fark Nabil Dirar yerine yapılan zorunlu Alper Potuk tercihiydi. Santraforda Soldado, forvet arkasında ise Giuliano kullanıldı.

Fenerbahçe ikinci yarının başından itibaren 4-4-2 sistemine geçti ve hücumdaki üretkenliği arttı.  Soldado’nun yanına Janssen yerleştirildi. Josef ve Mehmet Topal bir adım daha öne çıkarıldı ve bu ikilinin ofansif yönü Giuliano-Valbuena’nın değiştirilen pozisyonlarıyla pekiştirildi, 4’lü bir hat oluşturuldu. Valbuena’nın 62’de oyuna girmesi, Fenerbahçe’nin topa sahip olmasına ve hücumda elde ettiği pozisyonlara etkisini hemen gösterdi.

Valbuena’nın Fransız basınına verdiği beyanatlar, kendisinin ilk 11’e alınmamasını mesele ettiğini gösteriyor. Buna rağmen duygusal açıdan güçlü, morali yüksek olduğu açık… Hoca’sına kızma, küsme ya da tavır koyma gibi eğilimlere tevessül etmiyor. Kariyerinin sonunda olmasına rağmen gösterdiği aklı selim sahibi tavır nedeniyle ve oyuncunun disiplinini takdir etmek gerekir. Ayrıca bu akşam Galatasaray’ın yenilmesi halinde Fenerbahçe’nin kalan maçlarında Valbuena’nın daha sık kullanılması güçlü bir ihtimal olarak ortadadır…

81’de Mehmet Ekici’nin oyuna girmesiyle sarı lacivertliler farkı açmasına rağmen ofansif bir oyun anlayışında ısrar etti. Aykut Hoca’nın antrenman disiplinine ve oyuncuların kondisyonuna verdiği önem sahaya yansıdı. Fenerbahçeli oyuncular, maçın sonlarında halen diri kalmayı başardı hücum yollarında bir zafiyet göstermedi. Uzatmalarda elde ettikleri gol, bunun açık bir göstergesidir.

Fenerbahçe hem Galatasaray nezdinde ikili averajla, hem de kalan maçlarında sahip olduğu fikstür avantajıyla şampiyonluk yarışından asla kopmuş değil… Bugünkü derbinin sonucu dengeleri önemli ölçüde yerine oturtacak ve zirve yarışının sonucuna yönelik kuvvetli emareler gösterecektir.