Şirketlerde yeni trend mindfulness

Güncelleme Tarihi:

Şirketlerde yeni trend mindfulness
Oluşturulma Tarihi: Ocak 05, 2018 22:02

Mindfulness (bilinçli farkındalık) uygulamaları son yıllarda hem bireyler hem de kurumlar açısından oldukça popüler. Şimdiki anın farkına varmak, stresi azaltmak, mutluluğu arttırmak ve odaklanmak isteyenler mindfulness’a başvuruyorlar. ABD’de şirketlerin yüzde 22’si mindfulness uyguluyor. Türkiye’de ise şirketler son iki yıldır mindfulness’ın önemini keşfetti. Bu şirketlerden biri olan Aksigorta’da üst yönetim 5 hafta boyunca mindfulness eğitimi aldı. Üst yönetim toplantılarda verimsizlik fark ederse 5 dakikalık mindfulness araları veriyor.

Haberin Devamı

Şirketlerde yeni trend mindfulness
Mindfulness yani bilinçli farkındalık uygulamaları son yıllarda kurumlarda da çok popüler oldu. Mindfulness, şimdiki anı fark etmenin, yaşamdaki stresi azaltmanın yanı sıra yıkıcı olabilen ve değiştirmek istediğimiz duygusal, bilişsel ve davranışsal süreçleri zayıflatmada kullanılan bir yöntem. Navitas Danışmanlık’tan klinik psikolog Mine Aytaç mindfulness’ı “Yaşamakta olduğumuz anı yargısız ve olduğu gibi kabul ederek dikkatimizi yönetmek” diye tarif ediyor.

Aytaç’ın verdiği bilgiye göre mindfulness kavramı doğu kültüründe 2 bin 500 yıldır kullanılan bir yöntem iken psikoloji literatürüne 1970’li yıllarda Prof. Dr. John Kabat-Zinn’in çalışmalarıyla girmiş. John Kabat-Zinn 1990 yılında mindfulness’ı ‘bilinçli yaşam sanatı’ olarak tanımlamış ve “Belirli bir şekilde dikkatini vermek: Bir amaçla, şimdiki zamanın içerisinde ve yargılamadan” olarak açıklamış.

ŞİRKETLERE NE KATIYOR?
Bugün mindfulness’ın önemini gören şirketler bu eğitimleri tek günlük, atölye çalışması şeklinde veya haftalara yayarak alabiliyorlar. Bazı şirketler her kademe çalışanına bazıları da sadece üst düzey yöneticilere bu eğitimi aldırıyor. Doç. Dr. Zümra Atalay, mindfulness’ın işyerinde dikkat ve farkındalığı arttırarak zamanı etkin kullanmayı sağladığını söylüyor: “Mindfulness, stres ve tükenmişlikle baş etmenizi, daha iyi karar vermenizi, performansınızı arttırmanızı, içsel kaynaklarımızın farkına varmamızı, geliştirmemizi ve tükenmelerine neden olan sebepleri görmemizi sağlar” diyor.

Mindfulness’ı Türkiye’de yaymak üzere 2015’te Mindful Academy’i kuran Erhan Ali Yılmaz, şu ana kadar 2 bini kurumsal, 3 bini de bireysel olmak üzere 5 bin kişiye eğitim verdiklerini söylüyor. Yılmaz, mindfulness ile bir reklam ajansında üst düzey yönetici iken tanışmış. Yoğun stres altında çalışan ve boynunda kireçlenme sebebiyle ameliyat olan Yılmaz, bir gün bir dergide Google’ın çalışanlarına mindfulness eğitimi aldırdığını, sonrasında da çalışanlara yapılan sağlık taramasında nasıl stres seviyelerinin azaldığını, mutluluklarının arttığını okuyunca mindfulness’ı araştırmaya başlamış. Mindfulness egzersizleri yapmaya başladıkça da enerjisinin yükseldiğini, stresinin azaldığını, iradesinin güçlendiğini görmüş. Avrupa’da gittiği farklı kurslardan öğrendiklerinden burada farklı bir içerik oluşturup Mindful Academy’i kurmuş. Yılmaz, ABD’de şirketlerin yüzde 22’sinin mindfulness eğitimi verdiklerini söylüyor.

MINDFULNESS İLE NASIL TANIŞTI
Aksigorta, 2016’dan itibaren de üst yönetime ‘işyerinde mindfulness’ konulu bir dizi eğitimler verdi. Üst yönetim 5 hafta boyunca her pazartesi haftaya mindfulness eğitimi ile başladı. Üst yönetim şimdi de yaptığı toplantılarda verimsizlik fark edersek 5 dakikalık mindfulness araları veriyor.

Tüm şirket çalışanları da haftalık olarak belirlenen mindfulness hareketini yapıyor, deneyimlerini tüm şirketle mobil uygulama üzerinden paylaşıyorlar. Tüm hareketleri başarıyla tamamlayanlar Aksigorta mindfulness temsilcisi ilan ediliyor. Aksigorta’nın mindfulness ile tanışması Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen sayesinde oldu. Gülen, “Mindfulness ile ilk kez tanışmam aslında insan beyninin nasıl çalıştığını öğrenmemle oldu. İnsan beynini şekillendirilme özelliğine sahip nöroplastisiteyi keşfetmem ve insan beyninde yeni nörolojik bağların nasıl kurulduğunu öğrenmem ile birlikte değişmek isteyen her bireyin aslında bunu sağlayacak potansiyelin sadece kendisinde olduğunu keşfettim ve bundan sonraki yaşamımı bu prensiplerle yürütmeye başladım. Değişimin önündeki en büyük engelin de aslında bize empoze edilen inançların, eski alışkanlıkların ve davranışların otomatik pilottan yapılması olduğunu fark ettim. Değişimi sağlamak için kazanacağım en temel yetkinliğin öncelikle kendimin, duygularımın, düşüncelerin farkına varmam olduğunu öğrendim ve mindfulness’la tanışmam bu noktada oldu. Aslında mindfulness tek gerçek olanın şimdi olduğunu bilmek, tam şimdi, tam burada olmak ve şimdide olmanın tadını almaktır. Mindfulness’ın bir yaşam biçimi olduğunu düşünüyorum.”

ŞİRKETLER FARKINDALIK VE ODAKLANMA İÇİN BU EĞİTİMİ ALIYOR
Anadolu Efes Eğitim ve Gelişim Müdürü Anıl Akın: “Öncelikle iç eğitmen ekibine, ardından beyaz ve mavi yakalı ekiplerimizin bir kısmına bu eğitimi aldırdık. Eğitim kapsamında zihnimizi berrak hale getirme, dikkat toplama ile ilgili uygulamalar yaptık. Eğitimin güçlü yönlerinden biri de şuydu, eğitim sonrası, iyi uygulamaların devamı için katılımcılara e-postalar gönderildi, iyi uygulamalar alışkanlık hale getirildi.”

Citibank İK’dan Sorumlu GMY Özlem Gündoğdu Soyer: “Oluşturduğumuz çalışma gruplarında ‘farkındalık’, ‘anda kalma’, ‘doğru iletişim’, ‘verimli ve kaliteli yaşam’ konularındaki ortak ihtiyaçlara odaklandık. Daha öncesinde de radarımızda olan mindfulness’ın tüm bunları kapsadığını keşfettik ve eğitimi tüm bankaya açtık. 150’nin üzerinde çalışanımız bu atölye çalışmalarına katıldı.”

Eagle Burgmann İK ve İdari İşler Müdürü İlkim Ülker: “Eğitim ihtiyaçları değerlendirme toplantımızda, artan iş hacmimizle birlikte ‘odaklanma’ konusunda destekleyici bir yaklaşım olarak mindfulness metodunu gündeme getirdik. Tüm liderler, bu eğitimin alınması konusunda hemfikir oldular. Eğitimde bilinçli farkındalık ve zihinsel olgulara ve odaklanma egzersizlerine yer verildi.”

MINDFULNESS NASIL YAPILIR?
MIndfulness’In en önemli özelliklerinden biri, kişinin kendi kendine bu egzersizleri yapabilmesi. Mindfulness’ın en temel egzersizlerinden birinin nefesin farkına varmak olduğunu söyleyen Mine Aytaç, “Nefesimiz, günün 24 saati, nerede ve kiminle olursak olalım her an bizimle birliktedir. Bu yüzden bu mindfulness meditasyonunda ilk odağımız nefesimiz olacaktır” diyor ve bunun nasıl yapılacağını şöyle anlatıyor:

- Rahat ve sakin oturabileceğiniz bir yerde, sırtınızı mümkün mertebe dik ve omuzlarınızı serbest bırakarak oturun. Gözlerinizi ister kapayın ister yarı açık bir şekilde (odaklanmanız için yerdeki bir noktayı belirleyerek) sabit tutun.

- Burnunuzdan nefes alıp vermekle başlayın. Dikkatinizi yavaşça nefesiniz üzerinde toplayın. Dikkatinizi artırdıkça her nefeste biraz daha yavaşladığınızı fark edin.

- Nefesinizi alıp verirken zihninizin içinde düşüncelerinizin gezindiğini gözlemleyebilirsiniz. Bunu fark ettiğiniz anda nazikçe odağınızla dikkatinizi nefesinize çevirin. Bu egzersiz sırasında zihninizin hiç durmadığını birçok farklı konulara ve yerlere gittiğini fark edebilirsiniz. Bu halinizi gözlemleyin ve yargılamadan, yorumlamadan tekrardan nefesinize doğru odağınızı yönlendirin.

- Kendinizi hazır hissettiğinizde tüm dikkatinizi nefesinizde toplayın. Nefes alıp verdikçe bedeninizin etkilenen yerlerine odaklanın. Bu yerler, her nefesinizde inip kalkan göğüs kafesiniz veya karın bölgeniz olabilir. Veya burun deliklerinizde nefes alırken hissettiğiniz serinliğin, verirken sıcak havaya dönüşme hali olabilir. Bir süreliğine odağınızı bu bölgelerde dolaştırın.

- Nefes alırken ve verirken neyi ve nasıl hissettiğinizi fark etmeye çalışın. Nefesinizi alırken akciğerlerinizin ve karnınızın dolduğuna, verirken ise burnunuzdan çıkan havaya odaklanın. Bedeninizde olup biten bu döngüyü yargılamadan ve müdahale etmeden yalnızca gözlemlemeye çalışın. Daha hızlı veya yavaş nefes almanız gerekmemektedir, şu an ne ise öyledir.

- Bir süre yavaş ve düzenli bir şekilde nefes alıp verin. Bu süre içerisinde aklınıza gelen düşünceler var ise, kendinizi yargılamadan düşüncelerinizi fark edin. Odağınızı nazikçe tekrar nefesinize doğru çevirin ve bir süre devam edin.

Kendinizi hazır hissettiğinizde, gözlerinizi yavaşça açın ve etrafınızda olanları fark edin. Çevrenizde gördüğünüz 5 şeyi tanımlamaya çalışın, gri masa, yeşil yaprak gibi. Deneyiminizi tamamladıktan sonra yaşadıklarınızı düşünerek deneyim öncesine kıyasla nasıl hissettiğinize, farkındalık, genel dikkat ve odaklanma seviyenize dair bir öz değerlendirme yapın.

Doç. Dr. Zümra Atalay da bir çalışan veya yöneticinin yapabileceği günlük hayattaki mindfulness uygulamalarını şöyle sıralıyor:

- Uyandığı zaman çevresinin farkında olmak için kendisine zaman ayırır; yatağında olmanın verdiği his, odasına giren ışık, pencereden gelen sesler… Nefesine odaklanır ve gün içinde fark edeceği duyumsamalara hazırlanır.

- Sabah içtiği içeceğin, mesela kahve bardağının sıcaklığını, onun aromasını, tadını hisseder.

- Yürürken ayaklarını, her adımında bedenini hisseder, nasıl nefes alıp verdiğine odaklanır.

- Masasına ya da iş alanına yerleştiğinde, an be an değişen bedensel duyumsamalarının fark eder. Belki de bedeninde oluşmuş olan gerilimi fark eder ve nefesini oraya yönlendirerek bedenini yumuşatır.

- Yiyeceği şeye bakar, ona doğru yönelip koklar, tadını alır, dokularını hisseder ve bu süreçte dikkatinin odağında yediği yemek olur.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!