GeriSeyahat Yıldızların altında Nemrut
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Yıldızların altında Nemrut

Yıldızların altında Nemrut

Nemrut Dağı her koşulda büyüleyici bir yer olmasına karşın yıldızların altında nasıl olduğunu hiç düşündünüz mü? Hiç bir ışık ve ses yok, siz uzanmış uçsuz bucaksız Samanyolu'nu izleyip hayal kuruyorsunuz, belki bir yıldız kayıyor… Bunlar aslında çok da uzakta değil, tek yapmanız gereken Adıyaman'a bir bilet almak.

Ağustosun ikinci haftası bir fırsat buldum ve Türkiye’de en çok görmek istediğim yer olan Nemrut Dağı’na gitmek için bilet aldım. Tabii ki bunu tek başıma yapmadım, deneyimli bir fotoğrafçı grubuyla birlikte yollara koyulduk.

Yıldızların altında Nemrut

Beni en çok etkileyen yer Nemrut Dağı olduğu için önce oradan başlayacağım anlatmaya. Gün batımına yetişmek için Kâhta’dan tur için ayarlanan minibüse bindik ve sonrasında girişe ulaştık. Girişteki kafeden sonra dilerseniz minibüslerle dilerseniz de yürüyerek Nemrut Dağı’na çıkan merdivenlere ulaşabilirsiniz, bence yürüyerek kendinizi zorlamayın çünkü daha çok merdiven çıkacağız.  Sonunda, yaklaşık 20 dakika süren basamaklar bitince nefes kesici bir manzarayla baş başa kalıyorsunuz. Nemrut, Türkiye’de gün batımını mutlaka izlemeniz gereken bambaşka bir coğrafya. Kendinize güzel bir yer bulun ve o anı doya doya yaşayın.

Â

Yıldızların altında Nemrut

Yıldız fotoğraflamak için ise asıl zorlu kısım şimdi başlıyor. Burada önemli bir noktaya değinmem gerekiyor: Nemrut, korucuların gözetiminde olduğu için gün batımından sonra kalmak için kültür müdürlüğünden izin almak gerekiyor ve bu yazıldığı kadar kolay değil. Biz fotoğraf turuyla birlikte gittiğimiz için seyahat acentesi önceden bütün izinleri tamamlamıştı. Bu sayede sorunsuz bir şekilde girdik.

Â

Yıldızların altında Nemrut

Gün batımında herkes tripodlarıyla yerlerini aldı ve kadrajlarını ayarladı. Güneş sessizce batarken yıldızların yavaş yavaş ortaya çıkmasını izledik. Yıldız fotoğraflama için asıl nokta o gece ay olmaması ve tamamen karanlık olması, yani telefon ışığı bile kullanmamanız gerekiyor. Bu kısmı başarıyla atlamış olmamıza rağmen rüzgâr gittikçe sert bir hal almaya başladı. Hava durumunun aşağıdaki kadar sakin olmadığını biliyorduk, bu yüzden herkes yanına mont, bere aldı ve sıcak tutan kıyafetler giydi. Bütün bu önlemlere karşı rüzgârın bu kadar sert esmesi içinizi ürpertiyor. Üzerimde battaniye olmasına rağmen titremem bir türlü geçmedi ve normalde bütün gece orada kalıp sabah da gün doğumunu izleyecekken ancak gece ikiye kadar dayanabildik. Otele vardığımızda titremem hala geçmemişti ve gece bile montla uyudum. Yine yapar mısın derseniz cevabım kesinlikle evet! Asla unutamayacağım bir anı oldu benim için ve belki de bir daha yaşayamayacağım bir gece geçirdim.

Â

Yıldızların altında Nemrut

İlk gecemizi başarıyla atlattıktan sonra gezilecek yerler tabii ki bitmemişti. Hala Kommagene Krallığında ziyaret etmemiz gereken yerler ve çekmemiz gereken fotoğraflar vardı. Krallık ailesine ait olan anıt mezar Karakuş Tümülüsü, krallığın yazlık yönetim merkezi olan Arsameia Antik Kenti ve Antik Roma mimarisinin örneklerinden olan Cendere Köprüsü Adıyaman’da gezebileceğiniz yerler. İkinci gecemizi ise Cendere Köprüsü’nde yıldız fotoğraflamaya ayırdık. Ben bu sefer fotoğraf çekmek istemedim, yanımızda götürdüğümüz battaniyeyi rahat edebileceğim bir yere serdim ve sadece yıldızları izledim, hayal kurdum. Bazen de yapabileceğiniz en güzel şey bu oluyor, kendinizi anın akışına bırakmak ve düşüncelerin akmasına izin vermek. Böylece kalbim huzurla dolmuş bir şekilde Adıyaman’dan ayrılmış oldum. Bir daha görüşür müyüz bilmem ama çok güzeldin Adıyaman…

Â

Yıldızların altında Nemrut

False