GeriSeyahat Mozaiklerle resimli tarih yolculuğu
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Mozaiklerle resimli tarih yolculuğu

Mozaiklerle resimli tarih yolculuğu

Ezan ve çan seslerinin birbirine karıştığı, farklı inançların ve kültürlerin yüzyıllar boyunca bir arada yaşadığı topraklardayız. Dünyanın en büyük tek parça taban mozaiğini görmek için düştük yollara. Antakya, tarihi açıdan cezbedici, gastronomi açısından doyurucu, kültürel açıdan son derece zengin. Mozaikleriyse dünyanın en güzel hazinelerinden...

Tarihi kaynaklara göre MÖ 300’lü yıllarda Büyük İskender’in komutanlarından Seleucus tarafından kurulan Antakya, günümüzde Hatay’ın merkezi konumunda. Ortasından Asi Nehri’nin akıp geçtiği ilçe, derinliklerindeyse Helenistik dönemden 2’nci yüzyıl Roma dönemine, genç antik dönemden ortaçağa uzanan yerleşim katmanlarıyla tarihi birçok hazineyi barındırıyor. Antakya’da nereyi kazarsanız bir kalıntı, bir mozaik ya da bir su kemerine rastlamak mümkün. Bulunan tarihi eserler de bu nedenle çok zengin koleksiyonlara sahip Hatay Arkeoloji Müzesi’ne teslim ediliyor.

Mozaiklerle resimli tarih yolculuğu

Hatay’ın binlerce yıllık tarihini tüm dünyaya tanıtan kültür ve sanat elçisi konumundaki Hatay Arkeoloji Müzesi, Antakya ilçe merkezinde. Koleksiyonunun zenginliği açısından dünyanın en iyisi olan müze, ziyaretçilerini adeta zamanda yolculuğa çıkarıyor. Eserlerde, mitolojik kahramanlar, tanrı ve tanrıçalar, hayvanlar, mevsimler ve dini konular tasvir ediliyor. MS 2’nci yüzyıla ait olan Roma eseri ‘Kem Göz’, MS 276-337 yılları arasına tarihlenen ‘Neşeli İskelet’, Yunan tanrısı ve eşinin tasvir edildiği ‘Dionysos ve Ariadne’, MS 4’üncü yüzyıla ait ‘Okeanos ve Tethys’ Hatay Arkeoloji Müzesi’nin gözde eserlerinden sadece birkaçı...

MS 2’nci ve 5’inci yüzyıllar arasına tarihlenen dönemin ev, saray ve hamamlarının tabanlarını, duvarlarını süslemek için kullanılan Roma ve Bizans dönemlerine ait mozaikler görülmeye değer. Zengin mozaik koleksiyonunun yanı sıra lahitler, sütunlar, heykeller, amforalar ve cam eserler de müzenin ilgi çeken parçaları arasında...

Antakya’da bulunma amacım dünyanın en büyük tek parça taban mozaiğini görmek asıl olarak. The New York Times’ın dünyada görülmesi gereken 52 yerden biri olarak gösterdiği The Museum Hotel Antakya’nın temel atma çalışmaları sırasında keşfedilen bu eşsiz parça, Antakya’ya yeni bir müze açılmasını sağlamış. Üstelik 10 yıl süren kazı çalışmaları sadece bu büyük parça mozaiği değil, 2 bin 300 yıllık bir tarihi de gün yüzüne çıkarmış. 2009’da kazı çalışmalarına başlandığında gizli bir hazine gibi bulunan eserler, otelin tasarımının tamamen değişmesine vesile olmuş.

Mozaiklerle resimli tarih yolculuğu

30 bin eser çıkarıldı

Kazılarda Eros heykelciği, sikkeler, metal objeler, mimari parçalar ve pişmiş toprak eserlerin de aralarında olduğu yaklaşık 30 bin tarihi eser kayıt altına alınıp turizme kazandırılmış. Bu eşsiz parçaları yerinde sergileyebilmek ve Antakya’yı ziyaret eden herkesin görebilmesi için aynı kompleksin içinde farklı bir girişi olan Necmi Asfuroğlu Arkeoloji Müzesi açılmış.

Burayı eşsiz kılan özelliklerinden belki de en önemlisi, Roma dönemine ait çeşitli büyüklükteki taban mozaiklerinin yerinde korunarak sergilenmesi... Örneğin müzedeki en etkileyici eserlerden ‘Pegasus Mozaiği’, buradan çıkarılanlar arasında bir imzaya sahip olan tek mozaik ve bulunduğu yerde sergileniyor. 1050 metrekare büyüklüğündeki, MS 4’üncü yüzyıla ait tek parça taban mozaiğiyse şu ana kadar tespit edilen, dünyanın en büyük tek parça mozaiği olarak kayıtlara geçti. Mozaik, nehir yatağının üzerinde olduğu ve dönemin büyük depremlerinden etkilendiği için günümüze yer yer dalgalı bir formda ulaşmış ama yine de güzelliğinden hiçbir şey kaybetmemiş. Hatta dalgalı şekli görkemini daha da arttırıyor.

Gezi, alışveriş ve yemek önerileri

  • Dünyanın ilk mağara kilisesi olma özelliğine sahip St. Pierre Kilisesi’ni ziyaret edin.
  • Antakya Uzun Çarşı’da yöresel ürün alışverişi yapın.
  • 600’ün üzerinde yemek ve tatlı çeşitliliğine sahip olan Hatay mutfağını deneyimleyin.
  • Hatay Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Müzesi’ni görün.
  • 140 yıllık bir Antakya evinde faaliyet gösteren ve birbirinden özel cam eserlere ev sahipliği yapan Cam Evi’ni gezin.
  • Türkiye sınırları içinde inşa edilen ilk cami olan Habib-i Neccar’a uğrayın.
  • Aziz Pavlus Ortodoks Kilisesi’e, Antakya Türk Katolik Kilisesi’ne ve St. Simon Manastırı’na da gidin.
False