Sürprizlerle dolu Kos adası

Plajları, masmavi denizi, bembeyaz evleriyle, eşsiz mimarisi ve gece hayatıyla ünlü Yunan adalarında şu an olmayı kim istemez ki? Size üzüm bağları, zeytin ağaçları ve harika deniziyle Kos adasından bahsedeceğim. Kos adasında deniz, kum ve güneş üçlüsü dışında ilginç bilgiler de elde edeceksiniz. Örneğin Hipokrat Meydanı’ndaki koca ağacın altında Hipokrat’ın ders verdiği söyleniyor. İşte size sürprizlerle dolu Kos adası gezi rehberi…

Turgutreis'ten bakınca elini uzatsan tutacakmışsın gibi bir mesafedeki Kos'a gidiyorum. Her gün Bodrum ve Turgutreis'ten feribotlar var. Günübirlik 19 Euro (74 TL), kalmalı 30 Euro (120).

Bizim feribotunuz 9.30’da… Mevsim itibariyle az insan olacağını düşünmüştüm ama çok giden vardı. İşlemler çok kısa sürdü. 30 dakikada adadaydık. Pasaport işlemleri de kısacık sürdü. Daha önce Kos merkezde otelimizi ayarlamıştık. Otel aramakla zaman kaybetmek istemiyoruz.

İki gün kalmayı ve adanın her yerini gezmeyi planlıyoruz. Otelimize ulaşmamız motor kiralamamız hepsi yarım saati buluyor.

Otel kahvaltı dahil 32 Euro (125 TL) Daha ucuz otellerde var tabi. Motor kirası günlük 20 Euro (78 TL). Akşam 8’e kadar diyorlar ama siz aynı ücrete sabaha kadar olması için ısrar edin.

Çünkü biz Zia'da ki gün batımını kaçırmak istemiyoruz. Eğer 80 Euro’yu (310) gözden çıkarırsanız buggy denilen garip araçlarla gezebilirsiniz ancak oldukça yavaşlar.

Şehir merkezinden çıkarken biraz bocaladığımız ada yolları fena değil ve her yerde tabela var.

Kaybolmak imkansız gibi. İlk durak yolumuzun üstündeki Tigaki'deki tuz gölü. Pelikanlar çok uzakta. Fazla zaman harcamaya gerek yok. Denize döküldüğü yer güzel.

Sivrisineklerden kendinizi koruyun, çok fazla var. Oradan hemen Kefalos bölgesine adanın en uzak köşesine gidiyoruz.

Kefalos'ta sezon daha tam açılmış değil. Ag. Stefanos Kilisesi’nin olduğu adaya yüzmek gibi bir planımız var. Adaya bakan yerde antik kalıntılar beni benden alıyor.

Adaya bakan koyda çok fazla antik eser, agora olduğunu okumuştum. Adaya yüzerek çıkmak çok zor değil. Biraz akıntı vardı sadece.

Kiliseye tırmanmak iki dakika sürmüyor ama ayağınıza bir deniz ayakkabısı giymenizi tavsiye edebilirim.

Adanın manzarası muhteşem. Kilise faal halde. Tavus kuşları bile var.

Adayı gezip, fotoğraflayıp doyduktan sonra yüzerek karaya çıkıyoruz. Bu plaj kapsamlı bir plaj değil.

Agorayı gezip hızlıca bir şeyler yemeğe gidiyoruz. Adanın her tarafı beachlerle çevrili. En güzelinin Paradise Beach olduğunu duyduk.

Tepeden hepsine bakıp manzaraların tadını çıkarıyoruz. Uzun uzadıya deniz keyfi yapmak için bugün vaktimiz yok.

Kardamaina da sahil boyunca bir sürü taverna var. Nefis deniz mahsüllerine doyup, hediyelik eşyalarla dolu sokaklarında gezdikten sonra doğru Therma plajına.

İnternetten görüp merak ettiğim, sıcak deniz suyunda yüzmek için heyecanlıyım. Kardamaina aslında Therma plajına çok yakın ama yol yok.

Kos merkezden gidiliyor. Çok etkileyici bir yer. Dev kayaların dibinden kaynayan sıcak bir denizde yüzüyorsunuz.

Su oldukça sıcak. Girmekte zorlanıyorum. Kükürt kokusu hakim. Oldukça turist var. Kapsamlı bir plaj değil. Şuan için yeme içme duş hayali kurmayın ancak sezon için çalışmalar var.

Sıcak sudan denizin buz gibi sularına atlamak çok güzel. Denizde de yer yer sıcak suya denk geliyorsunuz.

Suyun sıcaklığından dolayı sabah ya da akşam saatlerini tercih etmelisiniz. Tüm gün motorun üstünde çok yorulan bana sıcak su şifa oluyor ve tüm yorgunluğum geçiyor.

Fazla oyalanmadan çokça "Mutlaka gidin günbatımını görün" dedikleri Zia köyüne doğru yola koyuluyoruz.

Geldiğimiz tüm yolları gerisin geri dönüp Zia köyüne ulaşıp günbatımını yakalıyoruz. Muhteşem bir manzara ve çok şirin bir köy. Gece ışıkları da yanınca mucize gibi bir masal diyarına dönüşüverdi.

Hediyelik eşyaları, tavernalarıyla daha uzun zaman ayrılması gereken bir yer. Zia'nin yolları oldukça virajlı. Gece karanlığını düşünüp Kos'a dönüyoruz.

Yunan adası deyince deniz mahsulleri ve gece eğlenceleri kaçınılmaz. Nic the fisherman tavernada nefis lezzetlerin tadına doyuyoruz. Sokak sağlı sollu tavernalarla dolu. Genelde Türklerin gittiği Caravelle taverna ama biz ada halkının gittiği yeri tercih ediyoruz.

Günün yorgunluğu ve ertesi gün Kos'un merkezini gezme planımızdan eğlence kısmını es geçiyoruz. Yunan otellerinden çok fazla bir şey beklememem gerektiğini çok önce öğrenmiştim ama nefis kahvaltı güne güzel başlamamızı sağlıyor.

Şehir merkezindeki antik roma kalıntıları, Hipokrat'ın ağacı, pek çok Osmanlı eseri, camisi, çeşmesi, kiliseler, kalesi, hediyelik eşyaları derken şehirde bir orda bir burada atlayıp zıplıyoruz.

Burası Hipokrat'ın memleketi. O ağacın altında ders verdiği söylentileri ağacın yaşını öğrenince yalan oluyor ama ben ders verdiğine inanmaya daha meyilliyim.

Tüm bunları gezebileceğiniz minik trenlerden var. 7 Euro (28 TL) ama bence gerekli değil. Her yer birbirine yakın zaten.

Kalan zamanımızı dinlenmek ve Ege’nin serin sularında geçirmek için Tarzan Beach'e atıyoruz kendimizi. Sahibi de mekânda çok ilginç. Mojitosu enfes. Adanın dört tarafı beach zaten. Deniz her yerde güzel olunca ruhunuza hitap eden bir beach seçmek kalıyor geriye.

Bir şeyler atıştırmak için Old River Beach Tavernaya gidiyoruz. Yemekler nefis. Her iki beach’de de Türkçe konuşuluyor. Dil bilmeyenler için büyük kolaylık. Feribotumuz 6’da. Siz yarım saat önce gidin ne olur ne olmaz.

Bizde her zamanki gibi son dakika varıp gelirken olduğu gibi feribota son binen kişiler oluyoruz. Birgün kaçacak o feribot biliyorum ama heyecan seviyorum sanırım. Muhteşem anılarla adadan tekrar gelmek üzere ayrılıyorum.

Benim avantajım adayı bilen bir arkadaşımla gezmek ve motorla yolculuk. Yoksa bu kadar şeyi iki günde yapamazdım. Ada en az iki gece üç gün kalınırsa rahat rahat gezilebilir ve denizin keyfi çıkarılabilir

Adadan aklımda kalanlar:
Ag.Stefanos kilisesi, adası ve agorası, sıcak deniz suyuyla Therma hotspring muhteşem gün batımı ve şirin kasabası Zia, Tarzan beach, Kos merkezinin tarihi. Kos’taki tarihi kalıntıların bakımsızlığı.

Aklımda kalan lezzetler:
Tarzan beachteki mojito, Nich the fiserman tavernadaki deniz mahsulleri, Old Riverdaki saganaki