Bodrum’un lezzet durakları

Bodrum denilince akla ilk gelenler muhteşem bir deniz, içinizi ısıtan Ege güneşi ve eğlenceli gece hayatı. Ancak Ege’nin göz bebeği Bodrum’un keşfedilmeyi bekleyen birçok lezzet durağı da var. Yemeğe gönül vermiş biri olarak sizi Bodrum’un popüler yerlerinin dışına çıkarak bir yerlisi gibi gezdirecek ve tadı damağınızda kalacak yemekler tattıracağım.

Güne muhteşem bir başlangıç yapmanın sırrının enfes bir kahvaltıda saklı olduğunu düşünenlerdenseniz adresiniz Yalıkavak’da köy içinde yer alan ‘Asmalı Çardak’ olmalı. Kağıt gibi açılmış çıtır çıtır otlu gözlemesi, enfes kabaklı böreği, bahçelerinden topladıkları meyvelerle yaptıkları mis kokulu reçelleri ve daha niceleri… “Yaz sıcağında böyle kahvaltı mı yapılır?” diye düşünüyorsanız kocaman bir bahçe içinde yer alan ‘Asmalı Çardak’ fikrinizi değiştirmek üzere sizleri bekliyor. Eğer yolunuz Asmalı Çardak’a düşerse, dönüş yolunuzda da mutlaka ‘Dibekli Han Kültür ve Sanat Köyü’ne de uğrayın derim. Hem keyif kahvenizi için hem de sergilere bir göz atın. Şayet güne hızlı bir kahvaltıyla başlayıp kendinizi hemen denize atmak isterseniz de Bitez’de yer alan ‘Aktur Fırını’ndan üzeri nar gibi kızarmış bir tahinli çörek alın ve ağzınızda dağılan lezzetiyle kendinizden geçin.

 Bitez’in güzel koylarında yüzdükten sonra ben öğlen de yerim diyorsanız, malum Ege demek çeşit çeşit otlarla yapılmış yöresel lezzetler, tazecik sebzelerle hazırlanmış zeytinyağlılar demek. Bu durumda rotanızı ya Yokuşbaşı’nda yer alan ‘Çeyrek Efe’ye ya da Konacık’daki ‘Kısmet’ çevirin derim. Tercihinizi ‘Kısmet’ten yana kullanırsanız kısacık bir yürüyüşün ardından ‘Bodrum’un en keyifli kafelerinden biri olan ‘Zai’de zeytin ağaçlarının gölgesinde bir keyif kahvesi ya da kokteyl içebilirsiniz. Zai aynı zamanda yeni nesil kütüphane, dilediğiniz kitabı seçip orada okuyabileceğiniz gibi satın alma şansınız da var. Asırlık zeytin ağaçlarından oluşan bu vahada sıklıkla yazarlarla söyleşiler yapıldığını, bazı akşamlarda da müzik etkinliklerinin olduğunu bilmenizi isterim. ‘Oku, izle, dinle’ felsefesi ile yola çıkan Zai sizi mutlu etmek için bekliyor.

Parmak ısırtan lezzetler

Geldik yazın en güzel saatine, gün batımını kaçırmadan yenecek akşam yemeklerine. Deniz kenarında gün batımına karşı salaş bir yemek yemek isterseniz adresiniz Bodrum’un bohem yüzü Gümüşlük’teki ‘Soğan Sarımsak’ olmalı. Yemeklerin hepsi sahibi Sevinç Hanım’ın ellerinden çıkıyor. Patatesli bir meze olan skordalya, fırında adaçaylı-sarımsaklı çipura ve muhteşem Armut pekmezli tartını yemeden, Sevinç Hanımla tatlı bir yemek sohbeti yapmadan dönmeyin. Bu keyifli yemeğin ardından akşamınızı sahilde yer alan mekanlardan birinde canlı müzik dinleyerek sonlandırabilirsiniz.

Salaş bir akşam yemeği için bir diğer alternatifiniz Güvercinlik’de denize sıfır bir konumda olan ‘Doy Doy’ olabilir. Lezzetli mezeler ve tazecik balıklarla kendinize bir ziyafet çekebilirsiniz. Bir de gün batımı saatlerine denk gelirseniz sizden daha keyiflisi olamaz, benden söylemesi. Bir Bodrum klasiğidir, Bodrum merkezde gezmek, dondurmanızla marinada yürüyüş yapmak… Siz de bu ritüeli yerine getirirseniz ‘Denizciler Kahvesi’nde bol köpüklü bir akşamüzeri kahvesi ya da Bodrum’un en güzel çaylarından birini içmeyi ihmal etmeyiniz. O gününüzü Bodrum’da devam ettirmenizi ve akşam yemeği için yine Bodrum merkezde, keyifli bir ara sokakta yer alan ‘Arka Pizza’ya doğru yol almanızı tavsiye ederim. İster şahane makarnalarının tadına bakın, isterseniz de pizza keyfi yapın, tercih sizin. Ya da ortaya birşeyler söyleyerek daha fazla yemek tadın ve buranın bağımlısı olsun. ‘Bodrum’ salata, acılı domates soslu ahtapot ‘Polpo in Umido’, limon ve portakal kabuğu ile aromalandırılmış kremalı ıspanak soslu makarna, dört peynirli pizza ve bol sebzeli ‘Verdure’ pizza… Bu lezzetlerin hepinizi baştan çıkartacağına eminim. Yalnız akşam saatlerinde oldukça yoğun olduğundan rezervasyon yaptırmanızı öneririm. Yazın keyfi ay ışığı ve yıldızlar eşliğinde açık havada dinlenilen canlı müzikle çıkar diyenlerdenseniz de Bodrum merkezde birçok alternatifiniz var.

Yazın bile ille de kebap derseniz de ağızda dağılan etleri, işte bu diyeceğiniz mezeleri ve karşı konulmaz künefesi ile Kumbahçe’deki yeni limanın içinde yer alan Kebap Guru başarılı hizmeti ile sizi kucaklamayı bekliyor. Bodrum’un olmazsa olmaz klasiklerinden bir tanesi de tabi ki yerel pazarlar. Eğer tercihinizi perşembe günü kurulan Bitez Pazar’ında yana kullanırsanız Emine Hanım’ın tezgahına mutlaka uğramalı, rafine şeker kullanmadan, sadece pekmezle tatlandırdığı cevizli sucuk ve bal ile tatlandırdığı narlı sucuğunu mutlaka tatmalı hatta evinize götürmek üzere fazladan almalısınız. Ozan Bey’in tezgâhına uğrayarak da Urla’nın baldan tatlı bardacık incirlerinden almayı unutmamalısınız.

Denizin ve güneşin tadını doyasıya çıkarmak, tadı damağınızda kalacak yemekler yemek, mehtaba karşı müzik dinleyip dans etmek, güzel anılar biriktirmek istiyorsanız yaz bitmeden planlarınıza Bodrum’u mutlaka ekleyin derim. Sonuçta ne demiş Halikarnas Balıkçısı, “İtalya’yı gör de öl derler. Yok a canım, Bodrum’la kıyılarını gör de yaşa…”

www.ucanmutfak.com