Asker gitsin mi?
Lübnan sorunu tüm tarafların kafasını karıştırdı. Çankaya’nın sakini Sezer’in kafası her zamanki gibi çok karışık. Asker gitmesin diyor. Anamuhalefet lideri Baykal’ın kafası ise devamlı karışık. Hem de karmakarışık: Yanlış olur diyor. DYP lideri Mehmet Ağar’ın ne dediğini anlamak için Tarot Falı açtırmak lazım… (Sezai BAYAR / Ankara)
MHP Genel Başkanı Devlet Bey “develetlu” tavrını ortaya koyarak PKK ile Lübnan’ı aynı tencerede kaynatmaya çalışıyor.
ANAP lideri Erkan Mumcu çok net görüş ortaya koymaktan kaçınıyor mu ne? Sözleri fazla anlaşılır gibi değil.
Türk Medyası ise ikiye bölünmüş durumda.
Bir tek iktidar partisi AKP yönetimi Lübnan’a gitmeye niyetli.
Tabii herşeyden önce kararı TBMM verecek.
1 Mart Teskeresi gibi mi olacak, yoksa bu kez elma ile armutlar alt alta toplanmayacak mı göreceğiz.
Peki ben ne diyorum?
Hiç bir kararı engelleyecek gücüm olmadığına göre ortaya koyacağım görüşler de kimseyi bağlamayacak ve etkilemeyecek.
Ama yine de güne tarih düşmek için söyleyeym.
Bence Lübna’a gidilsin.
Dünya çok çabuk değişiyor.
Dış politika da öyle.
Hatta ülke sınırları da belli olmuyor.
Avrupa’da sınırlar kalkıyor.
Orta Doğu’da yeniden çizilmeye çalışılıyor.
Yarının ne getireceği belli değil.
ABD-İngiliz Ortak yapımı Irak Savaşı’nın öyle kolay bitmesini beklemek hayalcilik.
Uzak Doğu’da yani Vietnam’da batağa saplanan ABD’nin, bakmayın Afganistan örneğine Irak’da da Mezapotamya batağına saplandığı bir gerçek.
Yarın ne olacağı kestirmek bu açıdan güç.
Bakarsınız ABD Birleşmiş Milletler’e götürmek zorunda kalır Irak sorununu...
İsrail-Lübnan-Suriye ve İran bölgede oldukca çokuluslu güçlere ilerde fazlasıyla ihtiyaç duyulabilir.
Mesela Irak konusunda Türkiye’nin önüne umulmayan bir fırsat çıkabilir. Daha etkin bir rol üstlenebilir. Bir Mart tezkeresini ters yüz edebilecek fırsatlar çıkarsa, bugün Lübnan için vereceğimiz “hayır” kararı yarın Türkiye’yi bu bölgede iyot gibi açıkta bırakabilir.
Tek kutuplu dünya, gelecekte yine çok kutuplu hale dönerse Türkiye bugün ele geçirdiği kartları istediği kadar saklasın belki yarın hiç para etmeyebilir.
Evet çoklu siyaset, yani çok taraflı siyaset geleceğin çözüm stratejilerinde en önemli etken olabilir.
Buna Türkiye şimdiden hazırlanmalıdır.
Hazırlanmayı bırakın, eline geçen ilk fırsatı kullanmalıdır.
Bence bugün çok taraflı siyasetin ve çoklu gücün Lübnan’da kendisini hissettireceğini anlayarak, bu gerçeği görerek bölgeye asker gönderilmesinde çok yönlü yararlar olabilir.
Lübnan’daki Barış Gücü’ne yıllardır en çok asker veren ve en çok asker kaybını da yaşayan Fransa yine Lübnan’a asker göndermek için çırpınıyorsa, sanırım ordaki politikacılar bizdekilerden daha aptal değildirler.
Geleceği okumak dış politikacıların işi ama son kararıTBMM’dekiler verecek tabii ki.
Bakalım aklı selim ne yönde tecelli edecek?
Hep birlikte göreceğiz.
Sezai Bayar