GeriSeyahat Şarm’da karadan esirgenen tüm renkler sualtına saklanmış
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Şarm’da karadan esirgenen tüm renkler sualtına saklanmış

Şarm’da karadan esirgenen tüm renkler sualtına saklanmış

AvivaSa Emeklilik İş Geliştirme Bölümü’nde çalışan Dilek Cuci (32), engel tanımayan engellilerden. 1.5 yaşında geçirdiği çocuk felci hareket yeteneğini yüzde 60 azaltsa da kürek, bisiklet, hatta halterle ilgileniyor, 13 yıldır uzman desteğiyle dalış yapıyor. İlk IDDA sertifikalı Türk dalgıç. 23 yıllık hayalini mayıs başında gerçekleştirdi, Engelsiz Mavi Derneği’nin desteğiyle Kızıldeniz’de daldı. Cuci, “Suyunaltındaki renk cümbüşüne hayran kaldım, pembeyi hiç sevmem, onu bile sevmeye başladım” diyor.

Sizi suyun altına çeken nedir, neden böylesine zorlu bir sporu tercih ettiniz?

-Çocukluğumda anneme nasıl doğduğumu sorduğumda, denizden geldiğimi söylemişti. Buna inandım, denize yürekten bağlandım. Dokuz yaşımda, TV’deki sualtı belgesellerini seyredip hayal kurardım. Program bittiğinde gözlerimi kapar, düşsel dalışlar yapardım. 1,5 yaşında çocuk felci geçirdikten sonra 14 yaşına kadar ayakta durma, yürüme mücadelesi verdim. 14 yaşında yürümeye, 16 yaşında da okula başladım. Dalgıçlık benim için çok uzak bir hayaldi. Hayallerimi hep ciddiye aldım. Tutkuyla, ısrarla çalışıp gerçekleştirdim.

Şarm’da karadan esirgenen tüm renkler sualtına saklanmış

ENGEL ENGEL ÜSTÜNE

Nasıl eğitim aldınız?

- Ciddi bir mücadele vermem gerekti. Pek çok kişi vazgeçirmek istedi. Selçuk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde birinci sınıf öğrencisiyken halter çalışıyordum. Engellilere yönelik bir organizasyonda Düşler Akademisi’nin kurucusu Ercan Tutal’ın arkadaşıyla tanışmıştım. Onun kanalıyla Tutal’a ulaştım. Bodrum Güvercinlik’teki Alternatif Kamp’ta engellilere verdiği 7 günlük kurslara katıldım. 1999’dan beri engellilere dalış dersi veriyordu bu merkez. İlk dalışımda suyun altında kendimi o kadar denize ait hissettim ki, Ercan Hoca’nın yardımını istemeyip, denizatı gibi dizlerimi gövdeme çekip, suyu iterek hareket etmiştim. Tek sorun, mutluluktan gülümseyip çok su yutmamdı. Buna karşılık kendimi çok güçlenmiş, refleksleri gelişmiş hissettim. İki yıl kursları takip ettim.

Bu arada ayağımdaki duyu kaybı, basıncın etkisiyle, 10 yıl sonra ortadan kalktı. Fakat Ercan Tutal, Kaliforniya kökenli Engelli Dalış Birliği’nin (HSA) resmi eğitim programını Türkiye’de başlatma konusunda sorun yaşadı, dört yıl beklemek zorunda kaldım. Beni yönlendirdiği bir ünlü dalış eğitimcisi “Körün ehliyet almak istemesi kadar mantıksız” buldu talebimi. Oysa dünyada 34 yıldır ileri düzeyde engellilere bile eğitim veriliyor. Bu yoruma rağmen ısrar ettim, eğitimlerde beni zorlayarak vazgeçirmeye çalışsa da kurslara katıldım. Askerlik gibiydi, neredeyse suyun altında şnav çektireceklerdi. Nihayet üniversiteden mezun oldum, işe girdim. O tarihten sonra tüm gelirimi bu işe yatırıp kendimi geliştirmeye çalıştım.

Geçen yılın sonunda dört dalış kulübünün yöneticisi bir araya gelip Engelsiz Mavi Derneği’ni oluşturdu, Almanya kökenli Uluslararası Engelli Dalgıçlar Birliği’nin (IDDA) eğitim programlarını Türkiye’de uygulamaya başladı. Aralık ayında eğitimlere başladık. Şarm’daki dalış sırasında sürpriz yapıp IDDA 2’nci Seviye Dalgıç Sertifikası verdiler. Şimdi hedefim serbest dalış için belge alabilmek.

ŞARM’DA HER ŞEY ABARTILI

Şarm’da karadan esirgenen tüm renkler sualtına saklanmış

Türkiye’de nerelerde dalış yaptınız?

- Bodrum Güvercinlik, Çanakkale Saroz, İzmir Kuşadası, Balıkesir Ayvalık, Antalya’da 100’e yakın dalış yaptım.

Özel ekipman kullanıyor musunuz?

- İki yardımcının desteğiyle dalıyorum ve palet işlevi gören özel bir eldiven kullanıyorum. Bir süre sonra palet de kullanabileceğimi umuyorum.

Derinlik, süre açısından sınır var mı?

- Engellilerin organizmaları uzun süre suyun altında kalmaya izin vermiyor. 25 dakikada üşüme rahatsız edici boyutlara geliyor, 40 dakikaya kadar suyun altında kalınca hipotermi riski var. Ben 18 metreye kadar dalabiliyorum.

Şarm El Şeyh’te ne kadar kaldınız, çevreyi görme imkanınız oldu mu?

- Mısır’a Engelsiz Mavi Derneği’nin 11 kişilik dalgıç grubuyla gittim, dalış konusunda uzmanlaşan Camel Dive Club@Hotel’de konakladık. Şarm’da akşamları şehre çıktığımızda hep aynı duyguyu yaşadım: Mısır abartılar ülkesi. Akşam yürüyüşüne çıkan kadınların pullu giysileri, mimarideki süsler, yemeklerdeki baharat miktarı, müzikleri, tavırları, yüksek sesle konuşmaları bana biraz fazla gelmişti. Kızıldeniz’e girip, sualtındaki renkliliği görünce, Mısırlıların bu muhteşem renkliliği günlük hayatlarına taşıma çabası içinde olduklarını fark ettim.

SEHPA GİBİ MERCAN KUMAŞ GİBİ BALIK

Şarm’da karadan esirgenen tüm renkler sualtına saklanmış

Nerelerde dalış yaptınız, en çok nelerden etkilendiniz?

- Tekneyle 20-45 dakika mesafedeki bölgelerde beş dalış yaptık. Temple’daki ilk dalışımda kristal berraklığındaki suyun derinlerinden gelen ışık huzmelerine hayran kaldım. 23 yıllık kasvetli bekleyişimin aydınlandığı andı bu. Mercan çeşitliliği o kadar fazlaydı ki, hangisine odaklanacağıma karar veremeden dalış süresi bitti. House Resifi’nde efsanevi aslan balığıyla tanıştım. Vücudundaki desenleri hayranlıkla izleyip, daha fazla yaklaşmak için çabalayıp durdum. Çöl ve tepelerle çevreli Ras Katty’de denizin üstündeki renk paleti müthişti. Kıyıda kar beyazı, ardından turkuvazın tonları, açıklarda maviden laciverte geçiş... Doğa karadan esirgediği tüm renkleri denizde toplamıştı.

Vatozları görme ümidiyle denize girdim, karşılaştığım anemon balığı sürüsünün görüntüsü, mercanların dantelimsi desenlerindeki güzellik tarifsizdi. Tüm deniz tutkunları gibi ben de maviyi severim. En sevmediğim renklerin başında pembe gelir. Bu dalışta karşılaştığım pembe deniz canlıları öylesine güzeldi ki, birden bire bu renkle dost oldum. Hatta kendime pembe bir hırka aldım o günün anısına. Son dalışımızı Ras Bob’ta yaptık. Mercanları mantar biçimindeydi. Sanki su altına inen konukları ağırlamak için zarif sehpalar hazırlamıştı doğa. Balıklar dalgıçlardan kaçmıyor, yaklaşmıyor, hep belirli bir mesafeyi koruyordu. Her dalıştan sonra gözümü kapatıp bir süre bu renk cümbüşünü yaşamak, tüm ayrıntılarıyla hafızama kaydetmek istedim.

Şarm El Şeyh size yeni seyahatler için ilham verdi mi?

- Güney Afrika’da büyük beyaz köpekbalığı dalışı yapmak, Maldivler’de mantalarla yüzmek isterdim. Aslında elime imkan geçse, bunu kendim kullanmak yerine başka bir engelliye sunmayı tercih ederdim. Diğer engellilerin de sualtındaki renkli dünyayla tanışması, bu mutluluğu yaşaması, beni daha çok mutlu edebilirdi...

RAS MUHAMMED'DE GÖZLERİME İNANAMADIM

Şarm’da karadan esirgenen tüm renkler sualtına saklanmış

Mutluluğumun doruğa çıktığı bölge Ras Muhammed oldu. Balıklar o kadar renkli, su o kadar berraktı ki görüntünün gerçekliğine inanamadım. Deniz gözlüğümün camı yok olmuştu sanki. Denizin dibi, rengarenk balık sürüleriyle ipekli kumaşların serildiği tezgahı andırıyordu. Zıt renkler, puantiyeler, geometrik ve iç içe geçmiş desenler. Uzun sakallı keçi balığını mercan kuytusundan çıkarmayı bir türlü başaramadım. Melek balıklarının sarısındaki parlaklığa, aslan balıklarının asaletine hayran kaldım. Hiçbiri yem için insanlara sırnaşmıyordu.

Şarm’da karadan esirgenen tüm renkler sualtına saklanmış

En sevdiği 5 yer
Gölköy (Ordu), Karaman, Bodrum, Kayacık (Burdur), Hatay

Seyahatte ne okur
Biyografi, rehber kitaplar

Ne yer, içer
Yerel lezzetler

Kiminle gider
Arkadaşlarıyla

Çantasının vazgeçilmezleri
Fotoğraf makinesi, su, çikolata, makyaj malzemeleri, yedek tişört

Nerede kalır
Temiz otellerde

Gittiği yerden ne alır
Yerel coğrafyayı çağrıştıracak objeler: kum, deniz kabuğu, taş, hatta deniz suyu

False