GeriSeyahat Mr.Gurme: Kafe Marmara
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Mr.Gurme: Kafe Marmara

Mr.Gurme: Kafe Marmara



Marmara Oteli’nin artık klasikleşmiş kafesi, müdavimleriyle meşhur olan bir yer.

Son derece tutarlı bir müşteri yapısı var bu mekanın.

Hatta günün hangi saatinde, kimi hangi masada yemek yerken, kahve içerken göreceğinizi bile rahatlıkla tahmin etmek mümkün.

Yıllar önce beni çok etkileyen bir olay yaşanmıştı.

Buraya bomba atıldıktan bir iki gün sonra müşteri yine aynen Kafe'ye gelmeye başladı.

Kimse yaratılmak istenen terör ortamına boyun eğmedi, mekana sahip çıkıldı, kimse korkmadı.

Bu bence Türkiye'de ender görülen sivil bir isyan, bir haklara sahip çıkma mücadelesiydi.

Anlıyacağınız toplumda herkes kafenin müşterisi gibi kendi yaşam alanına sahip çıkacak, o alandaki haklarını koruyacak bilince sahip olsaydı tahmin ediyorum ki, bırakınız tahmin etmeyi kesin olarak biliyorum ki, bugün Türkiye çok daha farklı bir ülke olurdu.

Neyse asıl konumuzdan uzaklaşmayalım.

Kafe Marmara bana hep Viyana'daki büyük kafeleri hatırlatıyor.

İç düzenleme oradaki kafeler kadar sıcak bir ortamın oluşmasına yol açmış.

Viyana'daki kafelerde okuyan insan sayısı fazladır, bizde ise sohbet eden veya bekleyen insan sayısı gayet tabii ki çoğunlukta.

Brasserie'de günün her saatine uygun yemek, içki var.

Sabah kahvaltısından başlayıp, oradan hiç çıkmadan gün boyu yemek içmek ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz.

Salataları muhteşem. Porsiyonlar iki boyda ve büyük porsiyonu istediğiniz takdirde sadece salata ile rahatlıkla doyuyorsunuz.

Zeytinyağını kontrollü koydurduktan sonra bu salata ile diyet yapanların masadan çok mutlu kalkmaları gerekiyor.

Ben kafenin şinitzel'ine bayıldım. Herkese de tavsiye ediyorum ancak şinitzel ile birlikte sunulan patatesin hazırlanışına pek itina gösterilmemiş gibi geldi bana.

Dışı kıtır içi pamuk gibi yumuşak patates tavasını yiyebilmek için illa da bir McDonald'sa mı gitmek gerekiyor bu dünyada bilemiyorum ki?

Biz öğle yemeğine gittiğimizde mönüde Meksika spesiyalitesi de vardı. İçine peynir doldurulup kızartılmış jalepeno biberleri ile Meksika birası çok iyi gittiydi öğle vakti.

Uzun süre oturulacak ve sohbet edilecek mekan burası. Fiyatları da makul.

Arkadaşlarla ideal buluşma yeri. Kimse kimseyi rahatsız etmiyor, karışmıyor, fazla ilgilenmiyor.

Dediğim gibi müdavimleriyle birlikte özel bir kültürü oluşmuş kafenin.

Çok klasik, çok bilinen bir yeri tavsiye etmiş olmak biraz tuhaf geliyor bana ama bu dünyada veri kabul edip de bu yüzden kıymetini bilmediğimiz çok şey olduğu da hatırlanırsa o zaman hemen kafeye koşun ve huzurlu bir yemek yiyin.

The Marmara Otel-Taksim.

False