Ruh sağlımız bozuldu..!

Sağlık hizmetine başvuran her 4 kişiden biri, teşhis ve tedavi edilmemiş ruhsal bozukluğa sahip. Sağlık Bakanlığı'nın, ''10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü'' dolayısıyla hazırladığı çalışmaya göre, sağlık hizmetine başvuran her 4 kişiden birinin teşhis ve tedavi edilmemiş ruhsal bozukluğu olduğu tespit edilirken, bu hastaların yüzde 70'i fiziksel şikayetlerle başvuruyor ve ruhsal bozukluklar fark edilemiyor. Sağlık Bakanlığı, halk sağlığının geliştirilmesinde hastalıkların önlenmesi ve kişinin iyilik durumunun korunarak yükseltilmesinin öncelikli olduğunu vurgulayarak, ruh sağlığı hizmetlerinin temel sağlık hizmetleri kapsamında ele alınması gerektiğini belirtiyor. Yapılan çalışmalara göre, ruhsal bozukluklar erken ölüm ve özürlülük nedenleri arasında ikinci sırayı alıyor ve hastalık yükünün yüzde 15.4'ünü oluşturuyor. Risk altındaki grupların sayısının büyüdüğü ve bunun sonucunda gelecekte genç yetişkin nüfustaki şizofreninin artacağı, 60 yaş üzerindeki demansların (bunama) daha fazla görüleceği üzerinde duruluyor. Ağır ruhsal bozuklukların hastayı, aileyi, sağlık sistemini ve genel anlamda toplumu, ekonomik ve psikososyal açıdan önemli ölçüde etkilediği kabul ediliyor. Bakanlığın çalışmasında yer alan Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, Türkiye'de her yıl 6 binden fazla yeni şizofren hastası ortaya çıkıyor ve 15-54 yaş grubu içinde en az 300 bin dolayında şizofrenik hastanın bulunduğu kabul ediliyor. Bakanlık verilerine göre de Türkiye'de, ruhsal rahatsızlık sıklığı oranı yüzde 17.2 ve bu hastalıklar içinde en çok depresyona rastlanıyor. Şu önerileri unutmayın!Sağlık Bakanlığı'nın çalışmasında, bu veriler nedeniyle ruh sağlığı hizmetlerinin temel sağlık hizmetlerinin en önemli parçalarından birini oluşturduğu belirtiliyor ve özellikle ruhsal bozuklukların önlenmesinde ve tanı ve tedavide birinci basamak sağlık hizmeti veren kurumların çalışanlarına büyük görevler düştüğü kaydediliyor. Bakanlık, bu nedenle sağlık çalışanlarından şu mesajları halka iletmesini istiyor: • Kendinize güveninizi geliştirmeye çalışın. • Olumlu tutum geliştirmeye çalışın. • Amaçlarınızı gerçekçi belirleyin. • Korkularınızın üstesinden gelmeye çalışın. • Problemi saptayın ve küçük parçalara ayırarak çözmeye çalışın. • Kendinizi eleştiride suçlayıcı ve acımasız olmayın. • Her zaman kuvvetli görünmeye çalışmayın. • Oyun ve eğlencenin yaşamın bir parçası olduğunu unutmayın. • Koşulsuz sevmeyi öğrenin. • Başkaları olmaya çalışmadan, taklit etmeden orijinal kendiniz olun. • Önyargılarınızla hareket etmeyin