GeriSeyahat Kimseye bağımlı olmamak öyle güzel bir his ki parayla satın alınamaz
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Kimseye bağımlı olmamak öyle güzel bir his ki parayla satın alınamaz

Kimseye bağımlı olmamak öyle güzel bir his ki parayla satın alınamaz

Caz piyanisti ve besteci Kerem Görsev, hem keyif hem de iş için bol bol seyahat edenlerden. Görsev’in 1995’ten beri her tatilinde mutlaka gittiği yer, Fethiye’deki Hillside Beach Club. Ancak bu sene ona ciddi bir rakip çıkmışa benziyor.

Bir arkadaşıyla ortak yaptırdığı teknesi Tilki ile Ege denizlerinde turluyor, balıkların peşinde koy koy dolaşıyorlar. Ama sanmayın ki tekneye bindi mi haftalarca ortadan kaybolanlardan! 10 metrelik teknesine bir piyano sığdıramadığı sürece, karadan çok fazla uzak kalamayacak gibi gözüküyor. Zaten Hillside’ı neden seviyorsunuz deyince de ‘Çünkü orada istediğim zaman çalabildiğim bir Steinway var’ diyor. Kerem Görsev bu sene yaptığı Ege tatilini anlattı.

Siz tatillerinizde ille de deniz diyenlerdensiniz değil mi?

- Evet. Derin, berrak, dibi görünen sularda yüzmekten müthiş keyif alıyorum. O yüzden tatillerimde böyle denizlere girebileceğim yerlerde olmayı seviyorum.

Bir de istediğiniz zaman istediğiniz yerde olmayı seviyorsunuz anladığım kadarıyla.

- 1995’ten beri bir tek yerde, Fethiye Hillside Beach’te geçiriyordum tatillerimi ama kimsenin gitmediği yerlere çapa atıp yüzmeyi de seviyorum. Kimseye bağımlı olmamak öyle güzel bir his ki parayla satın alınacak bir şey değil. Bu sene başından beri bir teknem olduğu için de artık böyle bir imkanım var.

Hillside Beach neden bu kadar özel sizin için?

- Gördüğüm en iyi tatil köyü. Tesis çok güzel, servis harika. Küçük bir kızım var, aileyle gitmek için çok güzel bir yer. Bir de yarım kuyruk Steinway konser piyanoları var.

TATİL KÖYÜNDE YAPILAN BESTELER

İstediğiniz zaman çalabiliyor musunuz o piyanoyu?

- Evet. Hatta orada yaptığım birçok beste albümlerimde yer almıştır. Senede bir kere akordunu yaptırıyorum. Tatillerimde ne zaman kafama eserse çalıyorum. Denize giriyorum, yemeğimi yiyorum, sonra biraz çalıyorum. Orası bana bu özgürlüğü veriyor. Tatildeyken o kadar çok ilham geliyor ki.

Teknenizin hikayesi nedir?

- Benim bir bebeklik arkadaşım var, Cevat Baykal. Onunla birlikte bir delilik yaptık ve aralık ayında orman bakanlığının sattığı kerestelerden aldık. Tekneyi sene başında yaptırmaya başladık, haziran ayında denize inmişti. Bütün oluşum boyunca Cevat hep işin başındaydı.

Nasıl bir tekne bu?

- 9.85 uzunluğunda, 3.30 eninde, Karadeniz yapısı bir tekne. İsmi Tilki. Tilki çok akıllı ve çevik bir hayvandır, o yüzden koydum ismini. Biraz harcıalem bir tekne gibi duruyor ama ihtiyacımız olan her şey var. Son derece rahat. Tabii bir de çok iyi bir müzik sistemi var. Ama bu tekneyi yapmamızın esas sebebi balık tutmak.

Hangi denizleri gezdiniz Tilki’yle?

- Cevat tekneyi İstanbul’dan güneye getirdi. Ben Çeşme’deki konserimden sonra bindim tekneye. Bir de misafirimiz vardı, dünyanın önemli klasik piyanistlerinden Burçin Büke. Cevat bayağı iyi bir denizci. Kaptan ehliyeti var. Ben de fena değilim, lojistik destek ve akıl veriyorum. Ama Burçin denize dair hiçbir şeyden anlamıyor. O sadece oltadan çıkardığımız balıkları tabakta görüyordu. Üçümüz dokuz gün boyunca dolaştık durduk. Hayatımın en mutlu, en keyif aldığım gezilerinden biri oldu. Erkek erkeğe idik, canımız ne isterse onu yapıyorduk.

Nerelere gittiniz?

- Kuşadası’ndan çıkıp Güllük Koyu’na gittik, bir iki gece orada kaldık. Sonra açık denizde 1-2 gün gittik. Bu arada bayağı bir balık tuttuk. Teknede hem oltamız var, hem de ağımız. Sonra Bodrum Gümüşlük’te kaldık birkaç gün. Teknede o kadar çok balık yemiştik ki, Gümüşlük’ün meşhur balıkçılarında tavuk şiş ve patates kızartması, spagetti yedik.

n Bu seyahatte en çok nereyi sevdiniz?

- Benim favorim Akbük Koyu. Akbük, Gökova Körfezi’nde, 1991’den beri gittiğim bir yer. Açıkta 4-5 metre dalga olsa bile Akbük Koyu dümdüzdür. Orada bir yerim de var, bir gün bir çiftlik evi yapacağım inşallah. Birpiyano koyup, hazirandan eylüle kadar orada kalmak istiyorum gelecekte.

YILDIZLARIN ALTINDA KONÇERTO VE HAYAL

Neler var Akbük’te?

- Çok az şey var. Zaten sit alanı ve imar izni yok. Sadece eskiden yapılmış taş evler var. 3-5 tane balıkçı evi, barınağı, birkaç tane lokanta var. Gece hiçbir şey kıpırdamıyor, öyle sakin, huzurlu bir yer.

n Akbük’te tekne dışında bir yerde kalınabilir mi?

- Benim bildiğim bir tane pansiyon var, ismi Altaş. Bir de Cevat’ın Akbük’te bir karavanı var. O gittiğinde orada kalıyor. Evden daha donanımlı bir karavan. Buzdolabı, çamaşır makinesi, kliması, bahçesi... her şeyi var.

n Neler dinlediniz bu seyahatte?

- Hiç caz dinlemedik. Bütün seyahat boyunca klasik müzik dinledik. Geceleri Rachmaninov’un piyano konçertolarını koyup, yıldızların altında hayal kurduk. Kendimizinkinin dışında duyduğumuz tek müzik, hatta tek ses diyebilirim, Akbük’te Ertuğrul Özkök’ün geceleri dinlediği Chopin prelüdleri oldu. Koyun ucundan tatlı tatlı geliyordu o müzik bizim tekneye kadar.

n Ne hayalleri kurdunuz?

- Hayal ama gerçekleştirilebilir şeyler bunlar, öyle boşa hayaller değil. Gelecekte yapmaya çalışacağım şeylerin hayallerini kuruyordum. Aileme, müziğime dair şeyler.

HERKESİN YEDİĞİ KAPLUMBAĞAYI BEN SEVDİM

Cayman Adaları çok sevdiğim bir yer. Orada denizde yedi renk gördüm. Açık yeşil, koyu yeşil, nefti yeşil, mavi, koyu mavi, lacivert, camgöbeği... 7 Mile Beach isimli bir yer var, 11 kilometre boyunca bembeyaz kumlu muhteşem bir sahil. Bu fotoğraftaki bir deniz kaplumbağası. Bu küçük bir tanesi, bayağı büyük olabiliyorlar. Onlar bu kaplumbağaları yiyorlar. Ben kesinlikle yemem. Yemediğim gibi bol bol sevdim.

En etkilendiği 5 yer

New York Paris St. Petersburg İzmir ve çevresi Cayman Adaları

seyahatte ne okuyor

Çok fazla kitap okumuyor. Son seyahatinde okuduğu ve çok sevdiği kitap İlhan Mimaroğlu’nun fotoğraflarının olduğu New York Kapı Dışı Sanatı.

ne dinliyor

Gittiği yerdeki caz kulüplerine gidiyor ve gittiği yerlerden CD alıyor.

ne yiyor, ne içiyor

O konuda çok cesaretli değil, tavsiye edilen yerlere gidiyor. Sushi ve Çin yemeği çok seviyor.

ne giyiyor

GAP ve Banana Republic’ten aldığı şortlar, pantolonlar, dünyadaki caz festivallerinin tişörtleri, bir lastik ayakkabı, bir parmak arası terlik.

neyle seyahat ediyor

Uçakla diyor ama sadece bu yaz otomobille üç bin kilometre yol yapmış.

nerede kalıyor

Her şeyin dört dörtlük olduğu otellerde kalmayı seviyor. Bazı şeylerden kıssa bile iyi otelleri tercih ediyor.

kimle seyahat ediyor

Eşi Pınar’la.

çantasının olmazsa olmazları

Tırnak makası (tırnaklarını mutlaka konserden iki üç gün evvel kesiyor), cep telefonu, yaz aylarında güneş kremi, boş nota kağıtları, kurşunkalem ve silgi.
False