‘Aşk uyku tutmamasıdır’

Güncelleme Tarihi:

‘Aşk uyku tutmamasıdır’
Oluşturulma Tarihi: Nisan 08, 2023 07:00

Erol Evgin yıllardır durmadan üretiyor. Dinleyicisine hep yeni bir şeyler vermek istiyor. Şimdilerde Cumhuriyet’in 100’üncü yılı için ‘100 Yılda Yüz Akıyla’ isimli bir marş hazırladı. Bu marşın bir de turnesi olacak. Evgin’le buluştuk; hiç değişmeyen fiziğini, projelerini, aşkı ve günümüz müziğini konuştuk: “Akılda kalıcı ama çok günübirlik şeyler. Ömürlük şarkılar değil, mevsimlik bile değil yani.”

Haberin Devamı

Erol Evgin her zamanki gibi çok dakik. Tam zamanında sözleştiğimiz yerde beni bekliyor. Yine jilet gibi giyinmiş. Yüzünde hepimizin bildiği sıcak gülümsemesi. Tabii bir de hiç mi hiç değişmeyen ve yıllara meydan okuyan fiziği. Her röportaja, öncesinde çalışarak geliyor. Elinde şeffaf bir dosyası ve aldığı notları var. Oturuyorum karşısına, başlıyoruz sohbete...

Muhsİn Akgün/MASTÜDYO

Hiç değişmiyorsunuz? Uzaylı ya da Drakula falan mısınız?

Yok canım, değilim tabii (gülüyor).

Nasıl hiç yaşlanmadan aynı kalmayı başarıyorsunuz?

Valla genetiğim iyi, anne tarafım uzun ömürlü, bir de kendime iyi bakıyorum, Tanrı’nın verdiği bir nimet bedenimiz.

Düzenli kullandığınız bakım kremleriniz falan var mı?

Yok, cildim genetik olarak iyi. İyi besleniyorum. Un, şeker tüketmiyorum. İyi uyuyorum. stres geliştirmiyorum.

Haberin Devamı

Botoks, dolgu...

Yok, yapmadım daha, yapabilirim ama. Ben sahne sanatçısıyım, ayıp bir şey değil.

Bir keresinde “İnsan diyeti yapıyorum” demişsiniz. Belki genç görünmenizde bunun da
etkisi vardır. O diyet sürüyor mu?

Evet. Dengenizi bozacak kişileri hayatınıza sokmamanız, uzaklaştırmanız gerek.

Bunu başarıyor musunuz?

Çalışıyorum. Uzun süren dostluklarda üzülmemek için seçici olmakta fayda var. Ayrıca dedikodu yapmam, yapandan da hoşlanmam. Başkalarının hayatları beni ilgilendirmez, kendime göre kurallarım var.

Peki, bu kurallar çerçevesinde hayattan çıkardığınız en büyük ders ne oldu?

Allah’a sağlık için dua ederim, başka bir şey istemem, istemekten utanırım. Çok şükür bu yaşıma kadar da sağlıklı geldim, bundan sonra da işte, kaç sene daha bilemiyorum, yaşamımımın sonuna kadar şarkı söylemek istiyorum. 

‘Aşk uyku tutmamasıdır’

Kiminle geçmişi konuşsam, genelde “İlk aşkım Erol Evgin’di” diyor. Siz bu kadar beğenilmenin ekmeğini yediniz mi?

Ne güzel! Ben de duyuyorum bunu, çok hoşuma gidiyor.

Ama siz evlendiniz…

Evet, erken evlendim (gülüyor).

Haberin Devamı

Çapkın mıydınız?

Ben mi?

Evet…

(Gülüyor) Söylenmez ki bu ya, çapkın olsam da söylemezdim; ama değildim. 

Yıllardır şarkılarınızda o kadar güzel aşk sözleri söylediniz ki… İnanır mısınız aşka?

Aşka çok inanırım. Aşk çok önemli, âşık olunca insanın kimyası, fiziği, her şeyi değişir.

Erolca aşkın tanımı nedir?

Aşk; uyku tutmamasıdır. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun dizelerinde dediği gibi; “Bir dilimi zehir zıkkım, bir dilimi candan tatlı”.

Aşk sizce zamanla  şekil değiştirir mi?

‘Sevdiklerim 2’ albümünde Sezen Aksu’nun ‘İkinci Bahar’ şarkısını yorumladım. “Bugünkü aklımla severim şimdi” diye bir sözü var. Aşk tabii şekil değiştiriyor ama işte bugünkü aklımla sevmek, olgunlaşmak ve o olgunluk içinde insanın sevdiğini hissettirmesi çok önemli. Ama artık eski aşklar da kalmadı, şimdi mesajla ayrılıyorlar, değil mi?

Haberin Devamı

Sosyal medyanızda doğadan fotoğraflar paylaşıyorsunuz. Kâh bir erik ağacının, kâh açan ortancaların yanındasınız. Okan Bayülgen de sizinle uğraşıyor hatta programında…

Uğraşsın, o zaten herkesle uğraşıyor, kendiyle de uğraşıyor. Ortancalar açınca Okan’a yollayacağım. Bu arada Okan benim akrabam, biliyor musun?

İlk defa duydum. Nereden akrabanız?

Baba tarafından akrabayız.

Erol Evgin’in gelirini depremde zarar gören 11 ildeki öğrencilerin eğitimlerine bağışlayacağı konserleri:

◊ 14 Nisan-İstanbul TİM Show Center
◊ 23 Nisan-TED Ankara Koleji Sahne Sanatları ve Gösteri Merkezi
◊ 26 Nisan-Adana 01 Burda PGM Sahne
◊ 29 Nisan-İzmir Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi
◊ 4 Mayıs-Antalya Açıkhava

Haberin Devamı

‘Aşk uyku tutmamasıdır’

Bana ahlaksız teklif gelmez

Sizin story’ler attığınız, bütün bu doğa olayları nerede yaşanıyor?

İstanbul’un köylerinden birinde yaşıyorum. Bir köy evimiz var. Toprağı seviyorum, çok dinlendiriyor beni. Ekiyor, biçiyor, bakıyorum. 

Sosyal medyayla aranız nasıl?

Sosyal medyayı seviyorum, kullanıyorum.

Gizlice takip ettiğiniz birileri oluyor mu?

Gizli takip yok ama arkadaşlarım bazen muzır şeyler yolluyorlar, onlara bakıyorum, gülüyorum.

Ünlüler sosyal medyada aldıkları ahlaksız tekliflerden bahsediyorlar sık sık. Siz öyle bir şey yaşadınız mı?

Hayır, bana gelmez, ailenin temiz yüzlü damat adayı oldum hep ben (gülüyor). Nükhet Duru bana ‘Paşa Çorbası’ der.

Haberin Devamı

Evin iyi çocuğu, damat adayı imajıyla da insanın sapıtmaya hiç hakkı olmaz sanki…

Sapıtmak bana da uyan bir şey değil. Bu aileden aldığım terbiyeyle ilgili. Daha doğrusu öyle delidolu hallerimi kimseye göstermem.

Dünya seyahatine çıksam 10’uncu gün sıkılırım

Kısa bir süre önce ‘Sevdiklerim 2’ albümünü çıkardınız. Başka isimlerden bildiğimiz ve sizin sevdiğiniz şarkıları yeniden söylediniz…

“Keşke ben de söyleseydim” dediğim şarkılar. Birincisi çok ilgi görmüştü. Tabii şarkıları Erol Evgin gibi yorumladım. Albümde üç yeni bestem de var. Bir tanesi Murat Balkuş’un sözlerini yazdığı ‘Kar’. Aslında toplumdaki sevgisizliği de anlatan bir şarkı oldu.

Neden sevgisiz olduk?

Toplumda siyaset çok egemen oldu, her şeyin önüne geçti; sanatın, kültürün, edebiyatın, sevginin… Gazeteleri açıyorsunuz; devamlı bir kavga ve gürültü var. Bu kavga ve gürültüden, bu çekişmeden kurtulmak lazım. Bir diğer beste de ‘Yaşadım Yıldızlar Şahidimdir’, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun dizelerini bestelemiştim.

Siz de yıldızların şahit olduğu bir hayat mı yaşadınız?

Güzel bir hayat yaşadım, sağlıkla sevdiğim işi yaptım, 54’üncü yılımdayım. Artık gelecek kuşaklara iz bırakmak için müzik yapmaya devam ediyorum.

‘Şarkım tuttu, şu kadar para kazandım’ gibi dertleriniz, yok değil mi?

İstesem dünya seyahati planı yaparım.

Ne güzel işte, neden yapmıyorsunuz?

Dünya seyahatine çıksam 10’uncu gün sıkılırım, ne işim var buralarda derim. Şarkı söylemek, seyircimle olmak isterim. Bu bir yaşam şekli.

“Güzel bir hayat yaşadım” dediniz. Bu hayatın içinde en büyük dramınız ne oldu?

Yakınlarımızın, anne, babamızın kayıpları. Üç abim vardı, üçünü de yitirdim. Bunlar büyük boşluklar ve çok büyük acılar bırakıyor.

Bir diğer besteniz de ‘Düşleri Olmalı İnsanın’… Biraz da düşlerinizden bahsedelim mi?

Sözler Dr. Selma Çuhacı’nın. Yaptığım orman yürüyüşleri sırasında besteledim. Sorunun cevabına gelirsek, düşlerimin çoğunu gerçekleştirdim. Yaptığım işi, müziği çok sevdim. Mimarım, onu da severek yaptım. Bundan sonra düşüm torunlarımın keyfini sürmek, onların meslek sahibi olduklarını görebilmek, biraz fazla şey istiyor olabilirim ama böyle...

İnsan hayatı, bir saniye sonrasını bilmediğin bir şey

Bir 100’üncü yıl marşı hazırladınız…

Evet, 14 Nisan’da İstanbul’da TİM Show Center’da marşla aynı adı taşıyan ‘100 Yılda Yüz Akıyla’ diye bir konser turnemiz başlıyor. Marş, bu konserde ilk kez dinleyiciyle buluşacak.

Marş yapma fikri nasıl ortaya çıktı?

Geçen yıldan beri Cumhuriyet’in 100’üncü yılı temalı bir konser serisi düşünüyordum. Bunun da bir simge marşı olmasını istiyordum. Bir rock, bir pop şarkı gibi herkesin diline dolansın. Bu turnenin ilk beş konserinin gelirini de vakıflar aracılığıyla depremde zarar gören 11 ildeki öğrencilerin eğitimleri için bağışlayacağız.

Nelere değiniyor bu marş?

Cumhuriyetin nitelikleri üzerine kurduk. Cumhuriyet azim, bilgi, cesaret ve inanç özgürlüğüdür. Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmektir. Eşit vatandaşlıktır, hukuktur, adalettir… Marşı, cumhuriyetin bu erdemlerinin bizde yarattığı coşkuyla hazırladık. Sözlerini Dr. Selma Çuhacı yazdı. Ben büyük bir coşkuyla besteledim. Piyanistim ve aranjörüm Firuz İsmailov da düzenlemesini yaptı.

Turnenin teması olacak mı?

Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarından başlayarak Kurtuluş Savaşı’na, Cumhuriyet’in ilanına ve Atatürk Devrimleri’ne uzanan tarihi yolculuğu şarkılar, türküler, anekdotlar ve güçlü barkovizyon görselleri eşliğinde sunacağız. Bu arada tabii benim şarkılarım da olacak ama bir bütünlük içinde.

Geliri depremzede öğrencilere gidecek dediniz. Sizin kendi adınıza yaşanan bu felaketten çıkardığınız ders ne oldu?

1999 depreminden bugüne 24 yıl olmuş ve çok az şey yapılmış deprem güvenliği adına. Çok çok üzüldüm. Şunu gördük; insan hayatı, bir saniye sonrasını bilmediğin bir şey. Ona rağmen kavga ediyoruz. Gelin barışalım… Buradan çıkacak sonuç budur.

Sizin kavgalı olduğunuz biri var mı?

Valla yok. Bir yapımcı arkadaşımla sıkıntım vardı. Bir gün “Kalp krizi geçirdi” dediler, hemen telefon ettim, mahkemeliktik. Sonra buluştuk, yemek yedik ve o masada çözdük sorunumuzu. O günden sonra da hiçbir konuda davalı olmayacağım diye bir not aldım kendime.

‘Aşk uyku tutmamasıdır’

Erkek muhabbetini hiç sevmem

Bu seçimlerde birçok ünlü isim milletvekilliğine adaylığını koydu. Siz de siyasete hiç bulaşmadınız. Neden?

Eskiden bir dönem belediye başkanlarını popüler insanlardan seçme modası vardı. O ara bana hemen hemen bütün partilerden adaylık teklifi geldi. İlk teklif de Turgut Özal’dan gelmişti. “Taş yerinde ağırdır, biz yerimizde kalalım, siz de işinizi yapın” demiştim. Siyaset başka bir kulvar. Nasıl tiyatro, müzik gibi sanat dallarına küçük yaşlarda başlıyorsunuz, siyasete de öyle çok genç yaşlardan girip il, ilçe teşkilatlarında çalışmak lazım. Bir de sanatçı doğru bildiğini pat diye söyler. Oysa siyasiler öyle olamaz, daha düşünerek konuşmak durumundadırlar. O sebeplerle istemedim.

Erkeklerin ağırlıklı oldukları ortamları sevmiyormuşsunuz. Bu da bir sebep olabilir mi?

Evet, çok erkek var siyasette. Bak ben kahveye falan da gitmem.

Neden?

Erkek muhabbetini hiç sevmem. Kadınlar da olmalı. Mesela tabiatta bütün varlıkların süslü olanı erkek. Aslanın yelelisi erkektir, tavuskuşunun tüyleri görkemli olanı erkektir çünkü erkekler kendilerini dişilere beğendirebilmek için süslenip kabarırlar. Dişi de yavrusuna en iyi babayı seçebilmek için en güçlüsünü, en süslüsünü seçer. Kadınlar ve erkekler bir aradayken erkekler kendilerini kadınlara beğendirebilmek için daha nazik davranır, daha medeni olurlar. Bir maçta kadın yoksa erkek istediği gibi bağırır, küfreder ama yanında kadın varsa daha farklı olur.

Bugün müzik dünyasına girsem, kös kös otururdum herhalde

Günümüz müziklerini, şarkılarını nasıl yorumluyorsunuz?

Akılda kalıcı ama çok günübirlik şeyler. Ömürlük şarkılar değil, mevsimlik bile değil yani.

Siz hep kibar, centilmen ve şık olmuşsunuz. Bugün müzik dünyasına girseniz ne yapardınız?

Kös kös otururdum herhalde şimdi. Gençliğimde rock da söylerdim, hareketliydim de. Ama şimdi ne yapardım bilemiyorum.

Peki starlar nasıl değişti yıllar içinde?

Çabuk parlayıp çabuk yok oluyorlar. Bizim gençliğimizde bir star sistemi vardı. Ulaşılmaz olana yıldız denirdi. Ben ikisinin ortasındaydım. Ne çok fazla star oldum ne de günübirlik bir adam çünkü insanlarla çabuk ilişki kurarım, afram tafram yoktur. Günümüz müziklerini, şarkılarını nasıl yorumluyorsunuz?

Akılda kalıcı ama çok günübirlik şeyler. Ömürlük şarkılar değil, mevsimlik bile değil yani.

Siz hep kibar, centilmen ve şık olmuşsunuz. Bugün müzik dünyasına girseniz ne yapardınız?

Kös kös otururdum herhalde şimdi. Gençliğimde rock da söylerdim, hareketliydim de. Ama şimdi ne yapardım bilemiyorum.

Peki starlar nasıl değişti yıllar içinde?

Çabuk parlayıp çabuk yok oluyorlar. Bizim gençliğimizde bir star sistemi vardı. Ulaşılmaz olana yıldız denirdi. Ben ikisinin ortasındaydım. Ne çok fazla star oldum ne de günübirlik bir adam çünkü insanlarla çabuk ilişki kurarım, afram tafram yoktur.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!