YaÅŸar Kemal'e Fahri Doktora

Yaşar Kemal, "Biz romancılar, şairler, ressamlar Cumhuriyet çağının sanatçılarıyız. Önce kendi kültürümüze, dilimize dönmeyi öğrendik. Tercüme Bürosu'nun çevirdiği dünya klasikleriyle yetiştirildik" diyerek başladı.

Halkevleri ve Köy Enstitüsü kuruluÅŸlarının kendilerine yardım ettiÄŸini anlatan ünlü yazar, "O Köy Enstitüleri ki, gelecekte insanlığımızı gerçek insanlığa kavuÅŸturacak tek eÄŸitim düzeniydi. GeleceÄŸin eÄŸitim düzeni üreterek, yaÅŸayarak, eÄŸiten bir eÄŸitim düzeni olacaktır" dedi.Â

Bugünkü eğitim sistemini eleştiren Yaşar Kemal, "Bugünkü eğitim sistemiağzıyla kuş tutsa gelecek için bir şey yapamaz" diye konuştu.

Türkiye'de yazar ve ÅŸairleri onurlandırmanın alışılmış bir davranış olmadığını ifade eden YaÅŸar Kemal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son 50-60 yıldır yöneticilerin ve yönetimin yanında bulunan kurumların tutumları hep olumsuz olmuÅŸtur. Yazarlarımız, ÅŸairlerimiz yok sayılmışlardır. Bugünlerde Türkiye bir geliÅŸmenin eÅŸiÄŸinde mi, diye düşünebilir miyiz, kuÅŸkuluyum. Olup bitenler kuÅŸkumu yok edemiyor, çoÄŸaltıyor. Ama bana böyle bir doktoranın verilmesi, bir umut ışığı gibi geliyor bana ve beni sevindiriyor. Türkiye'de sanatçılar acı çekmeye, aÅŸağılanmaya gelmiÅŸler gibi bir durum var, amaTürkiye'nin halklarını bunların dışında sayıyorum."Â
   Â
"Ä°NSANLIK KÃœLTÃœRÃœ YOKOLUYOR"Â
   Â
Yöneticilerin "yok saydıkları" sanatçıların, tarihte ilk kez dünyaya açıldıklarını ve içlerinde ünlenenlerin olduğunu anlatan Yaşar Kemal, şöyle devam etti: "Bugün Türk romanı, şiiri, resmi, artık dünyada var olan, yüzümüzü güldürecek duruma gelmiş sanatlarımızdır. Her şeye karşın Türkiye'nin sanatçıları, üstünden baskılar kaldırılınca, eskiden olduğu gibi insanlık kültürüne katkıları olabilir. Bunu hiç gözden kaçırmamalıyız. Anadolu, çok kültürlü bir toprak olduğundan dolayı dünya kültürüne kaynaklık etmiş coğrafyalardan biri olagelmiştir. Biz ise toprağımızdaki kültürleri neredeyse, Türk kültürünü bile yasaklamışızdır."

YaÅŸar Kemal, doÄŸa gibi insanlık kültürünün de yok olup gideceÄŸi görüşünü savundu ve magazin haberlerini de eleÅŸtirdi. Kemal, ÅŸunları söyledi:  "Tüketim kültürü dedikleri yapay kültür, ortalığı kasıp kavuruyor. Bir de o magazin dedikleri baÅŸ belası... Varsa yoksa magazin, ettiklerini burada teker teker söylemeye utanıyorum. Gerçek mi diyelim buna, yalanlar mı, sanallar mı? Korkmadan ÅŸunun adını koyalım; bu bir çürümedir.  Bu toprağın kültürüne yardım ve kaynaklık etmiÅŸ kültürlerdir. Bunu biz de Batının bilim adamlarından öğrendik. Bu topraÄŸa pıtrak ekilmiÅŸ,ama bütün Anadolu'yu pıtrak otu almış deÄŸil. Daha iÅŸin sonuna gelmiÅŸ deÄŸiliz. Ama hatalar bizi yolun sonuna, uçurumun başına kadar da götürebilir."Â
   Â
"BÄ°RARADA YAÅžAMA ÇAÄžI"Â
   Â
Kemal, bütün ülkeleri etkisini altına alan tüketim kültürünün ana kültürü yıpratacağını ama yürütemeyeceÄŸini, her ÅŸeye raÄŸmen Türkiye'nin AB'ye gireceÄŸini söyledi.Â

Yaşar Kemal, ülkenin kendi kültür birikimine sırtını dayadığında dünya kültürüne yine katkısı olacağını ifade ederek, şöyle konuştu: "Yine ve her şeye karşın, Anadolu'da yaşayan her halk kendi anadilini kullanacak. Herkes kendi anadilinde eğitim görecek, kitaplar yazacak, filmler çekecek. Biz, çok kültürlü bir toprak olduğumuzun farkına varacağız, yasakta değil, özgürlükte çıkarımız olduğunun bilincine varacağız, varmaya mecbur olacağız. Elimizi çabuk tutmazsak başımıza bölünme belası bile gelebilir. Oysa çok kültürlülüğü ile zengin Anadolu, bölünmeye yatkın bir toprak değildir. Bu çağ, artık bölünme çağı değil, birarada yaşama çağıdır. Bizim de çok kültürlü konumumuzu korumaktan başka hiçbir çaremiz yoktur."
   Â
 "BÄ°ZÄ° AB'YE SEVE SEVE ALIRLAR"Â
   Â
Kemal, "Türkiye böyle kalacak" diyenlerin de İttihat Terakki gibi hüsrana uğrayacaklarını kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı: "Anadolu halkı, çağlar boyunca yaşadığı barışçı yaşamına geri dönecek, çok kültürlü yaşamına kavuşacak. İnsanlığın gözdesi ülkelerden biri olacaktır. Bunun önüne de kimse geçemeyecektir. O zaman da Avrupa Birliği, bizi, içine seve seve alacaktır. Biz, onlara gidip "Bizi ne zaman alacaksınız" demeyeceğiz, onlar bize gelip "İsterseniz sizi AB'ye seve seve alırız" diyeceklerdir. Dünya, binbir çiçekten oluşmuş bir kültür bahçesidir. O bahçeden bir çiçek koparılırsa, insanlık bir rengini, bir kokusunu yitirecektir. Göreceksiniz, insanlık çok yakında o tüketim kültürü dedikleri şeyin hakkından gelecektir. O 'Kültür' dedikleri şey silinipgidecektir. İnsanlığın yarattığı, insanı insan yapan kültürleri insanın elinden almaya hiç kimsenin gücü yetmez. Bütün yıldızları fethedebilirler ya, insanlık kültürünü yok edemezler."

YaÅŸar Kemal'e fahri doktora verilmesi törenine, Kültür Bakanı Ä°stemihan Talay, CHP Genel BaÅŸkanı Deniz Baykal, Bilkent Ãœniversitesi Onursal BaÅŸkanı Prof. Dr. Ä°hsan DoÄŸramacı, bazı öğretim üyeleri, öğrenciler ve çok sayıda kiÅŸi katıldı. Kemal, konuÅŸmasının ardından uzun süre ayakta alkışlandı, sonra daokuyucularına kitaplarını imzaladı ve onlarla fotoÄŸraf çektirdi.Â