Mutabakat anlaşmayla genişletilmiş
Güncelleme Tarihi:
CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in görüşmesinin ardından gündeme gelen 1998 tarihli Adana Mutabakatı’nın kapsamının, 2010 yılında imzalanan ve 2011’de yürürlüğe giren ‘Terör ve Terör Örgütlerine Karşı Ortak İşbirliği Anlaşması’ ile daha da genişletildiği ortaya çıktı.
Bu anlaşmayla terör örgütlerine yönelik gerektiğinde ortak operasyonlar yapılması, teröristlerin tutuklanarak vatandaşı olduğu ülkeye teslim edilmesi, etkin istihbarat paylaşımının yanı sıra yakalandıklarında sorgularında vatandaşı olduğu ülkenin uzman güvenlik personelinin de katılması da öngörülüyor.
DAVUTOĞLU İMZALADI
21 Aralık 2010 tarihinde Ankara’da dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Suriye Dışişleri Bakan Velid Muallim tarafından imzalanan anlaşma, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan tarafından gönderildiği TBMM’de 6 Nisan 2011’de kabul edildi. Anlaşma, Cumhurbaşkanı’nın onayının ardından da 26 Nisan 2011’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 3 yıl yürürlükte kalması ve taraflardan birinin anlaşmanın sona erdirilmesi yönündeki niyetini anlaşmanın sona ermesinden en az 3 ay önce diplomatik kanallardan yazılı olarak bildirmemesi halinde yürürlük sürecinin 3’er yıllık süreler halinde otomatik olarak uzayacağı da öngörüldü. İki ülke arasında 20 Ekim 1998’de imzalanan Adana Mutabakatı’nın geliştirilmesini, başta PKK olmak üzere iki ülkenin güvenliğini ve istikrarını tehdit eden terör ve terör örgütlerine karşı ortak mücadelede kapsamlı bir çerçeve oluşturulmasını hedefleyen anlaşmanın onaylanmasına ilişkin hükümet tasarısının gerekçesinde de bu çerçeve şöyle çizildi:
TERÖRLE ETKİN MÜCADELE
“Anlaşma uyarınca başta PKK olmak üzere, iki ülke için tehdit teşkil eden tüm terör örgütlerinin eleman toplama, eğitim, propaganda ve terörizmin finansmanı faaliyetlerinin engellenmesi, terör örgütlerinin silah, patlayıcı madde ve lojistik destek temin etmelerinin, yasadışı sınır geçişi yapmalarının, taraf ülkelerden birine veya üçüncü ülkelere militan, silah ve patlayıcı madde aktarmalarının, teröristlerin taraf ülkelerden birinde ikâmet etmelerinin veya herhangi bir faaliyette bulunmalarının önlenmesi, terör örgütlerinin faaliyetlerinin sürekli izlenmesi, gerektiğinde ortak operasyonlar yapılması, teröristlerin tutuklanarak vatandaşı olduğu ülkeye teslim edilmesi, terör eylemleri ve bunların engellenmesine ilişkin olarak bilgi, belge ve istihbarat değişimi konularında işbirliği öngörülmektedir.”
Anlaşmaya göre yakalanan teröristlerin sorgu ve mülakatlarına diğer tarafın diplomatik temsilciliğinde görev yapan özel temsilcilerin, görevlilerin ya da konusunda uzman personelin katılması da sağlanacak.
DOĞRUDAN TELEFON HATTI
Adana Mutabakatı ile iki ülke güvenlik birimleri arasında oluşturulan mekanizmaların korunduğu anlaşmada, Türk Genelkurmay Başkanlığı ile Suriye Siyasi Güvenlik Dairesi Başkanlığı arasında daha önce oluşturulan Güvenlik İşbirliği Komisyonu Başkanları ya da yetki verecekleri üst düzey temsilcileri arasında doğrudan telefon hattı (sıcak hat) aracılığıyla da ortak, samimi ve kararlı bir işbirliği yürütüleceği vurgulandı.