Türk edebiyatının ustalarından, yazar, çevirmen, düşünür ve ressam Cevat Şakir Kabaağaçlı ya da daha çok bilinen adıyla Halikarnas Balıkçısı'nın aile fotoğrafları, mektupları, kitapları, desenleri, karikatürleri ve özel eşyaları 12 Kasım'dan itibaren İzmir Fransız Kültür Merkezi'nde sergileniyor. Yapı Kredi Kültür Merkezi tarafından düzenlenen Bir Usta Bir Dünya: Halikarnas Balıkçısı başlıklı sergide, sanatçının özel eşyaları, mektupları, defterleri, fotoğrafları, el yazmaları ve desenler bulunuyor. Sanatçının kızı İsmet Noonan'ın hazırladığı özel koleksiyonun yanısıra Halikarnas Balıkçısı'nın kardeşi Aliye Berger'in desenleri ile Ara Güler'in fotoğrafları da sergide yeralan diğer parçalar. EGE'NİN TÜM RENKLERİNİ YAZDICevat Şakir Kabaağaçlı ya da nam_ı diğer Halikarnas Balıkçısı, Türk sanat tarihine bir çok ünlü ismi kazandıran Cevat Şakir ailesinden geliyor. Ülkenin ilk kadın ressamlarından biri olan Fahrel Nisa Zeid ile Aliye Berger'in kardeşi, Fürey Koral'ın da yeğeni. Ressam Nejad Melih Devrim ve tiyatrocu Şirin Devrim de Halikarnas Balıkçısı ile aynı aileden geliyor. Üç yıllığına sürgüne gönderildiği Bodrum'a yerleşen ve burayı turizme kazandıran Halikarnas Balıkçısı, eserlerinde Ege ve Akdeniz bölgelerini, buralarda yaşayan insanları, yani deniz tutkunlarını, balıkçıları, süngercileri, gemicileri anlattı. HEP DENİZE TUTKUNDUCevat Şakir Kabaağaçlı, Sadrazam Cevat Paşa'nın kardeşi, tarihçi, yazar ve vezir Mehmet Şakir Paşa ile İsmet Hanım'ın oğlu. Babasının Girit'teki sefirliği sırasında Nisan 1890'da dünyaya geldi. Annesi rüyasında gördüğü Musa Peygamber'den etkilenerek oğluna Musa, amcası ve babasının adlarından dolayı da Cevat Şakir adını verdi. Musa Cevat Şakir'in çocukluğu beş yaşına kadar, babasının atandığı Atina Faleron'da, ondan sonra da İstanbul Büyükada'da geçti. Bu yıllarda resim yeteneğiyle dikkati çeken Musa Cevat Şakir, Büyükada Mahalle Mektebi'ne devam etti. İngilizceyi hayli iyi kavradığı için, hazırlık okumadan Robert Kolej birinci sınıfa alındı. Bu okulu, ilk mezunlarından biri olarak pekiyi derece ile bitirdi.  Cevat Şakir, kendisini bildi bileli denize tutkundu, denizci olmak istiyordu. Ama ailesinin isteğini kıramayarak İngiltere'de Oxford Üniversitesi'ne gitti. Orada "Yakın Çağlar Tarihi" bölümünde öğrenim gördü. Türkiye'ye dönünce İstanbul'da, çeşitli gazete ve dergilerde yazılar yazdı, karikatür ve kapak resimleri çizdi.  SÜRGÜN YILLARI Resimli hafta dergisinin 13 Nisan 1925 günlü sayısında yayımlanan "Hapishanede İdama Mahkum Olanlar Bile Bile Asılmaya Nasıl Giderler?" başlığı ve Hüseyin Kenan imzasıyla yayınlanan yazısı yüzünden üç yıl Bodrum'a sürgüne gönderildi. Cezasının son yarısını İstanbul'da geçirdikten sonra yeniden döndüğü Bodrum'da yaklaşık çeyrek yüzyıl yaşadı. Bodrum'un Karia çağındadaki adından esinlenerek "Halikarnas Balıkçısı" takma adını kullanır oldu.Bodrum'un gelişmesine ve Anadolu uygarlığının tanınıp tanıtılmasına olağanüstü katkılarda bulundu.  Çocuklarının ortaöğrenimleri için 1947'de yerleştiği İzmir'de gazetecilik,yazarlık ve turist rehberliği yaptı.13 Ekim 1973 Cumartesi günü saat 15.10'da İzmir de öldü ve Bodrum'da manevi oğlu Şadan Gökovalı ile birlikte seçtiği yerde gömüldü.  HALİKARNAS BALIKÇISI'NIN ÖNEMLİ ESERLERİ ROMANAganta Burina BurinataTurgut ReisÖtelerin ÇocuklarıDeniz GurbetçileriUluç ReisBulamaçöYKÜMavi SürgünEgeden Denize Bırakılmış Bir ÇiçekParmak DamgasıÇiçeklerin DüğünüDalgıçlarDENEMEMerhaba AnadoluDüşün YazılarıAnadolu'nun SesiAltıncı Kıta AkdenizSonsuzluk Sessiz BüyürAnadolu EfsaneleriAnadolu TanrılarıHey Koca YurtArşipel * Başlık; Halikarnas Balıkçısı'nın en sevdiği şiirlerden biri olan Oktay Rifat'ın eserinden alınmıştır: "Arkasında
baÅŸak kokusundan/ Yakamozlar bırakan araba/ - DaÄŸ gibi demet yüklü araba -/Cırcır böceklerinin türküsü / İçinden geçti gitti ovada./Çocukluk kırlarımı düşündüm./Elma ÅŸekeri gibiydi güneÅŸ,/ Kala kaldı elimde, havada./ (Oktay Rıfat -Åžiirler)" Â
button