Genelkurmay açıklamasının anlattığı

Güncelleme Tarihi:

Genelkurmay açıklamasının anlattığı
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 05, 2012 17:17

Genelkurmay açıklamasının bize anlattığı önemli birkaç nokta var. Şöyle sıralanabilir:

Haberin Devamı

1- Günlerdir kamuoyunun ihtiyacı olan ayrıntılı açıklamanın bir kısmı 4 Temmuz’da iki pilotun şehit düştüğünün resmen ilanıyla gelmişti. Daha ayrıntılı 5 Temmuz açıklaması için pilotların cansız bedenlerinin sudan çıkarılmasının beklendiği anlaşılıyor. Aslında, 6 Temmuz’da Malatya’da cenaze töreni düzenleneceğinin duyulmasıyla, pilotlarımızın bedenlerin sudan çıkarılmış olduğu varsayılmaya başlamıştı.

2- Pilotların cansız bedenlerinin tam yerinin ancak Nautilus araştırma gemisinin kiralanıp 3 Temmuz’da bölgeye gönderilmesi ardından mümkün olduğu Genelkurmay açıklamasından anlaşılıyor. Dolayısıyla Deniz Kuvvetleri envanterinde Türkiye için stratejik öneme sahip Doğu Akdeniz’in nispeten kıyıya yakın sayılabilecek (enkazın kıyıdan 8,6 mil, yaklaşık 15 km mesafede bulunduğu duyuruldu) bir bölgesinde yeterli arama-kurtarma araç ve gereci bulunmadığı da anlaşılıyor.

GERİYE KALAN İKİ SENARYO

3- Enkazın bulunduğu nokta, haritalarla da desteklendiği şekliyle, Türk hükümetinin ilk günden bu yana yaptığı duyurularla uyum içinde. Suriye tarafından uçağın kıyıya çok daha yakın bir noktada (uçaksavar silahı menzilinin 2,5 km olduğu söylenmişti) vurulduğu iddiasına bir de bu açıklama ışığında bakılmalı. RF-4 uçağıyla telsiz irtibatı kesilmesi ve radar irtibatı kesilmesi arasında 90 saniye bulunduğu Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından açıklanmıştı. Kıyıda uçaksavarla vurulan jetin 90 saniye içinde ne kadar gidebileceğini herhalde alınan yara da belirler. Bu durumda geriye, Beşar Esad tarafından reddedilen Suriye füzesi senaryosu ile açıkta bir gemiden açılmış uçaksavar ateşi senaryosu kalıyor. Suriye dışı bir kaynaktan saldırının yapıldığı senaryosunuysa şu ana dek destekleyebilecek bilgi mevcut değil.

4- Arama kurtarma operasyonu Suriye hava sahası ve karasuları içinde yapılmıştır. Bu süreçte Türkiye ile Suriye arasında diplomatik temas olup olmadığı konusunda bir açıklama yoktur. Ancak operasyonun en azından ABD, Rusya ve İngiltere’nin ve muhtemelen İsrail’in bölgedeki elektronik istihbarat imkan ve kabiliyetleri vasıtasıyla yakından izlendiği varsayılabilir.

5- Bu acı hadisenin gösterdiği iki olgu var: Birincisi, Suriye’nin hava savunma sisteminin uluslararası hukuku çiğneme pahasına çalışmakta olduğudur. İkincisi de, Türkiye’nin düşen uçaktaki pilotlarının cenazeleri ve uçak kalıntılarını geri almada gösterdiği kararlılık, bu hadisenin peşini bırakmama konusunda Ankara’dan gelen açıklamaların ciddiyeti konusunda da fikir vermektedir. Bu süreçte NATO’dan gelen destek mesajlarının tonunun giderek yükselmesi de aynı çerçevede değerlendirilebilir.

Haberin Devamı

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!