Ayşegül DOMANİÇ YELÇE
Umut Fırat Eroğlu
Zeynel Balcı
Umut ERDEM
Son Güncelleme:
Eymir Gölü’nde sonbahar
Ankara’nın temiz hava deposu diyebileceğimiz bir doğa cenneti Eymir Gölü. 13.5 kilometrelik göl çevresindeki ağaçlık alanıyla başkente oksijen sağlıyor. Ayrıca çeşitli sportif faaliyetler için de biçilmiş kaftan. Burada bisiklete binip yürüyüş yapmak veya olta ile balık tutup kürek çekmek serbest. Gölün kenarını minder ve hamaklarla donatan büfelerde sucuk ve balık ekmek yemek bir başka keyif.
Eymir, Ankara’da doğaya müdahale edilmeyen ender yerler arasında. Şehre en yakın göl olması nedeniyle de gürültü ve stresten kaçış noktası. Ayrıca çevresindeki sucuk ekmek büfeleri göle ayrı bir lezzet katıyor.
Eymir, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) arazisi içinde olması nedeniyle "ODTÜ Gölü" olarak da biliniyor. ODTÜ Rektörlüğü, kendi personeli, üyeler ve misafirleri dışında göle vatandaşların alımına izin vermiyor. Bu nedenle gölün keyfini çıkaranların başında ODTÜ öğrencileri, öğretim üyeleri ve onların misafirleri geliyor. Kapıları kış aylarında 08.00 - 21.00, yazın 06.00 - 22.00 saatleri arasında açık.
GİZLİ BİR BAHÇE GİBİ
Eymir Gölü aslında bir akarsu yatağı. Yedi derecelik bir eğimle Mogan Gülü tarafındaki girişten İmrahor Deresi’ne kadar olan bir kısmı içeriyor. İmrahor bölgesinde geçmiş zamanlarda doğal bir set oluşmuş ve Eymir Gölü haline gelmiş.
Göle ana giriş kapısından ve TRT Genel Müdürlüğü yanından olmak üzere iki giriş var. Ancak yol, göl boyunca tek yönlü. Oran’ın hemen yanındaki ormanlardan aşağı inince karşınıza çıkıyor. Konya yolundan ya da diğer yollardan uzak olduğundan ve ağaçlarla tepelerin arasında kaldığından gizli bir bahçe gibi. Ana giriş kapısına ulaşmak için Konya yolundan Gölbaşı güzergahına doğru gitmek gerekiyor. Gölbaşı’na gelmeden Haymana sapağını geçip sağa döndükten sonra tabelalar yönlendiriyor.
KÜREK TAKIMI ÇALIŞIYOR
Gölün çevresi 13.5 kilometre. Su sporları, balık avlama ve piknik gibi etkinlikler yapılabiliyor. Balık avına olta ile izin verilirken, mangal yakmak yasak. Yürüyüş için ideal bir mekan olan göle, Oran semtinden girip yürüyerek inmek de mümkün.
Burası ODTÜ kürek takımının çalışma alanı. 1962 yılından beri antrenmanlarını burada gerçekleştiriyorlar. Takıma ait bir kayıkhane de var. Gölde gezinti yapmak için deniz bisikleti ve kayık kiralama olanakları sunuluyor.
Gölün çevresi bisiklet parkuru olarak kullanılıyor. 1987-1995 yılları arasında bisiklet yarışları yapılıyormuş, fakat şimdi yapılmıyor. Gençlik ve Spor Müdürlüğü Bisiklet Federasyonu yakın bir zamanda yeniden bu alanda yarışlar düzenlemeyi planlıyor. Bisiklet tutkunları daha çok cumartesi ve pazar günleri buranın keyfini çıkartıyor.
GÖLE SIFIR BAĞEVİ
Eymir Gölü’nün en büyük ve en dikkat çeken mekanı ise Eymir Bağevi. Üç katlı eski bir taş bağevinin restore edilmesiyle restoran olarak hizmet vermeye başlamış. Bağevi’ni Mustafa ve Ayfer Kantaş çifti işletiyor. Çok geniş bir bahçesi var. Masalar, bahçede gölün kenarında sıralanıyor. Kenarında kayıkların olduğu küçük bir de iskelesi var. Yazın ve baharda hamaklara uzanıp ağaçların gölgesinde kestirmek isteyenler için bire bir.
Bağevi, Ankara’da kır düğünü yapmak isteyenlerin de gözdesi. Fıçı şarabı, ev yapımı mantı ve gözlemeleri, Amasya semaverleri ile servis edilen çayı denenmeye değer. Kırmızı ve beyaz et çeşitlerinin yanı sıra yöresel yemek ve meze meraklılarına da hitap ediyor.
Bağevi kışın da açık. Soğuk havalarda şark usulü döşenmiş odalarda, farklı bir atmosfer sunuyor. Dondurucu günlerde sobanın üzerinde kavrulmuş kestanenizi yiyip, sıcak şarabınızı yudumlayabilirsiniz. Tel: (312) 490 98 99.
HAMAKTA, MİNDERDE BALIK EKMEK KEYFİ
Eymir’in en keyifli noktası, çevresindeki balıkçı büfeleri. Yakamoz, Yelkenci, Orfoz, Çobanoğlu, Balıkçı ve Marina, balık veya sucuk ekmek göl manzarasına karşı güzel bir ziyafet sunuyor. Ekmek arası uskumru ve tavuk şiş 4, tavuk 3.50, ekmek arası sucuk ve gözleme 3 YTL. Büfeler, gölün kenarına yerleştirdikleri hamak ve minderlerle bu ziyafeti pekiştiriyor. Eymir, denize karşı bira keyfi yapamamaktan şikayet eden Ankaralılar için de paha biçilmez bir yer. Büfelerde içki satışı yapılıyor.
Alakart mönü isteyenler için 150 kişi kapasiteli ODTÜ Kayıkhanesi kapılarını açıyor. Kayıkhanede pazar kahvaltısı 6 YTL. Mönüde kahvaltı seçeneklerinden, balık ve et ızgara çeşitlerine kadar pek çok şey bulmak mümkün. Ahşap ağırlıklı dekorasyonuyla doğaya uyum sağlayan Kayıkhane’ye her mevsim yanan şömine farklı bir renk katıyor.
Eymir, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) arazisi içinde olması nedeniyle "ODTÜ Gölü" olarak da biliniyor. ODTÜ Rektörlüğü, kendi personeli, üyeler ve misafirleri dışında göle vatandaşların alımına izin vermiyor. Bu nedenle gölün keyfini çıkaranların başında ODTÜ öğrencileri, öğretim üyeleri ve onların misafirleri geliyor. Kapıları kış aylarında 08.00 - 21.00, yazın 06.00 - 22.00 saatleri arasında açık.
GİZLİ BİR BAHÇE GİBİ
Eymir Gölü aslında bir akarsu yatağı. Yedi derecelik bir eğimle Mogan Gülü tarafındaki girişten İmrahor Deresi’ne kadar olan bir kısmı içeriyor. İmrahor bölgesinde geçmiş zamanlarda doğal bir set oluşmuş ve Eymir Gölü haline gelmiş.
Göle ana giriş kapısından ve TRT Genel Müdürlüğü yanından olmak üzere iki giriş var. Ancak yol, göl boyunca tek yönlü. Oran’ın hemen yanındaki ormanlardan aşağı inince karşınıza çıkıyor. Konya yolundan ya da diğer yollardan uzak olduğundan ve ağaçlarla tepelerin arasında kaldığından gizli bir bahçe gibi. Ana giriş kapısına ulaşmak için Konya yolundan Gölbaşı güzergahına doğru gitmek gerekiyor. Gölbaşı’na gelmeden Haymana sapağını geçip sağa döndükten sonra tabelalar yönlendiriyor.
KÜREK TAKIMI ÇALIŞIYOR
Gölün çevresi 13.5 kilometre. Su sporları, balık avlama ve piknik gibi etkinlikler yapılabiliyor. Balık avına olta ile izin verilirken, mangal yakmak yasak. Yürüyüş için ideal bir mekan olan göle, Oran semtinden girip yürüyerek inmek de mümkün.
Burası ODTÜ kürek takımının çalışma alanı. 1962 yılından beri antrenmanlarını burada gerçekleştiriyorlar. Takıma ait bir kayıkhane de var. Gölde gezinti yapmak için deniz bisikleti ve kayık kiralama olanakları sunuluyor.
Gölün çevresi bisiklet parkuru olarak kullanılıyor. 1987-1995 yılları arasında bisiklet yarışları yapılıyormuş, fakat şimdi yapılmıyor. Gençlik ve Spor Müdürlüğü Bisiklet Federasyonu yakın bir zamanda yeniden bu alanda yarışlar düzenlemeyi planlıyor. Bisiklet tutkunları daha çok cumartesi ve pazar günleri buranın keyfini çıkartıyor.
GÖLE SIFIR BAĞEVİ
Eymir Gölü’nün en büyük ve en dikkat çeken mekanı ise Eymir Bağevi. Üç katlı eski bir taş bağevinin restore edilmesiyle restoran olarak hizmet vermeye başlamış. Bağevi’ni Mustafa ve Ayfer Kantaş çifti işletiyor. Çok geniş bir bahçesi var. Masalar, bahçede gölün kenarında sıralanıyor. Kenarında kayıkların olduğu küçük bir de iskelesi var. Yazın ve baharda hamaklara uzanıp ağaçların gölgesinde kestirmek isteyenler için bire bir.
Bağevi, Ankara’da kır düğünü yapmak isteyenlerin de gözdesi. Fıçı şarabı, ev yapımı mantı ve gözlemeleri, Amasya semaverleri ile servis edilen çayı denenmeye değer. Kırmızı ve beyaz et çeşitlerinin yanı sıra yöresel yemek ve meze meraklılarına da hitap ediyor.
Bağevi kışın da açık. Soğuk havalarda şark usulü döşenmiş odalarda, farklı bir atmosfer sunuyor. Dondurucu günlerde sobanın üzerinde kavrulmuş kestanenizi yiyip, sıcak şarabınızı yudumlayabilirsiniz. Tel: (312) 490 98 99.
HAMAKTA, MİNDERDE BALIK EKMEK KEYFİ
Eymir’in en keyifli noktası, çevresindeki balıkçı büfeleri. Yakamoz, Yelkenci, Orfoz, Çobanoğlu, Balıkçı ve Marina, balık veya sucuk ekmek göl manzarasına karşı güzel bir ziyafet sunuyor. Ekmek arası uskumru ve tavuk şiş 4, tavuk 3.50, ekmek arası sucuk ve gözleme 3 YTL. Büfeler, gölün kenarına yerleştirdikleri hamak ve minderlerle bu ziyafeti pekiştiriyor. Eymir, denize karşı bira keyfi yapamamaktan şikayet eden Ankaralılar için de paha biçilmez bir yer. Büfelerde içki satışı yapılıyor.
Alakart mönü isteyenler için 150 kişi kapasiteli ODTÜ Kayıkhanesi kapılarını açıyor. Kayıkhanede pazar kahvaltısı 6 YTL. Mönüde kahvaltı seçeneklerinden, balık ve et ızgara çeşitlerine kadar pek çok şey bulmak mümkün. Ahşap ağırlıklı dekorasyonuyla doğaya uyum sağlayan Kayıkhane’ye her mevsim yanan şömine farklı bir renk katıyor.