Neden İngilizce öğrenemiyoruz?

Güncelleme Tarihi:

Neden İngilizce öğrenemiyoruz
Oluşturulma Tarihi: Aralık 26, 2022 11:29

Şu anda dünya çapında ana dili İngilizce olan 380 milyon insan ve ikinci dil olarak İngilizce konuşan 250 milyon insan var. İngilizceyi öğrenen kişi sayısı gün geçtikçe daha da artıyor.

Haberin Devamı

İngiliz Kültür Konseyi’nin tahminine göre dünyanın dört bir yanında İngilizce öğrenenlerin sayısı 1 milyara ulaşırken, yaklaşık 2 milyar insan İngilizce ile temas halinde. Konsey’in tahminlerine göre 2050 yılına gelindiğinde, dünya nüfusunun yarısı İngilizce konuşacak.

İNGİLİZCE ÖĞRENMEK ZORUNLU HALE GELDİ
İngilizce küresel bir dil haline geldiğine göre ve her 5 kişiden biri İngilizce konuşabiliyor veya en azından anlayabiliyorsa artık siz bu dil bir şekilde öğrenmek zorundasınız demektir. İngilizce; bilimin, havacılığın, bilgisayarların, diplomasinin ve turizmin dilidir. İngilizce bilmek, kendi ülkenizde çok uluslu bir şirkette iyi bir iş bulma veya yurtdışında iş bulma şansınızı artırır. İngilizce öğrenmek yeni insanlarla tanışmanıza yardımcı olabilir. Medya endüstrisinin dili İngilizcedir. Hollywood’un küresel medyadaki önemi nedeniyle çok sayıda film, TV programı ve popüler şarkı İngilizce yazılıyor. İngilizce konuşuyorsanız; en sevdiğiniz kitapların, şarkıların, filmlerin ve TV şovlarının keyfini çıkarmak için artık çevirilere ve altyazılara güvenmenize gerek kalmayacak. Kısaca İngilizce öğrenmenin çok sayıda sebebi ve amacı açıklanabilir.

Haberin Devamı


NEDEN ÖĞRENEMİYORUZ?
Peki, bunca faydasına rağmen neden İngilizce konuşamıyor ve öğretemiyoruz? Türkiye’de ilk ve ortaöğretimde yaklaşık olarak 180 iş günü, 36 hafta ders işleniyor. Her hafta dört ders İngilizce işlendiğini hesaba katarsak, bir öğrenci yılda ortalama 124 saat İngilizce dersi alıyor. On yılda ise Türkiye’ deki bir öğrenci 1440 saat İngilizce dersi alıyor. Ancak ilginç bir şekilde, bunca ders saatine rağmen öğrencilerin çoğunluğu okuldan İngilizce öğrenemeden mezun oluyor. 2021 yılı ‘Dünya İngilizce Yeterlilik Endeksi’ne göre Türkiye’nin yabancı dil seviyesi Avrupa’ da sonuncu dünyada ise en düşük seviyeli ülkeler arasında yer alıyor.

İNGİLİZCE BAŞLAYIP TÜRKÇE DEVAM EDİYORLAR
Bir dilde başarısız olmanın nedenleriyle ilgili birçok çalışma yapılmış ve bu çalışmalar genel olarak başarısızlığı korku, utanç, mükemmeliyetçilik, müfredat, metodoloji, öğretmen ve öğrenciyle ilişkilendirmiş. Yani İngilizce öğrenememenin sebepleri sosyoduygusal veya yapısal olabilir. Gözlem ve deneyimlerinden yola çıkarak Türkiye’ deki İngilizce öğrenme sorunu için aşağıdaki başlıklardan bahsedebilirim.Öğretmenler, derse ‘Good Morning’ diye başlayıp öğrencilerden ‘Fine, Thanks. And you?’ cevabını alıp, ‘Thanks, Sit down, please’ diye dedikten sonra ‘Evet çocuklar, nerde kalmıştık’ deyip Türkçe devam eden İngilizce öğretmenleri var. Veaslında tüm öğrencilere Fine, Thanks, And you?’ yapısını öğretmeyi başardıklarını burada ifade etmek zorundayım. Belki derse İngilizce devam etselerdi, belki şu an bu köşe yazısını yazmak zorunda kalmayıp  şimdi, Türkiye’nin İngilizce öğretmedeki başarısından bahsedecektik. Ancak İngilizce öğretmenlerimiz İngilizce’yi Türkçe konuşarak öğretmeye çalıştıkları için başarılı olamıyorlar.  “Hocam, öğretim metodun yanlış, bu şekilde İngilizce öğretilmez” diyoruz. Birçok makale, kongre ve çalıştayda bunu onlarca kez dile getirdik zaten.  Dilbilgisi-çeviri yönteminin kullanılması Türkiye’nin İngilizce öğretmede sınıfta kalmasının temel sebeplerinden biridir. Dilbilgisi kurallarını ezberletmeye ve çeviriye yönelik yöntemlerle hiç kimse bir dili konuşamaz. Sadece o dilin kurallarını bilir. Yabancı bir dil, sadece o dilin kurallarını ezberlemekten ziyade gerçekten konuşarak ve dinleyerek öğrenilmelidir. Bunları söyledikçe, hocalarımız “Sistem böyle, biz ne yapalım? “öğrenciler dilbilgisi ve çeviriye dayalı bir sınava girecekler deyip sistemi ve sınavları suçluyorlar.

Haberin Devamı


ÖĞRETMENLER HAKSIZ MI?
Liseye geçecek çocuklarımızın girdiği LGS’ de konuşma ve dinlemeye yönelik hiçbir şey yok. İngilizce öğretmeni olacak adayların girdikleri YDT’ de dinleme ve konuşmaya dair hiçbir şey yok. Yüksek lisans, doktora yapacak adayların girdikleri YÖK- DİL ve YDS’de dinleme ve konuşmaya dair ‘hiç birşey yok.’ Bu sınavların tamamını İngilizce konuşmadan, İngilizcede dinlediğini anlamadan geçebilirsiniz. Bu ülkede akademisyenler İngilizce konuşma ve dinleme becerilerine sahip olmadan rahatlıkla doçent ve profesör olabiliyorlar. Yani; sanki eğitim sistemimiz bilerek, Türkiye’nin İngilizce konuşmasını ve anlamasını istemiyor. Hocalarımız ne yapsın?  Öğrencilerimiz ne yapsın? İngilizce öğretmenleri yetiştiren eğitim fakülteleri ne yapsın?Burada diller arasındaki farklılıklardan örneğin, İngilizce ve Türkçe farklı dil aile gruplarına ait oldukları için yapısal ve sesletimsel olarak oldukça farklı dillerdir diyebilirdim. Bu nedenlerden dolayı birçok insan iş piyasası, kültür ve ekonomi için en önemli bu dili öğrenmekten vazgeçiyor diyebilirdim. Türkiye’de dil öğrenme ve öğretme başarısızlığının nedenleri olarak korku, utanç, mükemmeliyetçilik gibi psiko-dilbilimsel sebepler ortaya atabilirdim. Ama emin olun bunların hiçbiri Türkiye’deki sorunun cevabı değil. Türkiye sınav sistemlerini konuşma, dinleme, yazma ve okuduğunu anlama becerilerine yönelik olarak değiştirmediği sürece, bu ülke İngilizce konuşamaz ve İngilizce öğretemez. Eğitim sisteminde, özellikle de yazılı ve ulusal olarak yapılan LGS, YDT, YDS, YÖK-Dil ve KPSS İngilizce alan sınavlarına konuşma, dinleme, okuma ve yazma becerilerinin dahil edilmesi Türkiye’nin kısa zamanda yabancı dildeki ‘makus kaderini’ değiştirecektir. Sistemsel olan bu sorunun çözülmesinden sonra, dil öğrenme ile ilgili sosyodilbilimsel ve psikodilbilimsel problemlere çözüm önerileri rahatlıkla ortaya konabilir. 

Haberin Devamı

DİL ÖĞRENMEK İSTEYENLERE TAVSİYELER
Yabancı bir dili bireysel olarak öğrenmek isteyenlere aşağıdaki tavsiyeleri sunabilirim: 

* Öncelikle, İngilizce öğrenme sebebiniz nedir? Hedeflerinizi aklınızda tutun. Hedef olmadan motivasyon ve motivasyon olmadan öğrenme gerçekleşemez. 

* Kendinizi İngilizce ile çevreleyin. Öğrenmek için en iyi yer İngilizce konuşulan bir ortamdır. 

* İngilizce müzik dinleyin. İngilizce şarkılara eşlik edin; İngilizce filimler izleyin çünkü eğlenirken öğrenmek her zaman daha kolaydır. 

* Hata yapmaktan korkmayın. Mükemmel bir İngiliz aksanına sahip olmak zorunda değilsiniz. İngilizce konuşmaktan gurur duyun.

* İngilizce öğrenenler için sosyal medya gruplarına ve sohbetlerine katılın. Sosyal medya dilinizi değiştirin. Facebook, Twitter ve hatta telefonunuzdaki dil ayarlarını İngilizce olarak değiştirmek harika bir öğrenme ortamı oluşturabilir.

Haberin Devamı

* İngilizce düşünmeye çalışın, çeviriden uzak durun. Bildiğiniz kelimeler ile konuşmaya çalışın. Unutmayın, İngilizce ana diliniz değil, bundan dolayı çekinmeden ve utanmadan hata yapabilirsiniz. 

* Bulabildiğiniz her vakitte pratik yapın. Uyumadan basit düzeyli İngilizce kitaplar okuyun; duşta yüksek sesle İngilizce konuşun. İngilizceyi günlük hayatınızın bir parçası haline getirin. 

* Acele etmeyin! Bulunduğunuz seviyede ustalaşmaya odaklanın. Bu bir maraton ya da yarış değil. Kısa vadeli hedefler belirleyin ve onlara ulaştığınızda kendinizi ödüllendirin. Dünya’da her beş kişiden biri İngilizce konuşabiliyorsa, siz neden konuşamayasınız? Şunu Unutmayalım ki, düşük özgüven, yabancı dil öğrenimi üzerinde olumsuz bir etkiye sahiptir.  Vincent van Gogh “İçinden bir sesin ‘Sen resim yapamazsın’ dediğini duyarsan, o zaman kesinlikle resim yap ve o ses susacaktır.” Diyerek başarıda azimli olmanın önemini ifade etmektedir. Eğer içinizden bir ses ‘İngilizce öğrenemezsin’ derse siz de kesinlikle öğrenmeye devam edin ve o sesi susturun. 

Haberin Devamı

SÜLEYMAN KASAP KİMDİR?
2002 yılında İstanbul Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünü bitiren Doç. Dr. Süleyman Kasap Milli Eğitimde 10 yılı aşkın İngilizce öğretmenliği yaptı. Daha sonra 2011-2016 yılları arasında İstanbul Aydın Üniversitesi Dilbilim Alanında yüksek Lisans ve Doktorasını bitirdi. Şu anda Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İngilizce Öğretmenliği Bölümü’nde Doçent olarak görev yapıyor. Kasap’ın İngilizce Öğrenme, Yabancı Dil öğrenme psikolojisi, Dilbilim, Sosyodilbilim, Çiftdillilik ile ilgili çok sayıda bilimsel makale, bildirisi bulunuyor. Ayrıca, Sosyodilbilim, Applied Linguistics, Linguistics of English Language ve Literature in ELT Classrooms adlı 4 ayrı kitabı bulunuyor.

BAKMADAN GEÇME!