Bozdağ: 'Suç duyurusunda bulunuyorum'

Güncelleme Tarihi:

Bozdağ: Suç duyurusunda bulunuyorum
Oluşturulma Tarihi: Aralık 19, 2013 12:00

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ yolsuzluk ve rüşvet operasyonu hakkında konuştu.

Haberin Devamı

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, İstanbul merkezli operasyonunla ilgili, "Soruşturmanın gizliliğini ihlal eden savcı varsa savcılar, zabıt katipleriyle zabıt katipleri, adli kolluksa adli kolluk hakkında, Başbakan Yardımcısı olarak Adalet Komisyonu huzurunda suç duyurusunda bulunuyorum" dedi.

Bozdağ, Danıştay Kanunu'nda değişiklik yapan tasarının TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşülmesi sorasında İstanbul merkezli operasyona ilişkin muhalefetin eleştirileri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, 4 bakan ve çocuklarıyla ilgili ciddi iddialar bulunduğunu, ancak 40 Emniyet müdürünün görevden alındığını ifade ederek, "İddiaları hiç mi ciddiye almıyorlar? Hırsızlığı, yolsuzluğu yapanların değil de onların peşindekilerin görevden alındığını görüyoruz" dedi.

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal da soruşturmanın, hukukun üstünlüğü kuralıyla ucu kime giderse gitsin salim bir noktaya götürülmesi gerektiğini ifade etti.

Eleştirileri yanıtlayan Bozdağ, Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu belirterek, "Ülkeyi yönetenler hukuki güvenliğin zarar görmemesi, adalet duygusunun incinmemesi, hukuk devletinin güçlü şekilde devamı için gayret ederler. Raydan çıkan bir şey varsa raya oturtur" dedi.

AK Parti hükümetlerinin, devletin bütün imkanlarının milletin ve devletin hayrına kullanılması konusunda azami derecede özen gösteren hükümetlerin başında geldiğini vurgulayan Bozdağ, yolsuzlukla mücadele, verdikleri hizmetler ve ortaya koydukları performansın 11 yıldır milletin onayına sunulduğunu ve milletin takdirinin ortada olduğunu söyledi.

Bütçenin 11 yılda 234 milyar dolardan 784 milyar dolara ulaştığına dikkati çeken Bozdağ, şunları söyledi?

"Çalma, çırpma, yolma, yoldurma, bu ülkenin kaynaklarını bir tarafa transfer etme olsaydı Türkiye bu bütçe rakamlarını yakalayamaz; bu kadar Türkiye'yi değiştiren, geliştiren adımları atamaz, yatırımları yapamaz, IMF'ye borcunu ödeyemez, 5 milyar dolar borç veremez bir Türkiye olurdu. Bu noktada AK Parti hükümetlerinin yüzü aktır, alnı da aktır. Biz büyük bir aileyiz. Bu aile içinde birilerinin eksikliği olduğu zaman bugüne kadar bunu hiç örtmedik, örtülmesine de izin vermedik. İçişleri Bakanlığı'nın belediye başkanları ile diğer bakanlıkların kamu görevlileriyle ilgili verdikleri soruşturma izinlerine, partimizin iddialar karşısında aldığı tutuma bakıldığında, tutumumuz net bir şekilde ortadadır, böyle de olmaya devam edecektir. Yolsuzlukla mücadelenin aynı hızla devam edeceğine kimsenin şüphesi olmamalıdır."

"HAYSİYET CELLATLIĞI VARSA..."

Bozdağ, ülkenin istikrarına yönelik kirli oyunlar ve ileri gitmesine yönelik operasyonlar karşısında, "Bunlar nasıl oluyor" diyemeyeceklerini ifade ederek, "Ne diyeceğiz? Ülkemizin menfaati, Türk milletinin hakkı, hukuku, çıkarı neyse millet bunu korumak üzere bize görev verdi. Biz bunun gereğini yapacağız, yapmamız da lazım" diye konuştu.

Bir iddia varsa hukukun, hukuka uygun işlemesi gerektiğinin altını çizen Bozdağ, şöyle devam etti:

"Hukuku işletenler Anayasa ve kanunlara göre işletmelidir. Eğer Anayasa ve kanunlara göre işletmiyorlarsa, Anayasa ve kanunlar çerçevesinde yapılması gereken neyse yapmak da hukuk devletinin gereğidir. Bu işleyişin sağlıklı olması önemli.

Geçmişte bazı davalarla ilgili çarşaf çarşaf yayınlar yapıldı ve hakikaten bir kesim bunları eleştirirken, bir kesim sessiz kaldı, bir kesim bunları müdafaa etti. Esasında yanlış yapıldığı zaman, iktidar olsun muhalefet olsun hangi noktada siyaset yaparsak yapalım, hepimizin yanlışın karşısında sesimizi yükseltmemiz lazım.

Türk Ceza Kanunun'nun 285. maddesi çok açık. Soruşturmanın gizliliğini ihlal etmenin suç olduğunu açıkça yazıyor ve cezasını tayin ediyor. Soruşturmadan Emniyet Müdürü'nün haberi yok, Vali'nin haberi yok, üstündeki birinci derece amirin haberi yok. Soruşturmanın gizliliği esas iken bazı gazetelerin, bazı internet sitelerinin, bazı televizyon kanallarının her şeyinden haberi varsa, o zaman bizim burada durup, 'Beyler ne yapıyorsunuz? Hukuku nasıl böyle kevgire çeviriyorsunuz' deme hakkımız var. Bunu yapmamız lazım. Manşet manşet, çarşaf çarşaf ortaya koyuyorlar.

Bunları kim sızdırıyor? Soruşturmanın gizliliğini savcı ihlal ediyorsa hangi savcı ihlal ediyor, zabıt katibi yapıyorsa hangisi yapıyor, kolluk yapıyorsa hangisi yapıyor? Bunu araştırıp bulmak, bu insanların haysiyetini, onurunu, şerefini korumakla görevli olanların bu onuru koruma noktasında gerekli hassasiyeti göstermediği durumda tedbir almak, esasında hukuka sahip çıkmaktır, sürece müdahale etmek değildir. Soruşturmanın gizliliğini ihlal eden savcı varsa savcılar, zabıt katipleriyle zabıt katipleri, adli kolluksa adli kolluk hakkında, Başbakan Yardımcısı olarak Adalet Komisyonu huzurunda suç duyurusunda bulunuyorum. Herkes görevini yapmalı. Hukukun içinde yapmalı. Hukukun dışına çıkıyorsa, bazı gazetelerle ortak çalışmalar yapılıyorsa, bazı televizyonlarla, internet siteleriyle ortak çalışma yapıldığına ilişkin izlenim uyandırılmışsa bu izlenimi uyandıranlar hakkında da hukukun işletilmesi lazım."

"Keşke geçmişte de bu işlemiş olsa" diyen Bozdağ, şu ifadeleri kullandı:

"Sayın Baykal ile ilgili, milletvekilleriyle, başka insanlarla ilgili her gün şantaj, kaset, tehdit yayınlanıyor. O zaman birilerinin haysiyeti, onuru, şerefi hukuk yoluyla ayaklar altına alınırken, yargı kullanılırken veya kullandırılırken nasıl oluyorsa bunun araştırılması lazım. Kolluk bunun içine giriyor mu, bunun da araştırılması lazım. Haysiyet cellatlığı yapıldığına ilişkin iddialar varsa, bunun üzerine gitmek, hukuk devletinde hukuku savunan herkesin görevidir. Dün hukuk tanımayan başkaları vardı, bugün devleti, hukuku tanımayan başkaları var. Öyleyse devleti tanımayana devleti tanıtmak, hukuku tanımayana hukuku tanıtmak devletin de hukukun da vazifesidir."

"İTİRAZIM GAZETELER BİLİRKEN, BİZİM BİLMEMEMİZE"

Haberin Devamı

Bozdağ, görevden alınan emniyet müdürlerinin "görevi kötüye kullanma" iddiaları nedeniyle yerlerinin değiştirildiğini ve buna ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü'nün açıklama yaptığını anımsattı. Emniyet müdürleriyle ilgili iddialar olduğunu ifade eden Bozdağ, "Bilgiler sızıyorsa, buna ilişkin emare, iddia varsa, birilerinin kanunu çiğnediğine ilişkin bilgi geliyorsa, 'Bize ne? Elleme böyle gitsin deme hakkımız yok" diye konuştu.

Bozdağ, CHP'li Dibek'in, "Bu iddialar karşısında bakanın haberinin olmasını makul görüyor musunuz?" sorusunu, "Soruşturmanın yapılmasına benim itirazım yok. Cumhuriyet savcılarının harekete geçmesine itirazımız olamaz. Polis de görev yaparken hukukun içinde olmalı. Benim itirazım bazı gazeteler her şeyi bilirken, ben Başbakan Yardımcısı olarak bir şey bilmiyorum" şeklinde yanıtladı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!