Başbakan Yardımcısı Arınç: (1)

Güncelleme Tarihi:

Başbakan Yardımcısı Arınç: (1)
Oluşturulma Tarihi: Şubat 22, 2015 23:48

- "Zannetmeyin ki DAİŞ'e katılanlar sadece Amerika ve Avrupa'nın bazı ülkelerinden veya Çeçenistan, Kazakistan'dandır. Çok yakınımızdan, Yalova'dan, bir başka yerden... Sayılarının şu anda bin civarında olduğunu zannettiğimiz bu gençler de aldatılarak götürülüyor" - "Biz gençlere önem veriyoruz. Oysa sol, gençlerden istifade eder, gençleri kullanır. Gençlerin de heyecanı ve yüreklerindeki duygular genelde istismar edilir. Sokaklara dolarlar, sol kollarını kaldırırlar, avazları çıktığı kadar bağırırlar. Sonra onları eyleme gönderirler, bazılarının ellerine taş, bazılarının ellerine silah verirler"

Haberin Devamı

BURSA (AA) - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Zannetmeyin ki DAİŞ'e katılanlar sadece Amerika ve Avrupa'nın bazı ülkelerinden veya Çeçenistan, Kazakistan'dandır. Çok yakınımızdan, Yalova'dan, bir başka yerden... Sayılarının şu anda bin civarında olduğunu zannettiğimiz bu gençler de aldatılarak götürülüyor" dedi.

Arınç, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti İl Gençlik Kolları 4. Olağan Kongresi'nde, 2002'den beri AK Parti'nin kazandığı tüm başarılarının temelinde gençlerin gayretlerinin olduğunu söyledi.

AK Parti'nin yaklaşık 13 yılda bereketli işler yaptığını, herkesin sevgisini kazandığını belirten Arınç, bu başarıları kazanan başka bir parti olmadığını, milletin AK Parti'yi sevdiğini, onun arkasında durduğunu ve partinin büyük bir destekle ayakta durduğunu ifade etti.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da gençlik kolları başkanlığı yaptığını anımsatan Arınç, "Bir insan gelecekte siyaseti iyi yapmayı arzu ediyorsa, bu işe çekirdekten başlamayı düşünüyorsa bence ilk atacağı adım, merdivenin ilk basamağı, gençlik kollarıdır. Gençlik kollarında çalışır, gayretli olur, tecrübe kazanırsa birikimiyle daha sonra ilçe, il başkanlığı, belediyeler, milletvekilliği elbette olabilir" diye konuştu.

Arınç, gençlerin siyasetle ilgilenmesini çok önemsediğini, gençlik kollarının heyecanı, dinamizmi ve idealist olmasıyla çok önemli bir yerde durduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Biz gençlere önem veren bir partiyiz, gençleri kullanan bir parti değiliz. Gençlerle hayat buluyoruz. Gençlerimizin bu heyecanı ve idealizmi bizi hedefe götürüyor. O yüzden 12-13 yıl içinde gençlere yönelik çok hedeflerimiz oldu. Pek çok bakanlıkta, çıkardığımız kanunlarda gençlerin en iyi şekilde yetişmesi, meslek sahibi olması, Türkiye'nin kalkınmasına katkı sağlaması, en iyi okullarda, üniversitelerde eğitim alabilmesi, kaliteli öğretmenler yetiştirilebilmesi, üzerinden geçeceği yolar, sağlık, enerji, bütün sektörlerde genç nüfusa çok önem verdik."

Arınç, Türkiye'nin nüfusu genç bir ülke olduğunu ve bunu bir yük olarak değil, servet olarak gördüklerini vurguladı. Nüfus, 78 milyon olduğunu, bunun yarısının ise otuz yaşın altında bulunduğunu aktaran Arınç, şöyle devam etti:

Haberin Devamı

"Otuz yaşın altında hemen hemen 40 milyon nüfusu olan bir ülkeyiz. Sadece anaokulu, ilkokul, ortaokul ve lisede hemen hemen 17, üniversitelerde 5,5 milyon gencimiz var. Bu rakamlar, Avrupa'daki ülkelerin nüfusundan fazla. Bizim sadece anaokullarımızdaki çocuklarımızın sayısı, Litvanya'dan da Letonya'dan da Slovenya'dan da daha fazla."

- "Sol, gençlerden istifade eder, gençleri kullanır"

Arınç, Türkiye'nin yaşlanmaması için nüfusun her yıl belirli sayıda artması gerektiğinin altını çizdi.

Bunun sadece, "Çok çocuk sahibi olalım arkadaşlar" diye tavsiye etmekten ibaret olmadığını, sosyal ve siyasi yönü de bulunduğunu vurgulayan Arınç, "Nüfusumuzun güçlü olması, Türkiye'ye düşmanlık besleyenler bakımından ne kadar korku ve dezavantajsa nüfusumuzun yüksek olması, bizim için her şekilde avantajdır" ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Arınç, gençleri en iyi şekilde yetiştirmek, insanlığın hizmetine en güzel donanımla sunabilmeyi hedeflediklerini belirtti. Bu hedef doğrultusunda pek çok adım attıklarını vurgulayan Arınç, şöyle konuştu:

"Biz gençlere önem veriyoruz. Oysa sol, gençlerden istifade eder, gençleri kullanır. Gençlerin de heyecanı ve yüreklerindeki duygular genelde istismar edilir. Sokaklara dolarlar, sol kollarını kaldırırlar, avazları çıktığı kadar bağırırlar. Sonra onları eyleme gönderirler, bazılarının ellerine taş, bazılarının ellerine silah verirler. Ortalığı yakıp yıkarlar. Batıl ideolojilerin esiri olmuş gençlerle siyasetçilerin kullandığı gençler, her ülke için zarardadır. Biz gençleri böyle görmek istemiyoruz. (Gençler) Okuyan, okuduğu kadar çalışan, ahlaklı, inançlı, iyi yetişmiş, büyüklerine saygılı, küçüklerine şefkatli, geleneklerine bağlı, örf ve adetlerini bilen ve hamdolsun sadece milletimizin değil, bütün Müslümanların ortak dert ve sıkıntılarına çare bulmaya aday örnek nesiller olarak yetişsin."

Haberin Devamı

- "Yaşlılar, CHP'nin nasibine düştü"

Arınç, gençlerin siyasetle ilgilenebilmeleri için seçilme yaşını 25'e indirdiklerini, bunun için iki defa anayasa değişikliği yapıldığını hatırlatarak, 25-35 yaş arasında 19 milletvekilinin görev yaptığını söyledi.

"Yaşlılar, CHP'nin nasibine düştü, gençler AK Parti'ye düştü. Onlar gidecek, bizler geleceğiz, hem de gürül gürül geleceğiz" diyen Arınç, 7 Haziran'daki seçimlerde de gençlerin parlamentoya daha çok gireceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Seçilme yaşını 20'ye, 18'e indirebilmeliyiz" sözlerini anımsatan Arınç, "Bakarsın onu da yapar" dedi.

Gençlerle ilgili kötü örnekleri gördüğünde üzüldüğünü ifade eden Arınç, "Maalesef gençlerin üzerinde çok oyunlar oynanıyor. 'Maalesef' diyorum çünkü iç ve dışta bazı düşman mihraklar, gençleri elde etmek için onları sokağa dökmek, birbirine kırdırmak için hesaplar yapıyor" diye konuştu.

Haberin Devamı

Herkesin Deniz Gezmiş'i az çok duyduğunu ancak Gezmiş'in yanındaki iki insanın kim olduğu, neden onunla idama gittiğini çoğu insanın bilmediğini ve bilemeyeceğini aktaran Arınç, şunları anlattı:

"Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan. Bunların içinde bir tanesi, yıllar sonra öğreniyorum ki Ankaralı Rıza Çöllüoğlu Hocaefendi vardır. Geçtiğimiz yıl rahmetli oldu. Muradiye Vakfı'nın kurucusudur. Vaizlik yapardı ama gençlerin üzerinde çok hizmet etmiş bir insandı. Benim dönemimde çok büyük hizmeti oldu. Rıza Çöllüoğlu hocanın vefatından sonra hatıratı yayınladı. Onların içinde Yusuf Aslan'ın ne kadar dindar bir genç olduğu, kendisinden zaman zaman ders aldığı, ailesiyle tarikat toplantılarına katıldığından bahsediyor. Böyle bir çocuğu üniversitedeyken elinden koparıp alan ve sonunda idam sehpasına götürecek süreci, hepimizin iyi bilmesi lazım. Bugün de var bunlar ama geçmişe göre daha etkisiz.

Pırıl pırıl insanlarımızın bir taraftan gönüllerine girerek, nefislerini okşayarak bir taraftan da kafalarına kötü ideolojiler aşılamak suretiyle ellerine demir bilyeli sapanlar verip yüzlerini kapatarak, molotoflar atıp araçların üzerindeki polisleri, genç kızları öldürmek suretiyle cinayet işleyen, özellikle DHKP-C gibi insan öldürmekten zevk alan, DAİŞ veya benzerleri gibi vahşi hayvanların yapamayacağı cinayetleri rahatlıkla işleyen bir nesle dönüştürebiliyorlar. Hayret ediyorsunuz ki bu cinayetleri işleyenler için Rusya'dan, İngiltere'den, Amerika'dan, Batı Avrupa'dan gençler, akın akın katılmak üzere geliyor. Bu nasıl bir batıl inançtır."

- "Gençlerimize sahip çıkalım"

Arınç, insanın insanı sevmesi, yaratılmışların en şereflisi insanın ayağını bile incitmekten sakınması gerekirken, bazılarının her gün elinde bıçakla "insan boğazlayabildiği"ne dikkati çekti.

Bu kötü insanların, eğitimin, propagandanın, çalışmanın ürünü olduğunu vurgulayan Arınç, şunları kaydetti:

"Geçmişte de vardı, bugün de var, gelecekte de var olacak. Onun için gençleri bu tür zararlı cereyanlardan korumamız gerekiyor. Zannetmeyin ki DAİŞ'e katılanlar sadece Amerika ve Avrupa'nın bazı ülkelerinden veya Çeçenistan, Kazakistan'dandır. Çok yakınımızdan, Yalova'dan, bir başka yerden... Sayılarının şu anda bin civarında olduğunu zannettiğimiz bu gençler de aldatılarak götürülüyor. Sonra öldüklerini haber alıyoruz da 'Şu şehirden gitmiş, anası babası da filandı' diyorlar. Gençlerimize sahip çıkalım. Buradaki arkadaşlarımızın sadece kendilerini korumak ve kurtarmak değil, herkesin elinden tutmak gibi bir sorumlulukları var. Bu sorumluluğu yerine getireceğiz."

(Sürecek)

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!