Tatili de çok gördüler

TABİİ Faeser, Covid-19 belasının dünyayı olduğu gibi Almanya’yı da kasıp kavurduğu sancılı bir dönemde göreve başladı.
24 Şubat 2022’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Ukrayna’da savaşa girişince, Bakan Faeser’in de Almanya’nın da sancıları daha da arttı.
Zaten yaşanmakta olan düzensiz ve kaçak göçün yanı sıra hayatta kalabilmek için evlerini, barklarını, yerlerini, yurtlarını bırakıp Almanya’ya gelen Ukraynalı sayısının artması, Nancy Faeser’in de Almanya’nın da işini daha da zorlaştırdı.
Yaşanan bu güçlüklerle boğuşurken partisi kendisini bu yılın ortalarına doğru 8 Ekim 2023 tarihinde yapılan Hessen seçimlerinde başbakan adayı gösterdi.
Tabii hemen kabullendi.
Ancak “Şayet seçimleri kazanıp Hessen Başbakanı olamazsam, seçimlere kadar paralel olarak sürdüreceğim Federal İçişleri Bakanlığı görevime devam ederim” koşuluyla.

BERLİN-HESSEN ARASI MEKİK DOKUDU
Tabii buna en çok muhalefet partileri tepki gösterdi.
Zaten görev alanı çok farklı olan ve başka işlere ayıracak zamanı olmayan bir Federal İçişleri Bakanı’nın, seçim kampanyası nedeniyle asıl görevini aksatacağını söyleyip eleştiride bulundular.
SPD’den de homurdayanlar oldu.
Şansölye Scholz kendisine destek verince, Faeser eleştirilere de homurtulara da kulak asmadı.
Bir yandan Almanya’ya düzensiz göç ve sığınmacı akınıyla boğuşan, diğer yandan Polonya, Çek Cumhuriyeti ve İsviçre sınırlarında yeniden kontrollerin artırılması için geçici kontrol noktaları oluşturulması kavgası verirken, seçim kampanyası boyunca aylarca Berlin ile Hessen arasında mekik dokudu.
Ancak hem kendisi hem de partisi 8 Ekim’de tam bir hayal kırıklığı yaşadı.
SPD toplam oyların ancak yüzde 15.1’ini alarak Hessen’de tarihi bir yenilgiye uğradı.
Bir dönemlerin ‘halk partisi’ SPD, Hessen’de sağ popülist Almanya için Alternatif’ten (AfD) bile daha az oy alarak ‘üçüncü parti’ konumuna düştü.
Tabii Nancy Faeser, seçim öncesi ilan ettiği gibi Federal İçişleri Bakanlığı görevine devam etti.

HEMEN MANŞETLERE TAŞIDILAR
Seçim kampanyası nedeniyle yaz tatili bile yapamayan Nancy Faeser, sonbahar tatilini fırsat bilip eşi ve ilkokula giden 8 yaşındaki oğullarıyla birlikte bir haftalığına Alman turistlerin gözdesi İspanya’nın tatil beldesi Mayorka Adası’na gitti.
Bu hemen göze battı.
Elinde havlular, yazlık giysili ve terlikli fotoğrafları yayınlandı.
“Almanya tepe taklak giderken, Bakan Faeser yüzmeye gidiyor” manşetleri atıldı.
Yani bir yerde Nancy Faeser’e bir haftalık tatil bile çok görüldü, zehir edildi.
Aslında bu Almanya’da bir ilk değildi.
Dönemin Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere de aynı şeyi yaşamıştı.
2015 yılında Suriyeli sığınmacıların Almanya’ya akın ettiği ve dönemin Almanya Başbakanı Angela Merkel’in “Das schaffen wir” (Beceririz, başarırız, üstesinden geliriz) diyerek ülkenin kapılarını sonuna kadar açtığı günlerde Bakan de Maiziere de eşiyle birlikte birkaç günlüğüne Mayorka’ya kafa dinlendirmeye gitti.
Günlük gazetelerden biri haberi birinci sayfadan fotoğraflı olarak “Almanya ve federal hükümet sığınmacı kaosu -karmaşası- ile boğuşuyor, polis sürekli görevde ve de Maiziere Mayorka’da tatil yapıyor” manşetiyle verdi.
Yani yıllardır gece gündüz demeden çalışan Bakan de Maiziere’e birkaç gün tatil bile çok görüldü.

İLK TATİL KURBANI SCHARPING
Temmuz 2021’de yılı ayında Kuzey Ren Vestfalya (KRV) ve Rheinland-Pfalz (RP) eyaletlerinde meydana gelen sel felaketlerinden kısa bir süre sonra tatile giden KRV Çevre Bakanı Ursula Heinen-Esser (CDU) hemen, RP Çevre Bakanı Anne Spiegel de (Yeşiller) yoğun eleştiriler nedeniyle bir süre sonra istifa etmek zorunda kalmışlardı.
“İlk tatil kurbanı” ise dönemin SPD’li Federal Savunma Bakanı Rudolf Scharping’di.
Alman askerleri Makedonya’da görev almaya hazırlanırken, 2001 yılı yazında Bakan Scharping’in yeni hayat arkadaşı kontes Kristina Pilati-Borggreve ile birlikte Mayorka’da havuz başında ellerinde şarap kadehiyle fotoğrafları yayınlandı.
Dönemin SPD’li Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, “Yetişkin iki insan hayatlarını yaşıyorlar, bırakın yaşasınlar” diyerek Bakan Scharping’e sahip çıktı.
Ancak Alman medyası bunun peşini bırakmadı ve Scharping’in kontes sevgilisi Kristina ile buluşmak için Alman Hava Kuvvetleri’ne ait uçakla 50 kez Berlin-Frankfurt/ Frankfurt-Berlin seferi yaptığını ortaya çıkarınca durum değişti.
Basıkıların artması üzerine Scharping görevden alındı.
Kontes sevgiliyle Mayorka tatili ve ‘sevgiliye uçuşlar’ Rudolf Scharping’i bakanlıktan etti.