‘Genetiğinde’ başarı var
Güncelleme Tarihi:
İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Genetik ve Biyomühendislik Bölümü’nden bu yıl mezun olan Ezgi Kaya, Almanya’daki Ludwig Maximilian Üniversitesi’ne kabul edildi. Sözlü mülakat ve yazılı sınavı başarıyla geçen Kaya, iki yıl kalacağı Almanya’da ’moleküler ve hücresel biyoloji’ alanında yüksek lisans yapacak.
İEÜ Genetik ve Biyomühendislik Bölümü’nde yüzde 50 bursla okuyarak eğitimini tamamlayan Ezgi Kaya, Almanya’nın Münih şehrindeki Ludwig Maximilian Üniversitesi’ne kabul edildi. Kaya, Ludwig Maximilian Üniversitesi’ne ekim ayında gidecek. Aslen İzmirli olan ve liseyi de İzmir Atatürk Lisesi’nde tamamlayan Kaya’nın eğitim göreceği Ludwig Maximilian Üniversitesi, Times Higher Education Ranking’a göre (Times Yüksek Öğretim Sıralaması) dünyanın en iyi 33’üncü üniversitesi konumunda yer alıyor. Almanya’ya geleceği için çok heyecanlı olduğunu belirten Kaya, şunları söyledi: “Genetiğe olan ilgim çocukluktan geliyor. Henüz ilkokulda bebeklerimle oynarken bile ‘Acaba çocuklar neden hasta oluyor, hasta doğuyor?’ diye aklıma gelirdi. Genetik, hep dikkatimi çeken, bende merak uyandıran bir alandı. Bu kadar tutkuyla bağlı olduğum bir alanda üniversitemden başarıyla mezun olmak, buna ek olarak bir de Almanya’da yüksek lisans yapma fırsatı elde etmek, benim adıma tarifsiz bir mutluluk. Ludwig Maximilian Üniversitesi’ne başvuru aşamasında, ilk olarak not ortalamamın olduğu belgeyi, niyet mektubumu ve istenen birçok evrakı ilettim. Bunlar, detaylıca incelendi ve ilk aşamayı geçmeyi başardım. Ardından da çevrim içi olarak yazılı sınava girdim. Zor ve detaylı bir sınavdı. Yazılı sınavı geçtikten sonra da sözlü mülakata alındım. Yaklaşık 3 ay süren süreci başarıyla tamamladım. Bana destek olan, bu başarıya ulaşmamda büyük emeği olan tüm akademisyenlerime çok teşekkür ediyorum.”
Hücrenin yapısını inceleyerek hemofili, down sendromu ve kanser gibi genetik temelli hastalıkların teşhis ve tedavisine yönelik çalışmalara katkıda bulunmak istediğini belirten Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hastalıkların da bir alfabesi var. Bu alfabenin başlangıcını ise hücreler oluşturuyor. Bilim insanları hücreler üzerine birçok şey biliyor. Ancak bilmediğimiz çok şey de var. Özetle hücreyi keşfetmek ve en iyi şekilde tanımak, hastalıkların teşhis ve tedavisinde büyük önem taşıyor. Oldukça geniş bir alan ve alınacak çok yol var. Ben de bu düşüncelerle hücreler üzerine yoğunlaşacağım, bu alanda fark oluşturan çalışmalar yapmak hedefiyle hareket edeceğim. Öncelikli hedefim, Almanya’daki iki yılımı en iyi şekilde değerlendirmek. Ardından da Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD), gelişim biyolojisi alanında doktora yapmak istiyorum.”